I. Yeni mekan

99 15 34
                                    

İş, çalışma, yorgunluk, dosyalar, bitmek bilmeyen toplantılar ve Yeolhan.

Çalışmayı seviyor ama bazen gerçekten hiç çalışmasa diye düşünüyordu. Ama nafile çalışmak zorundaydı.

"Sonunda! Aaah bitdi. "

Görünen sonla rahatlamıştı, sonunda eve gidip dinlene bilirdi. Dün geceden bu yana şirketten çıkmamıştı, sırf dosyaları bitirmek için.

Ama sonunda bitmişti. Hemen aceleyle dosyaları ve eşyalarını topladı. O işten ayrılırken bazı çalışanlar daha yeni geliyordu.

Yeolhan bir temizlik şirketinde iki pozisyonda çalıştığı için doğru dürüst boş zamanı olmuyordu yani bir nevi diğer çalışanlardan iki kat fazla çalışıyorudu.

Ama bu gün evinde rahat rahat dinlene bilecekti. Son yaptığı çalışma şirketin pazarlamayla ilgili bir sunumuydu. Şirket iki yılda çok ilerlemişti bu yüzden yeni reklam kampanyası da yapılmalıydı. Ve bu işte Yeolhanın üzerine düşüyordu.
Hakkından zorda olsa gele bilmişti.

Çıkışa doğru ilerliyordu sadece o kapıdan çıkması gerekiyordu o kadar. Ama o kadar yorgundu ki iki adımlık yol bile ona çok uzun geliyordu.

Çok az kalmıştı ta ki arkadaşı Haengbonun ona doğru geldiğini görene kadar. Eğer ona doğru bu şekilde geliyordu sa kesin bir şey isteyecekti, bunu çok iyi biliyordu.

Bu yüzden yorgunluğu falan bir kenara bırakıp hızlı bir şekilde çıkışa ilerledi. Kapıya vardığı an Haengbonda tam karşısına geçmişti. Yeolhanı ikna etmek için yüzüne sevimli bir gülümseme sunan Heangbon tam konuşacak ken Yeolhan parmağını onun dudaklarına susması için durdurdu.

"Şşş. Sessiz ol bu gün köpek gibi çalıştım bu yüzden sakın konuşma bile. "

"Ama Yeolhan senin kaldığın binanın karşısındakı binadakı bir eve sadece bir haber vericeksin o kadar. "

"Umrumda bile değil, hiç bir şekilde bu gün senin için kendimi yoramam o yüzden defol! "

Sözlerinin üzerine Yeolhan Haengbonun yanından geçerek çıkışa ilerledi. Haengbonun sa vazgeçmeye niyeti yoktu, hemen önünde diz çökerek Yeolhanın bacaklarına sarıldı.

"YALVARIYORUM YEOLHAN N'OLUR BU ZAVALLI ARKADAŞINA YARDIMCI OL, BU GÜN ÇOK YORULDU! "

"Neden bağrıyorsun sağır değilim! "

Haengbon arkada bir yerlere tekrar bakarak konuşmasına devam etti.

"GÜNLERDİR NE KADAR ÇALIŞTIĞIMI BİLİYORSUN YEOLHAN LÜTFEN YARDIM ET!"

"AY yeter çekilsene! Biz senle zaten komşuyuz sen versene haberi. "

"Neler oluyor burda? "

Arkadan gelen Bayan Kim'in sesiyle Yeolhan ve Haengbon o tarafa döndüler. Yeolhan sevinmişti. Haengbonu kendisi ikna edemesede Bayan Kim'in sözünü ikiletmezdi.

Haengbon ayağa kalkıp kendine çeki düzen verdi ve hemen söze atladı.

"Bayan Kim özür dileriz-önünde doksan derece eğilerek -sadece arkadaşımdan bu gün bana bir konuda yardımcı olmasını istiyordum."

"Ayaklarına kapanacak kadar nasıl bir şey istiyorsun? "

"Sadece müşterimiz Bay Jeonun evine temizlik ekipi gönderemiyoruz ve -"

"Neden? "Bayan Kim sinirlendiğini belli eden bir ses tonuyla konuştu.

"Çünki Bayan Kim-Haengbon sözüne devam etti -şuanda fazlasıyla yoğunuz şirkette hiç bir çalışan kalmadı. Şimdi bizde gecikmeyi Bay Jeona bildirmek zorundayız."

"Anlıyorum Bay Jeonu arayıp haber vere bilirsiniz bunda yalvaracak nasıl bir durum var? "

"Sorunda zaten bu, Bay Jeonu aramamıza rağmen bir türlü ulaşamıyoruz. Prosedür gereği ona bu durumu haber vermeliyiz. Ve ben şu anda çok yoğunum, Yeolhanın ise mesaisi bitmiş ve eve gidiyor. Bu yüzden ondan rica ediyorum. Hem evi Bay Jeonun karşı binası zaten. "

"Madem öyle, Bayan Han'a bu konuda bir sorun olmaz diye düşünüyorum, öyle değil mi Bayan Han? "

Yeolhan yorgun ve bitkin bir şekilde konuşanları dinliyordu. Ama Bayan Kim ona seslenene kadar konuşanlardan bir kelime bile anlamamıştı ve bir anda kendine geldi.

"Evet Bayan Kim"ama neye evet dediğini bilmiyordu. 

"O zaman sorun çözüldü, Bayan Han siz Bay Jeonun evine Bay Cho da işinin başına. Marş marş! "

'Bay Jeon kim ve ben neden onun evine gidiyorum? ' diye düşündü Yeolhan. Sonra oradan sinsice uzaklaşan Haengbona takıldı gözleri.

Hemen karşısına geçip ona sinirli bir bakış attı.

"Az önce Bayan Kim neden bahsediyordu? "

"Şey... "

"Lafı dolandırma ya çalışma ve direk söyle Haengbon. "

"Müşterimiz olan Bay Jeonun evine benim yerime gideceksin. "

"Nedenmiş o?"

"Çünki ben şu anda yoğunum ve seninde evin müşterimizin evine yakın,  arkadaşına yardım eli uzatırsın diye düşündüm. "

Yeolhan sinirle kafasını arkaya attı.

"Aynı zamanda Bayan Kim'in emri. "Haengbon ekledi.

Kafasını eski haline getiren Yeolhan derince bir nefes aldı. Biraz düşündü sadece bir müşterilerine bir bildirim verecekti o kadar. 'Sanırım sorun olmaz' diye düşündü.

"Tamam öyle olsun. Ama eğer yorulacak  olursam bunun hıncını senden çok pis çıkarırım ona göre. "

"Tamam arkadaşım-yüzüne samimi bir gülümseme sunan Haengbon sözüne devam etti-söz yorulmayacaksın. Ve teşekkürler ama gerçekten yoğunum o yüzden bu başka zamana bir sözüm olsun.

"Tamam unutma bana borçlusun. "

"Tamam görüşürüz. "

"Görüşürüz. "

İki arkadaş bir birlerinden ayrıldı ve Yeolhan şirketin otoparkına indi. O sırada telefonuna bir bildirim sesi geldi. Kimden diye telefonu açtığında Haengbon'dan gelmişti, evin adresini atmıştı. Telefonu çantasına koyarak arabısına bindi ve kendi evine yola çıktı. Yolda giderken radioda şarkı açmıştı.

Güzel bir şarkı çıkması için istasyonları değiştiriyordu. Sonunda güzel bir şarkı çıkmıştı. 'Paper heart 'şarkısının başka biri yorumlamıştı. Ve ses huzur vericiydi o yüzden Yeolhan sorun etmedi. Zaten şarkıyı çok seviyordu ama bu sesle daha bir etkileyiciydi.

Yolculuğu yaşadığı binaya varınca sonlanan Yeolhan karşı binaya doğru ilerledi. Binanın kapısından girerek asansöre ilerledi. 45ci katta bastı.

Kata vardıktan sonra 137ci kapıyı aramaya başladı. ... 133,135,137 işte sonunda bulmuştu.

İçeri girmeden önce zili çaldı. Bekledi ama kimse çıkmadı. İçerden bir ses geliyor mu diye kapıya yaslandığında kapının açık olduğunu fark etti. Kapıyı iterek içeri adım attı.

Kafasını kaldırıp içeri baktığında gördüğü manzara ile şoka girdi.

I/ Fin
*sizin yardıma ihtiyacınız vardı, bende bunu sağlayacak durumdaydım, o kadar.

Maried{JJK} Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin