Arabayı sürerken ara ara ona bakıyordum. Bazen acıdan yüzünü buruşturuyordu. Merak ettiğim şeyler vardı. Ona kim bunu yapmıştı ve sebepleri neydi? Onu çok uzun zamandır dinliyordum ve kimse ile husumeti olduğunu görmemiştim. Khontkar dışında. Ama onun da böyle büyük bir şey yapacağına ihtimal veremiyordum.
Yarım saat süren bir yoldan sonra villanın önüne arabayı durdurdum. İçimden evde olmamaları için dua ederek güvenlik kulübesine doğru yürüyüp içeri baktım. Kemal amca içerideydi,yavaşça cama tıklayıp dikkatini çektim.
"Kemal amca nasılsın?" Beni görünce yüzünde kocaman bir gülümseme olunca gülümsedim. Şaşırmıştı çünkü beni uzun zamandır görmüyordu.
"Kayla kızım hoşgeldin,iyiyim sağolasın. Babanları görmeye geldiysen dün 2 haftalığına toplanıp yurt dışına gittiler, evde kimsecikler yok." Duyduğum şeyle rahat bir nefes alıp gülümsedim.
"Kemal amca senden bir yardım isteyeceğim ama babamların bilmemesi lazım, arabada bir arkadaşım var, bir grup toplanıp dövmüşler. Bana onu içeri götürmem için yardım edersen çok mutlu olurum."
"Tabi kızım hemen götürelim." Kemal amca onaylandıktan sonra hemen arabanın kapısını açıp Ufuğu arabadan çıkardık. Kemal amca bana bu çocuğa ne olmuş diye sorduğunda kısa bir özetle anlattım.
Eve girdiğimizde Kemal amcayla beraber Ufuğu odama çıkardık. Odaya ufak bir göz gezdirdikten sonra her şeyimin yerli yerinde olduğunu görünce gözlerimden bir yaş aktı. Hemen kendimi toparlayıp bana merakla bakan Kemal amcaya döndüm."Kemal amca sana teşekkür ederim. Bundan sonrasını ben hallederim." Beni başıyla onaylayıp odadan çıkarken bir ihtiyacın olursa bana haber ver demeyi unutmayıp odadan çıktı. Odanın kapısını kapatıp yatağımda yaralı bir yüzle baygın halde yatan adama yaklaştım. Ona dikkatlice bakarken tişörtündekş kan izini gördüm. Hızlıca yanına yaklaşıp tişörtü açtığımda karnındaki ufak sayılmayacak yarayı gördüm. Bir bıçak yarasıydı. Yara genişti ama bıçak sadece sıyırmıştı. Böyle olacağına hiç inanamıyordum.
10 senedir delicesine hayran olduğum adam yatağımda yaralı bir şekilde uyuyordu.Şaşkın halimden hemen sıyrıldım ve odamdaki ecza dolabında olan her şeyi aldım. Yaralarını dikkatlice temizledikten sonra pansuman yapmaya başladım. Ben dokundukça yüzü geriliyordu. Daha sonra karnındaki yarayı iyice temizledikten sonra yaraya tekrar baktım. Dikiş atılması gerekiyordu. Elim hafif olduğu için dikiş atmaya karar verdim.
Ben dikiş atarken mırıldanmaya başlamıştı.
İşimi bitirdikten sonra üzerini örttüm. Ona son bir kez bakıp odadan çıktım. Olanlara şaşırmaktan yemek yemeği unutmuştum. Mutfağa inip dolabı açtım ve yiyecek bir şeyler çıkardım.
Masayı hazırlayıp yemekleri yemeye başladım.Karnımı doyurduktan sonra salonda biraz daha oyalanıp odama çıktım. Hala uyuyordu. Bu gidişle uyanması zor olur diye dolaptan bir şort ve bir askılı alıp sessizce giymeye başladım. Üstümdeki sweat'i ve sütyenimi çıkardıktan sonra askılıyı giydim. Daha sonra pantolonumu aceleyle çıkarıp şortu giydim.
Arada bir arkamı dönüp ona bakıyordum, ama hala uyuyordu. Üstümü giyindikten sonra yatağımın kenarına oturup onu izlemeye başladım.
Yüzündeki yaralarla bile kusursuz görünen bir yüzü vardı. Öpülesi dudakları resmen davetiye gibiydi.
Ben ona bakıp hayal kurarken gözlerim yavaşça kapanmaya başlamıştı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Koluma dokunan bir el ile gözlerimi araladım. Yavaşça etrafıma bakarken sırtımdaki ağrı yerde uyuya kalmamın cezası gibiydi. Koluma dokunan ele baktığımda uyandığını gördüm. Bana anlamsız bakıyordu. Aniden ayağa kalktım ve bu hareketimle beni süzmeye başladı. Gözleri yüzümden yavaşça vücuduma kayarken içim kıpır kıpır olmuştu. Bakışları göğüslerimde gereğinden fazla oyalandığında yüzüne sorarcasına baktım. Hafifçe sırıtmaya çalıştı ama yüzündeki yaralar canını acıtmış olacak ki sırıtmayı kesti, ama yüzünde hala imalı bir ifade varken konuşmaya başladı."Büyük ve dikkat kesici göğüslerin varken sütyen giymelisin." Dediği şey ile gözlerim göğüslerime kaydı. Hem de dikleşmiş göğüslerime! Dün gece sütyenimi çıkardığım aklıma gelince yutkundum. Köşede duran hırkamı hızlıca alıp üstüme geçirdim. Bu sırada hareketlerimi alayla izliyordu. Tekrardan konuşmaya başladı.
"Ben neden burdayım ve bana ne oldu ve sen kimsin?" Sorduğu sorularla köşedeki koltuğa oturup yüzüne baktım.
"Adım Kayla, dün konserindeydim. Çıkışta otoparka girerken bir grup kişinin seni dövdüğünü gördüm. Daha sonra zaten seni alıp buraya getirdim."
"Neden hastaneye götürmedin?" Sorusuyla sırıttım. Zaten doktorum bebeğim demek istedim ama diyemedim.
"Doktorum bu yüzden gerek duymadım." Aldığı cevapla sırıtıp kafasını salladı.
"Yardımın için teşekkürler, ama sanırım gitmem gerekiyor." Dediği şeyle üzülmedim desem yalan olurdu.
"Üzgünüm ama seni şuan bırakamam. Karnında bir bıçak yarası var ve dikişlerin patlayabilir." Dediğim şeyle karnını yeni fark etmiş gibi birden inledi.
Telaşla yanına koştum ve elini tuttum. Ben karnındaki yaraya bakarken nasıl bu kadar yaklaştığımızı kafamı kaldırdıktan sonra fark ettim.Genzimi temizleyip geri çekildikten sonra ayağa kalktım.
"Yarana fazla dokunmasan iyi olur, ben sana yiyecek bir şeyler hazırlayayım, sen de dinlen." Dediğim şeyi kafasıyla onaylandıktan sonra gözlerini kapadı. Odadan çıkıp kapıyı çektim ve duvara yaslandım ve derin nefesler almaya başladım. Mırıldandığım şarkı tam anlamıyla şuanıma uygundu.
"Allahım ne olur bana yardım et!"~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOYU
FanfictionDudaklarına konan ufak sırıtmayla birlikte bana döndü; "Düştüğüm yer dipten derin.."