Hayatımın ne zaman ve nerede değiştiğini çok iyi hatırlıyorum.
Benim adım Elçin. 18 yaşında sıradan bir lise öğrencisiyken şimdi hayatımın geldiği noktaya baktığım zaman aslında o zamanki hayatımın çok daha iyi olduğunu anladım.
Sıradan bir güne babamın bana karşı olan sıradan nefreti ile başladım. Gözümü onun bağırışı ile açtım. Her zamanki gibi bana olan günlük nefretini kusuyordu. Artık hissizleştiğim için bağırmıyormuş gibi kalktım. Yüzümü yıkadım, odama geçip hazırlanmaya başladım. O sırada annem içeri girdi. Her zamanki neşesiyle bana gülümsedi. Sanki o da babamın bağırışlarını duymuyor gibiydi.
-Kahvaltı yapmadan çıkma.
Gülümsedim ve başımı salladım. Mutfağa doğru yöneldim ağzıma bir iki bir şey atıp babamı görmemek için hızla evden çıktım. Benim çıktığımı duyunca daha fazla bağırmaya başladı. Ama ben aldırmadan çıktım. Hızlı adımlarla okula yöneldim. Okula geldiğimde yakın arkadaşım Oğuzhan'ı gördüm. O da tıpkı annem gibi çok neşeliydi.
-Ders başlayacak sınıfa geçelim mi ?
-Derse daha çok var birer kahve içelim. İtiraz etmeden kabul etti
Kantinde otururken bana bakarak;
-Yüzün dünküne göre biraz asık. Gerçekten beni çok iyi tanıyordu.
Şaşkın şaşkın yüzüne baktım;
-Bilirsin babam gibi birinin olduğu evden mutlu çıkmak pek mümkün olmuyor.
-Anlaşılan her zamanki gibi sabah bağırışı yemişsin.
-Babam için nefes almam bile sıkıntı o böyle bir adam gerçi kimi kandırıyorum ki o sadece bana böyle bir adam.
-Nasıl yani
-Normalde anne babalar evlatlarını eşit severler derler bizim evdeki durum bunun tam tersini ispatlıyor. Ben o evde yetimhanede kalan çocuk ablam ise prenses gibi.
-Ablana nasıl davranıyor ki?
-Ablam hep farklıydı babam için. Hatta ablam babam için hep tekti. Ben babamın gözünde o evdeki yükten başka bir şey değilim. Her sabah o evde uyandığımdan artık hissizleştim dedim. Gözümden akan bir damla yaşı parmağının ucu ile silerek;
-Ben senin hep yanındayım ve hiç bir yere gitmeyeceğim. Tam o sırada zil çaldı. Derse gittik
Yoğun düşüncelerle geçen dersin ardından sınıftan çıktık. O sırada eve gitmek için sabırsızlanan onca insana bakıp nasıl bir his olduğunu merak etmeye başladım. Kafamda bu soruları cevaplarken Oğuzhan geldi. Odak noktamı ona çevirdim.
-Otobüse doğru yönelelim yoksa kaçacak. Benim ise aklım eve olabildiğince uzak yoldan gidip olabildiğince az bağırma duymaktı.
-Sen git ben yürüyeceğim hava da güzel.
-Dersten önce sana dediğim gibi sen neredeysen ben oradayım, dediği an daha önce hissetmediğim ufak bir kalp çarpıntısı hissettim. Geçicidir üzgün olduğum içindir diye kendimi avutarak başımı usulca salladım.
Eve doğru yürürken Oğuzhan'ı izlemeden edemediğimi fark ettim.Kendime gelmeliydim.O benim arkadaşımdı. Beni arkadaşı olarak görüyordu. Ben ise ona doğru 'aaa hayır' dedim içimden söylemem gereken şeyi dışımdan söyleyerek şaşırdı.
-Ne hayır
-Şey buradan sonrasını ben yürümeliyim. Babam seni görmesin belki bu seferki bahanesi sen olursun.
-Biz aynı yerde oturuyoruz hem hava karardı tek gitmeni istemem
-Hayır hayır gitmeliyim hem az kaldı eve deyip onunla vedalaştım. Hem düşünmeye hem de ondan uzak kalmaya ihtiyacım vardı.
Evimizin sokağına girdiğimde yolun nasıl geçtiğini anlamamıştım. Hava da oldukça kararmıştı. Derken arkamda bir çıtırtı duydum. Arkamı dönüp baktığımda kimsenin olmadığını gördüm. Yoluma devam ettim. Tekrar ses duyunca bir kaç saniye durup bakındım. Şapkalı, simsiyah giyimli uzun boylu bedeninden erkek olduğunu anladığım biri sokağın ilerisinde bana bakıyordu. Yüzü belli değildi. Başıma bir şey gelecek korkusu içimi sardı.Adımlarımı hızlandırdım. O da hızlandırdı. Durdum o da durdu. Takip edilip edilmediğimi anlamak için ara sokağa attım kendimi. Yine peşimdeydi. Kalbim çok hızlı atıyordu. Birini arayacak vaktim de yoktu. Kendimi rastgele bir binaya atmak için koşmaya başladım. Benimle birlikte koşmaya başladı. Yanaklarım kızarıyor kalbim güm güm atıyordu.O sırada bir binanın kapısını araladım. Bir köşeye saklandım ve kapı açılırsa ne yaparım diye düşünmeye başladım. Bir iki dakika bekledikten sonra ses seda çıkmayınca usulca binanın kapısını araladım ve vakit kaybetmeden eve gitmem gerektiğini hatırladım. Dışarı çıktım ve koşar adımlarla eve ilerledim.Biri tanımadığım biri peşimdeydi...
Umarım ilk bölümü heyecanlı ve güzel bulmuşsunuzdur. İkinci bölümü elimden geldiğince hızlı yazmaya çalışacağım...
.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE
Детектив / ТриллерHer insanın hayatı bir noktada değişir siz hayatınızın nerde değiştiğini ya da nasıl değiştiğini biliyor musunuz ? Hayatınızın kötü gittiğini düşündüğünüz anlarda ya daha kötüsü olursa dediğiniz oldu mu hiç ? Bu hikayede sadece üzülmeyecek aynı zam...