Convict | Jungkook ✔

dört

▪ _ Nora- ▪

- İyi Okumalar Diler -

Halsey -Heaven in hiding

க.க.க

" Jeon Jungkook , içinde bulunduğun hapishaneden sorumlu müdür "

Elleri masasında sırtını sandalyeye yaslamış kendini müdür olarak tanıtan genç adamı sessizce dinlemeye devam ettim.

Sesi ilk duyduğuma nazaran normal tondaydı.

" İlk gününden kavga çıkarmanın sebebini öğrenebilir miyim mahkum. ? "

Mahkum ....

Artık böyle mi anılacaktı ismim. Böyle hitap edeceklerdi bana. Sun Yeon değil de Mahkum. Burada herkes Mahkumdu. Herkese öyle hitap ediliyordu. Ben öyle olmak istemiyordum. Benim adım Sun Yeon du ve öyle kalacaktı. Asla mahkum olmayacaktım.

Sessizliğime karşılık elini masasına tıklatıp konuşmam için tekrardan uyardı.

- O Hücre arkadaşımı düşürecekti. Ben de engel oldum. Bana ilk atışan oydu.

Başıyla beni onaylayarak dinlemişti. Gözleri gözlerime güzellikle bakıyor yüzü tebessüm ediyordu. İlk günden ve onu ilk görüşümden hakkında böyle şeyler düşünmem doğru muydu ?

Buradakiler ne yapıyordu ? Müdür, yanındaki yardımcı ve gardiyanlar. Hepsi Sanki daha önceden modellik yapmış gibilerdi. Mahkumlar kızdı ve bu dört duvarda sınırlarını zorluyorlardı.

" Bu seferlik herhangi bir işlem yapmıyorum. İlk seferin olduğu için şanslısın . Bir dahakine kara hücreye hazır olursun. Şimdi hücrene geri dön ve dikkat çekmemeye çalış "

Sakince yaptığı açıklamayı kafamla onaylayıp gardiyanların yönlendirmesiyle odadan çıkıp hücreye geri döndüm.

Hücreye girmemle Nae Soo oturduğu yatağından kalkıp hızla yanıma gelerek kolumu tuttu. Ani tepkiyle geri çekildim. Bu tür yakınlaşmalara alışık değildim. Ve sevmezdim de. İnsanlarla hiçbir zaman el şakası yapmamış yapmasına da izin vermemiştim.

- Dokunma !

Bedenime dokunulmasından nefret ederdim. Bunun nefretini ellerimde kelepçeyle beni tutan polislerle de yaşamıştım.

Diğerleri ve en çok da Nae Soo verdiğim tepkiye şaşırmıştı. Bunu anlıyordum ama yapabileceğim birşey yoktu. Bu benim bedenime karşı bi nefretti.

" Ben, özür dilerim. Sadece iyi misin diye soracaktım. "

Anlayışla kafamı salladım. Özür dilenecek birşey olmamıştı sonuçta bilmiyordu.

" Bunu yapmana gerek yoktu. Yardım etmene. İlk günden başına iş aldın . "

Katy yaslandığı duvardan kolları göğsünde bağlı konuştuğunda yatağıma oturup soğukkanlılıkla konuştum.

- Senin için yapmadım.

Onun için yapmış olsam da teşekkür edilecek kadar ciddi birşey yapmamıştım. Sayesinde müdürle tanışmıştım o kadar. Tabi başıma düşman da bağlamıştım.