Daha önce hiç Noel kutlamamış olan Draco Malfoy'a ilk yeni yıl kutlamasını hediye etmek isteyen Harry Potter ve 2 yaşındaki bıcırık bir Slytherin'in maceraları.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Harry Potter yanan gözlerini ovuşturduktan sonra içini çekerek doğruldu ve başını arkasındaki duvara dayadı. S.T. Mungo'nun Pediatri koğuşunun koridorları gecenin bu geç saatinde boştu. Sonsuz gibi görünen boş beyaz duvarlara arkadaşça görünmeleri umut edilerek değişik hayvanlar, parlak çiçekler, prensler ve prensesler büyülenmişti. Duvardaki palyaçolardan biri Harry'ye bir ahududu fırlatıp kahkahalar eşliğinde duvarın öbür ucuna kaçarken genç adam kendinde gülümseyecek gücü bile bulamıyordu. Omzundaki ağırlığı daha düzgün yerleştirmeye çalışırken üzerinde oturduğu eski sandalyenin fazla ses çıkarmamasına çalıştı.
Baskın beklentisiyle dün gece fazla uyuyamamıştı ve şimdi... Şimdi uyuyabileceğini sanmıyordu. Başını yeterince belaya sokmuştu. Yorgun bir iç çeken Harry, bebeği omzundan çekip kaldırdı ve suçsuz gri gözlere bakarken yüzüne sert bir ifade yerleştirmeye çalıştı.
" Pekala Malfoy, bizi içine attığın başka bir karmaşayla daha başa çıkmak zorundayım. Umarım mutlusundur."
Seherbaz ortağı gri gözlerini kırpıştırarak ona bakarken anlaşılmaz bir konuşmayla öfkeli bir şekilde sanki ona cevap vermeye çalışmıştı. Hiç şüphe yok ki bu saçma sapan bebek konuşmasının kısa özeti şuydu, "Hepsi senin suçun. Aptal Potter, önce harekete geç sonra düşün. Nasıl bir plan böyle? Merlin adına ne yaptığını sanıyordun?"
" Sanırım yine senin poponu kurtarmaya çalışıyordum." diye karşılık verdi Harry. " Gözden geçirme sırasında aranan bir suçluya sırtını dönmek ne demek bilmiyor musun? DMLE (Department of Magical Law Enforcement) finallerini nasıl geçtin, ha? "
"Ababa." diye kesin bir sesle cevapladı Draco. Yanlış bir şey yapmadığına emin görünüyordu.
" Anladım, demek istiyorsun ki o koruma kalkanını üzerine yapmak benim hatamdı. Karşı atağının hiçbir işe yaramayacağının farkındasın değil mi? Seni kolayca alt edip öldürebilirdi. Ben olmasaydım çok daha kötü durumda olurdun, bu yüzden beni biraz rahat bırakmanı öneririm."
" Hayış!"
" Tipik." diyerek içini çekti Harry ve Draco kıkırdayarak karşılık verdi. Küçük eliyle yanağını pat patlamıştı. Harry cildinde hissettiği küçük sıcaklık karşısında şaşkınlıkla göz kırptı ve içgüdüsel olarak uzanıp çocuğun elini yakaladı, yavaşça yanağından çekip inanamıyormuşçasına baktı.
Draco'nun eli, tıpkı diğer bebeklerinkiler gibi gerçek olamayacak kadar küçüktü. Parmakları tombul ve minikti, minik tırnaklara sahipti. Eğer yeterince dikkatle bakarsa solgun tenin altındaki mavi damarları bile seçebiliyordu. Bu görüntü onun gibi eğitimli bir Seherbazı bile korkutacak kadar kırılgandı. Draco çok küçüktü, çok narin ve kırılgandı. Minik eli dikkatlice yüzünden uzaklaştırdıktan sonra parmaklarının tersini tombul yanağın üzerinde gezdirdi.
