Bölüm 1

67 3 1
                                    

Güneş yüzüme doğru inatla vuruyordu. Uyanmamak için ne kadar dirensem de sevgili ablamın ayağımdan çekip beni sürüklemesiyle uyku huzurum kayboldu.

“hadi uykucu okula geç kalacağız kalk”. Sanki okulu çok seviyormuş gibi bide beni her gün zorlaması yok mu !! ? Bu kıza cidden hayranım.

“şaka gibisin okula gitmemeyi senin istemen gerekiyor benim değil”. Gülümseyerek aynada saçlarını düzeltmeye koyuldu. Bende hazırlanmak için banyoya doğru gittim. Eylem benden 1 yaş büyük ablam evimizin kötü kızı benim ise idolüm. Hiç ayrılmadığımız için odalarımız ayrıma gereğinde duymadık. Yataklarımız bile birdir. Okula gitmek için can atsa da aslında okulu hiç sevmez atılmak için elinden geleni yapsa da babamın saygınlığından dolayı müdürümüz hep tolerans göstermiştir. Eylem okulun tehlikeli kızı onunla konuşmaya bile cesaret edemezler. Ablamın aksine ben görünmez kızdım. Derslerimden başka okulda ilgilendiğim tek şey kütüphaneydi. Lise 3 öğrencisiyim ve saklanabileceğim tek yer kütüphane. Eylem son sınıfta olmasına rağmen dersleri ve sınavları önemsemez çizimi çok iyi olduğu için sadece resme önem verir. Ben saçlarımı toplarken Eylem kıvırcık yaptığı saçlarını iki yandan ayırdı ve aşağı dökülmelerine izin verdi. Ablam cidden çok güzeldi dolgun dudakları siyah saçları ve bembeyaz bir teni vardı. Her zaman canlı gözükürdü. Ben ise sanki kardeş değilmişiz gibi olan kumral saçlara ve solgun bir surata sahiptim. Ten rengimiz ve dudaklarımız aşırı benzerdi ama ben yine de solgundum. Çantalarımızı aldık ve bizi bekleyen şoföre doğru gittik. Arabaya bindiğimizde Eylemin yerinde duramadığını anlamdım sanırım bir şeyler planlıyordu.

“lütfen bana söyle ne planlıyorsun”. Önceden bilmekte her zaman fayda vardır. Eylem bazen akıl almaz işler yapabiliyor.

“pekâlâ. Benim yakışıklı var ya hani yeni gelen “ eylemin meşhur yakışıklı coolu. Poyraz demir. O çocuk okula geldiğinden beri okulda devamsızlık yapmayız ve hep erken gideriz. En şaşırtıcısı da Eylem kendini okuldan attırmaya çalışmaz.

“evet. Ne olmuş ona.”

“son aydayız diye grup ödevi aldık sizin sınıfla ve onunla eşleşmem lazım. Grup olan kişiler evlerde de ödev yapabiliyormuş .” anlamam için ısrarla bana bakarken ben boş boş ona bakıyordum.

“cidden nehir anlamadın mı ?”

“tamam, ödev yapacağız güzel ama bundan senin çıkarın ne olabilir ki “

“tabi ki de poyrazın evi. Onun odasına girmeyi planlıyordum ve şans ayağıma geldi.”  Eylem ve uslanmayan huyları bu kız bir gün erkekler ve kendinden başka bir şey düşünebilecek mi acaba hiç bilmiyorum.

“her ne yapacaksan zarar vermeden yap eylem evde sana bağırılmasından bıktım artık” babamla araları hiç yoktu. Sürekli kavga ederlerdi. Annem zaten kendi halindeydi. Eylemi seven ve umursayan bitek ben vardım. Babam onun ne kadar kötü olduğunu düşünse de ben ablamın muhteşem olduğunu biliyorum.

“tabi ki de iyilik meleğim.” Dedi ve yanağımdan kocaman öptü. Arabadan indiğimizde eylem arkadaşlarıyla plan yapmak için koşarak uzaklaştı bende her zamanki gibi görünmezliğimi sürdürerek sınıfa doğru ilerledim. İlk dersimiz müzikti. Kendi kendime şarkı söylemeyi severim ama sınıfta bunu pek yapmak istemem. Bu yüzden de derste hiç aktif değilimdir. Sıramda oturup hocanın gelmesini beklerken sınıfımın normalde olduğundan daha kalabalık olduğunu gördüm. Öğretmen içeri girerken yanlarında eylem ve tayfasının da geçtiğini gördüm. İlkten ne olduğunu anlamamıştım ama eylem bana göz kırpınca grup ödevlerinin müzik dersinden olacağını anladım. Bu kız cidden insanı delirtirdi. Eylem benim şarkı söyleyebildiğimi bilen tek kişi. Âmâ bunu benim için yapmadığı belli. Onun yakışıklısı gitar çalabiliyordu. Bu da eylemi büyülüyordu. Sanki dünyada ondan başka gitar çalabilen yokmuş gibi çocuğu gizlice izlediği anları bilirdim. Her neyse hoca konuşmaya başladı.

İki Kişi Tek BedenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin