1. Bölüm

24 2 0
                                    

Yavuz konağı yine sessizliğini koruyordu. Her zaman ki gibi😒 .  Haldun ağa iki oğlunu çalışma odasına çağırdı söyleyecekleri önemliydi anlaşılan . İki oğlu babalarını severdi ama Rüzgar genç yaşta içine gömmüştü bu sevgiyi. Çünkü  on  beş yaşından sonra babasından hiç görmediği şiddeti gerek ruhsal gerek fiziksel olarak görmeye başlamıştı.  Nedenini bile bilmiyordu. İki genç adam kapıyı çalarak içeri girdiler . Haldun ağa konuşmaya başladı:
"Oğullar bildiğiniz gibi benim yaşım geldi de geçiyor . Aşiret yeni bir ağa  isteyecektir mutlaka . Ama benim için önemli olan haketmeniz , benim gönlüm babasının aslanı Fırat'tan yana ama seninde hakkını yemeyeceğim Rüzgar. Bu yüzden size bir ay mühlet ağa olmayı hakeden YAVUZ aşiretinin yeni ağası olacak hayde kolay gele" iki delikanlı odadan çıktılar babası Rüzgar'ı yine örselemişti. Ama Rüzgar buna alışmıştı. Çok üzülmemişti. Babası ondan sevgisini sakındığı ve varsa yoksa Fırat olduğu için  Rüzgar artık duygusuz bir adamdı. Rüzgar planlı çalışan mükemmelliyetçi bir adamdı. Her zamanki gibi yine bir planı vardı...

Fırat'ı her zaman koruyan ve kollayan bir annesi olmuştu. Aynı zamanda babası da hep Fırat'ın yanındaydı. Fırat şımarık büyümüş ve herkesi oyuncağı gibi görürdü , bir kişi hariç güzeller güzeli Karaca . Antalya'da üniversite okurken görmüş beğenmişti ve bu  hoşlantıyı aşk zannetmişti. İşte Rüzgar kardeşini tamda buradan yaralayacaktı. Kız bir anda ortadan kaybolacak ve Fırat ise yerle bir olacaktı. En azından böyle düşünüyordu.

Antalya'da her şey normal düzeninde akıp gidiyordu. Karaca yine pozitif bir sabaha uyanmıştı. Güzelce kahvaltısını etmiş ve işine doğru yola koyulmuştu . Karaca talihi ona asla gülmeyen kızlardan değildi. 14 yaşındayken ÖZTÜRK ailesi tarafından evlat edinilmiş, ailenin soyadını almıştı. Ailesini çok sevmiş ailesi ise onu diğer iki kardeşinden - abisi ve kız kardeşi- ayırmamış  onu çok sevmişti.

*Karaca'nın ağzından*
İş yerine vardığımda beni bir sürpriz  karşıladı. Masamın üstü şirin bir kalemlik ve yeni olan bir çiçek çok şaşırmıştım. Masaya yaklaştım ve çiçeği incelemeye başladım . Canım Aybars abim bana yeni iş hediyesi olarak çiçek yollamıştı. Çiçeğimi Instagram'a koydum. Altına ise " canım abim sağolsun 😍😘"notunu düştüm öyle çok güzel olupta sürülerce takipçisi olan bir kız değildim . Takip ettiklerim tanıdıklarımdı. Telefonu kapattım. Patronumun yanına gittim ve onunla günlük  programının üstünden geçtik . Bir şirkette asistan olarak çalışıyorum. Aslında abim olmasa asla burada olamazdım. Abim burada çalışan Ahmet abiyle çok yakın arkadaştı. Masama döndükten sonra maillerle ilgilenmeye başladım. Dört saat çalıştıktan sonra öğle paydosunda  şirketin yemekhanesinde indim ve Ahmet abiyle birlikte yemek yedik . Çok eğlenceli bir adamdı Ahmet abi beni çokça güldürmüştü sağolsun. Öğleden sonra masama geri döndüm. Akşam iş çıkışında abim beni işten almıştı. Beraber markete uğradık ve evin eksiklerini aldık. Eve geldikten sonra beraber yemek yedik ailecek yemek yemek benim için bir zevkti. Yemekten sonra kız kardeşim Sıla'ya ders çalıştırdıktan sonra beraber film izledik . Ve gece 11.00 gibi uyudum😴🌛🌝

Sende Seversin ❤️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin