Yetişkinliğe geçişin önemli bir adımı olan ergenlik dönemine çılgınlık ve hayatı öğrenme demeyi tercih ediyorum. Herkesin bildiği ve düşündüğü üzre bu çok zor bir dönem olarak düşünülüyor. Ama sanki etrafımızdaki ergenleri daha güzel bir tabirle gençleri yargılamak yerine anlamaya çalışsak her şey daha kolay olabilir. Anlaşılmayı bekleyen, konuşulmak ve dinlenmek isteyen binlerce genç onlara elimizi uzatmamızı bekliyor. Onlar artık çocuk olmadıkları ve tam anlamıyla yetişkin de olmadıkları için bazen nasıl davranmalarını gerektiğini bilemeyebiliyorlar. Tam bu noktada onları dışlamak, üzmek, yargılamak yerine yol gösterirsek topluma ama en önemlisi kendi içlerinde iyi birer birey olmalarını sağlayabiliriz. Şimdi bu kitabı neden yazdığıma gelirsek; ben onlara ışık olmak istiyorum, anlamak istiyorum ama en önemlisi yanınızda olmak istiyorum. Bu kitap sadece ergen psikolojisini değil, gençlerin büyürken birçok alanda yaşadığı zorlukları dile getirmek istiyorum. Şimdi dilerseniz başlama vakti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aman Tanrım Büyüyorum!
Non-FictionBütün bildiklerimizin dışına çıkarak yeni ama eski bir dünyanın kapılarını aralıyoruz.
