let's fall in love for tonight

0.2

Koridor yürüdükçe uzuyordu sanki genç kız için. Peşinden gelen Natasha'nın ayak sesleri de hiç yardımcı olmuyordu. Derin bir nefes alarak sonunda önüne gelebildikleri kapıya baktı. Elini yumruk yaparak kapıyı tıklattı. 

"Girin!" diyen tok sesi duyduğu gibi kapının kolunu aşağıya indirdi. Anthony Stark, fazlasıyla yakışıklı, zengin ve zamparanın teki olarak tanımlanırdı herkesçe. Ona yakışır bir şekilde masasının başında oturmuş birkaç evrakla ilgileniyordu. Kapı açılıp içeriye kızıl ve kahverengi saçlı iki genç kız girince Tony kafasını evraklarından kaldırdı.

"Natasha, yine ne sorun çıkardın?" Dedi Tony bıkkınlık ile. Natasha göz devirerek odanın köşesine geçti. Wanda eteğinin uçlarını sıktı.

"Bay Stark, benden kaynaklanan bir sorun sanırım." Tony'nin gözleri Wanda'yı buldu.

"Wanda? Senden beklemezdim." Wanda utançla başını farklı yöne çevirdi, bu sırada Natasha yeşil gözlerini devirerek kızı izliyordu. 

"Her neyse, ikiniz de bir hafta boyunca derslerden sonra temizliğe kalacaksınız. Şimdi çıkın." Tony'nin gür sesi ile Natasha ofladı, yeni gelen kız yüzünden bir başı belaya girmediği kalmıştı. Odadan çıkarken ikisi de birbirini öldürmek istiyordu, ancak ilk adımı atan Natasha oldu. Wanda'yı kapının hemen yanındaki duvara yaslarken Wanda tepki vermeyi bile unutmuştu. Boş gözlerle kızıl saçlı kızın yeşillerini izliyordu.

"Sinirlerimi bozuyorsun." Dedi Natasha, Wanda göz devirerek gülümsedi. Bu Natasha'nın sinirlerini daha çok bozmak dışında bir işe yaramadı.

"Hislerin karşılıklı." Natasha, Wanda'nın başının hemen yanına bir yumruk geçirerek kızdan ayrıldı ve koridorda yürümeye başladı.

"Nereye?" Wanda'nın sesini duyan Natasha kıza dönme gereği bile duymadı.

"Senden uzağa."

DÖRT HAFTA SONRA

"Ah!"

"Lanet olsun, biraz daha sessiz olamıyor musun?" Kızıl saçlı kızın sesi ile Wanda derin bir nefes aldı.

"Siktiğim çeneni kapa ve parmaklarını hareket ettirmeye devam et." Natasha Wanda'nın hassas bölgesini ovmaya devam etse de çenesini kapatmadı.

"Çenemi kapatsam çok mutlu olacağını zannetmiyorum." Wanda Natasha'nın sesini duydu ancak cevap verme fırsatına sahip olamadı. Natasha çoktan parmaklarını hızlandırmıştı.

"Siktir." Wanda'nın zevkten inlemesi kızılı gülümsetti. Wanda sırtını sert duvar ile neredeyse bütünleştirmişti. Wanda nasıl bu hale geldiklerini anlamıyordu. Bu okula geldiği günden beri Natasha ile kan davalı gibiydiler. En son Savunma dersindeki olaydan sonra nefretleri artmıştı. Koridorda birbirlerine atılan omuzlardan sonra olay büyümüş ve birkaç kez daha kendilerini müdür Stark'ın yanında bulmuşlardı. Bu şekilde devam eden dört haftanın ardından müdür Stark kızları bodrum katını temizlemek ile cezalandırmıştı. Wanda temizlik için geldiğinde kızıl kız çoktan oradaydı. Ne ara ve ne için kavga etmeye başladıklarını bile hatırlamıyordu, hatırladığı son şey Natasha'nın Wanda'yı duvar ile kendi arasında sıkıştırması ve boynunu öpmeye başlamasıydı. Şuan ise Natasha hassas bölgesinde parmaklarını hareket ettirirken Wanda sessiz kalmaya çalışıyordu. Wanda parmaklarını Natasha'nın pantolonundan içeriye daldırdı ve kızılın zevk ile inlemesini sağladı.

"Sikeyim biri beni sana dokunurken görürse kendimi öldürürüm." Dedi Wanda kaşlarını çatarak. Natasha konuşamayacak kadar zevk alıyordu. Bir süre daha öyle devam ettikten sonra Wanda inleyerek doruğa çıktı. Wanda'dan birkaç saniye sonra Natasha da doruktaydı. Bir süre alınları birbirine yaslı bir şekilde nefes nefese durdular.