SONSUZA SÜRGÜN

Elleri kana bulanmıştı, artık masum değildi. Telaşlı gözlerle etrafta bakıyor, anlamaya çalışıyordu olan biteni. Kaçtı. Temizlemek, arındırmak istiyordu kendini bu günahtan. Koşarak bir araziye girdi. Ellerini yerdeki kumlara sürdü. Düşündüğünün aksine temizlenmiyor, çoğalıyordu kan parçacıkları. Tutamadı kendini tekrar koştu, akar bir su aramaya karar verdi. Ufukta bir dere ilişti gözüne. Dereye doğru koşmaya başladı. Ayakları artık bedenini taşımıyor, süründürüyordu. Bir adım daha atacak hali yoktu ki kendini derenin serin sularında buldu.
Biliyordu içindeki bu leke temizlenmese de, bedeni elbet bu su ile arınacaktı. Kendini hazır hissettiğinde sudan çıktı fakat gördüklerine inanamadı. Dere kendinden de kırmızıydı.. Çaresizce ağlıyor, durduramıyordu gözünden dökülen pişmanlıkları.
  Aniden bulutlar çarpıştı! Yağmurdu bu yağan yok yok hayır yağmur değil bir umuttu onun için. Gözlerini ovuşturdu ve kafasını kaldırdığında damlayan tanelerin her birinin kan olup minik gölcükler oluşturduğunu gördü.
  Temizlenemiyor, çabaladıkça çoğalıyordu çıkmaz karanlığı. Arkadan gelen bir sesle irkildi. Dönüp baktığında sesin melek olan annesinin hayali olduğu gördü. Ona ''Artık temizlenemezsin oğlum'' diyordu. Nedenine cevap ararcasına kaçamak kaçamak bakıyordu annesinin gözlerine. Yanıt yoktu. Sessizlikten başı şişmek, patlamak üzereydi. Sessizlik vardı evet çünkü yanıt kendi içindeydi ve içindeki ses ona ona sadece temizlen diyordu. Gözlerini kapatıp, derin bir nefes çekti ciğerlerine ve içindeki sesin ne demek istediğini dinledi sessizce..
Ardından usulca yürümeye başladı. Sessiz çığlıkları kesilmişti. Kendini kan deresine bıraktı. Gökyüzünden damlayan kızıl damlalar ateş gibi kavurmuştu bedenini. Bedeni yükselen derede oradan oraya savruluyordu. Temizlenmişti artık. Temizlen diyen o içindeki sesin ne demek istediğini şimdi daha iyi anlamıştı.
Göğe çekilen ruhu bedenine sırıtarak; kendi adaletini erken sağladın ama senin adaletinde senin gibi sabırsızdı ve seni buldu. Kendi cehenneminde kavruldun diyerek gözden derinliklere doğru sonsuza sürgün edildi.