1.Bölüm : YEŞİL IŞIK

47 3 0
                                    

*-Bu kolye çok değerli ona çok iyi bak ve zamanı geldiğinde ona inan*

İşte hayatım bu söz ile değişti.

İşte Başlıyoruz;

Yıllar yıllar önce küçük bir kız dünyaya gelmiş. Siyah saçları , ela gözleri ve kar tanesi bembeyaz tenli bu küçük kız...

Hey,tamam tabi ki de böyle bir başlangıç yapmayacağım.

Öncelikle kendimi tanıtmalıyım adım Lorna Polaris,19 yaşındayım. Mutlu bir ailem var .Evet sıradan bir hayatım var-dı. Ta'ki sadece 2 yıl öncesine kadar...

                   [20.10.2018 /2 yıl önce]

İyi ki doğdun Lorna, İyiki doğdun Lorna...

Teşekkürler anne bu çok güzel bir kolye

-"Bu kolye çok değerli,ona çok iyi bak ve zamanı geldiğinde ona inan."

"Teşekkürler annecim.Bu değerli kolyeyi bana verdiğin için."

*Araba anahtarları uzatır*

"İnanmıyorum! Arabamı aldınız?..Çok teşekkür ederim baba.!!"
                                  (...)

Evet mutlu bir ailem ve en iyi arkadaşım Madison var ve onları seviyorum...Ee o zaman normal olmayan şey ne ? diyorsunuzdur.Sorun ailemde değil, bende.

Yani annemin bana verdiği kolyede.
Annem kolyeyi bana ilk verdiğinde hiçbir sorun yoktu ta'ki o günün akşamına kadar...

                          {2 yıl önce}

Doğum günüm bitti ve davetliler ayrıldıktan sonra odama çıktım. Üstümdekileri çıkarıp siyah bir esoftman ve üstüme ise beyaz bir sweat giydim. Telefonumu elime alıp yatağa uzandım ve internetten birşeylere bakınmaya başladım.Bilirsiniz stalk işleri falan.

Tam o sırada penceremin önünde bir parıltı oluştu. Gözlerimi ovup tekrar baktım. Ama gözlerim beni yanıltmıyorsa ve bu yeşil ışık saçan bir ateşböceği değilse...peri mi?Ya da ruhanî bir varlık..olabilir mi?

Ne saçmalıyorum.Sadece bir ışık işte, dedim ve telefonla uğraşmaya devam ettim.

Işık halâ yerinde duruyordu. Tabi yaa ! Lazer. Biri odama lazer tutup dikkat çekmek istiyor olmalı. Yerimden kalkıp bu saçmalığa bir son vermek için perdeleri kapattım. Ama ışık camın dışında değil odamın içindeydi. Yavaşça yaklaşıp küçük parıltıya yakından bakmak için ilerledim. Parıltının yanına vardığımda bedenimin etrafında dönüp tekrar önüme geldi.Bu hareketle biraz irkilsemde ışığın hareketlerini takip etmeye devam ettim.

Boynumdaki kolye....parlıyordu.Havadaki parıltı yavaşça yaklaşıp kolyemin üzerindeki parlayan küçük taşın içine girdi.

Korkuyla geri çekilip yatağıma oturdum.
Tam bir salağım, telefonum elimdeyken kayıt almalıydım. Sanırım yorgunluktan dolayı bir rüya gördüm. Rüya?Uyumadan öyle mi ?Daha fazla düşünüp manyatmadan önce uyumalıyım.

                                   ______

Sabahın ilk ışıkları ile uyanıp ayağa kalktım,odamdaki perdeleri açıp dışarıya baktım ardından banyoya gittim yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Aynadan kendime bakarken...buda neyin nesi? Saçlarım...

                                   (...)

Hala inanamıyorum...Saçlarım yeşil renge boyanmış. Hızla odamdan çıkıp aşağı indim. Annem kahvaltıyı hazırlarken yanına gittim.

"Günaydın Lorna",dedi annem."Günaydın" diyerek cevap verdim. "Yeşil seni açmış", dedi o sırada babam. Ya ne demezsin babacığım. Acaba onlar biliyor mu neden saçlarımın böyle olduğunu? Tabikide hayır. Bence bunu onlarda bilmiyor yani en azından babam.

"Teşekkür ederim,farklılık olsun istedim",dedim. Bu konuyu annemle özel olarak sonra konuşacaktım.Sonuçta kolyeyi bana veren o , sorumlusu da o.
Sandalyeye oturdum ve kahvaltı yapmaya başladım.

"2 gün sonra iş seyahatim var.Yurt dışına çıkacağım", dedi babam. "Bu aralar fazlasıyla çıkıyorsun buna gitmesen olmaz mı hayatım", dedi annem. Haklıydı şu son 3 aydır babamın yüzünü doğru düzgün göremiyordum. "Çok isterdim ama üzgünüm ünlü bir şirketle anlaşmak üzereyiz ama belki diğer sefer hep birlikte gideriz",dedi babam. Bu çok güzel olurdu. Uzun süredir birlikte biryerlere gidemiyor veya birşeyler yapamıyorduk. "Karşı eve birileri taşınıyor sanırım",dedim. "Evet yeni komşular edineceğiz sanırım", dedi annem gülümseyerek, gülümsediğinde bende gülümsemiştim. Kahvaltımı yapıp masadan kalktım.

"Ben odamdayım biraz dinleneceğim",dedim. "Tamam kızım ama birazdan baban çıkacak, bende alışverişe çıkacağım benimle gelmek istersen?",dedi annem sorarcasına."Teşekkür ederim anne ama yorgunum başka sefer",dedim ve odama çıkan merdivenlere ilerledim. Aslında yorgunluğum bahaneydi sadece şu yeşile dönen mucizevi saçlarımındı annemi reddetmemin sebebi.

Eğer boyaysa geçer umuduyla banyoya girip kısa bir duş aldım. Şaçlarımda hiçbir fark yoktu.Üstüme hızlıca kırmızı bir tişört altıma ise siyah bir tayt giydim. Saçlarım yeşil üstüm kırmızı..mükemmel,renk cümbüşü gibi oldum.

Saçlarım.

Nasıl olmuştu ? Yıkamama rağmen geçmediğine göre şaka amaçlı yapılmış birşey değildi ya da kısaca deliriyorum.

Şu dünki yeşil ışık. Kafamı aşağı eğip kolyeme baktım. Işık saçmıyordu veya yeşil bir parıltı görünmüyordu. Kolyeyi çıkarıp dikkalice inceledim. Sanırım fazla film izledim dedim ve kolyeyi yatağımın yanındaki çekmeceye koydum. Yatağımda uzanıp uyumaya çalıştım ama olmadı.En sonunda Madison'ı aramaya karar verdim. O benim en iyi arkadaşım bence ona olanları anlatabilirim.



Keyifli okumalar💚💜

( 683 Kelime )

ARSHLEY [Tamamlanmadı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin