want ♡ jaeyong

🍑1

"Son bir kez sana sarılmak istiyorum Jaehyun"

"Olmaz"

"Neden?"

"Benim için artık bir değerin yok, biz çoktan bittik"

"Kabul etmiyorum! Sana bir kez daha dokunmak istiyorum"

"Bana dokunmayı aklından bile geçirme"

"Neden bu kadar kabasın?!"

"Seni sevmediğim için. Artık peşimi bırak Jungwoo"

Taeyong sınıf kapısının yanından gizlice dinliyordu, ayak seslerini duyduğunda hızlı adımlarla oradan uzaklaştı ve bahçeye indi.

Taeyong, Jaehyun'a aşık olan birçok kişiden sadece bir tanesiydi. Gününün çoğunluğunu onu takip ederek geçiriyordu.

Az önce şahit olduğu ayrılık gayet sakindi. Normalde Jaehyun çok sinirli olurdu ve bağırırdı. Jungwoo'nun ne kadar narin olduğunun farkındaydı belli ki. Evet, belki Jaehyun kimsenin duygularını umursamadan onları kullanıyordu ama asla damarlarına basmıyordu, Taeyong da onun bu iyi yönüne aşıktı.

11. sınıftı, 3 yıldır Jaehyun'la aynı sınıftaydı. İlk senede aşık olmuştu ona, ilk 2 hafta yan yana oturmuşlardı. Jaehyun onunla pek konuşmamıştı ama dersten sıkıldıkça Jaehyun'u izlemek Taeyong için bir hobi olmuştu. Tabii Jaehyun'u izleyen sadece Taeyong değildi. Taeyong inanıyordu ki, onlar sadece Jaehyun'un güzelliğine aşık oluyorlardı, kişiliğine değil.

Jaehyun'un Jungwoo'dan önceki sevgilisi Roseanne, Jaehyun'u elde etmek için her şeyi yapmıştı. Haftalar boyu ödevlerini yapmıştı. Jaehyun onun zekasını kullanmıştı.

Ondan bir önceki sevgilisi Sicheng, onu da parası için kullanmıştı. Her şeyi bedavaya getirmişti uzunca bir süre.

Anlayacağınız, herkesi bir özelliğiyle kullanıyordu. Taeyong bu konuda şanssızdı çünkü zengin ve zeki değildi, yeteneği de yoktu. Yapabildiği hiçbir şey yoktu. Bu yüzden asla Jaehyun'un karşısına çıkmamıştı. Çıkmak da istememişti. Eğer çıksaydı kullanılıp atılan insanlardan bir tanesi olacaktı.

Bunları düşünürken yanından Jaehyun'un geçtiğini fark etmişti, kalbi gerçekten hızlı atmaya başlamıştı, her zaman böyle oluyordu. Gerçekten aşıktı Jaehyun'a, hiç ummadığı kadar...

🍑🍑🍑
Jaeyong yazasım geldi çok fena