Bu bölümde whatsapp konuşması yerine normal bir bölüm olucak. İyi okumalar...
Hermione her zaman ki gibi okul kıyafetlerini giymiş kahvaltı için ortak salona iniyordu. Ortak salonun kapısına geldiğinde karşısından gelen Draco'yu görür görmez hızlıca içeri girmiş ve Gryffindor masasına, arkadaşlarının yanına oturmuştu. Harry, Ron ve Ginny ona garip garip bakarken içeriye giren Draco gözleriyle etrafı tarıyordu. En sonunda gözleri Gryffindor masasında 3. sınıftan beri sevdiği kızda takılı kaldı. O anda yüzüne bir tebessüm belirdi ama anında sildi. Yavaşça kendi masasına ilerlerken birinin kolunu tutmasıyla durmuştu. Yavaşça kafasını çevirip onu kimin durdurmaya cesaret ettiğine baktı. Onu durduran kişi Pansy idi.
"Ne var Pansy ?"
"Neden oraya oturmuyoruz ?"demiş ve eliyle Gryffindor masasını göstermişti. Ve bunu söylerken haince sırıtıyordu.
"Hayır !" Kısa ve net bir cevaptı bu.
"Hadi ama Draco beni yalnız mı bırakacak mısın ?"demişti Pansy yalvarır bir sesle.
"Evet." deyip masasına ilerlemişti Draco. Oturduktan sonra yavaşça başını kaldırmış ve Pansy'e bakmıştı. Sinirli bir şekilde ona bakan Pansy'e gıcık bir gülümseme yollayıp kahvaltısını yapmaya başlamıştı.
Pansy Gryffindor masasına gidip sevgilisinin yanın da oturan Hermione'yi kaldırıp karşıya oturmasını sağlamıştı. Bunun altında yatan sebebi tahmin etmek hiç de zor değildi.
Ginny'in yanına oturan Hermione, Pansy'nin karşısında duran tabağını sinirli bir şekilde çekip kahvaltısına kaldığı yerden devam etmeye başlamıştı. Arada bir Draco'ya baksada onunla göz göze gelmekten kortuğu için bakışlarını hemen kaçırıyordu. Ama çekirge bir sıçrar, iki sıçrar ama üçüncüsünde yakalanırdı değil mi ? Hermione de tam da bunu yaşamıştı.
Draco ile göz göze geldikleri süre en az 5 en fazla 8 saniyeden ibaretti. Ama ona bir asır gibi gelmişti.
Draco Hermione ile göz göze geldiğinde bakışlarını kaçırmamıştı. Aksine inadına bakmaya devam etmişti. Ancak Hermione gözlerini kaçırdığında o da gözlerini çekmişti.
Hermione kahvaltısını bitirmiş ve ortak salondan çıkmıştı. Bunu gören Draco hemen kalmış ve Hermione'nin peşinden gitmişti. Bunu gören Pansy ile Ginny birbirine bakıp sırıtmışlardı.
Hermione kütüphaneye giderken peşinden gelen Draco'nun farkında değildi. Tam kütüphaneye girecekken onu onu durdurmuştu Daraco.
"Biraz konuşalım mı ?" diye teklif sunan Draco'ya uzaylı görmüş gibi bakıyordu Hermione. Kafasını Evet anlamında sallamıştı.
Gölün kenarına geldiklerinde Draco'nun durmasıyla Hermione de durmuştu.
"Açık konuşmak istiyorum." diye smze başlamıştı Draco.
"Senden 3. sınıftan beri hoşlanıyorum ve birkaç gün önce o whatsapp konuşmasında sevdiğimi söylediğim kız doğal olarak sendin." demiş ve derin bir nefes almıştı.
Birkaç adım yaklaşarak " Ve bundan sonra da peşini bırakmayacağım Hermione" demiş ve hızlıca ordan ayrılmıştı.
Hermione öylece durmuş az önce ne duyduğunu anlamaya çalışıyordu. Bu imkansızdı. Draco ondan hoşlanıyordu hem de 3. sınıftan beri.
Olanları gören yazar her şeyi telefonuna kaydetmiş haince planlar kuruyordu kafasından.
Umarım beğenmişsinizdir. Yazmayalı uzun zaman olmuştu. Kusura bakmayın. İyi günler dilerim.