Beni hangi dalga sesine çağırdığına bir bak. Yağmurdan ıslanmış bir banka oturuyorum ve bu karın ağrısı demek. Karşımda sahile çarpıp geri dönen deniz; Paris, Berlin, Honkong, Ürdün, Yemen... Sular bir şeyler söylüyor, rüzgarsa onları kısa bir süreliğine oyalamaya çalışıyor. Arkamdan kapıcı çocukları, mavi ojeli orospular, bulucinli dilenciler, kaldırıma park etmiş otolar..; bu açık hava tiyatrosunda aynı hüzün kırbacıyla irkiliyorum.