Gözlerim yavaş yavaş açılıyordu. Arkadaşlarım ise hala kendilerinde değildi. Önce seslenmeye çalıştım. Ama olmadı. Çünkü evet agzimi acamiyordum. Aynı şekilde ellerimi ve ayaklarımı da hareket ettiremiyorum. Bu gerçek miydi? Bilmiyorum ama eger gerçekse de ben buna kabus demeyi tercih ederim. Ve bu karanlıkta arkadaşlarımı bile görmekte zorlanıyordum. Sanırım hala geceydi.
5 Dakika Sonra
Toprak'ın uyandığını görmem çok zor olmamıştı. Zaten gormesemde hissederdim. Yıllarca onlarlaydim. Ve her ne olursa olsun ne hissettiklerini o an neler dusunduklerini bilebilirdim. Topraktan ilginç sesler geliyordu. Kurtulmaya calisiyormus gibi ama bir o kadar da o 7 kisiye sinirli sinirli bir sey diyormus gibi. O an gülmenin sırası değildi biliyorum ama içimden gülmek geliyordu. Sacma bir histi. Sonra Toprak 'ın kipirdadigini gördüm benim yanıma geldi ve oturdu. Bana gözleriyle sanki iyi misin? Diyordu ve bende ona iyiyim sen anlaminda basimi salladim. Ama o iyi değildi su halimize bakınca bence de haklıydı. O an kendimi hiç olmadığım kadar güvende hissettim. Çünkü arkadaşla- rım yanımdaydı. Başımıza her ne gelirse gelsin basaracagimiza ve üstesinden geleceğimizi biliyordum. Ve o an bir kaç ses daha duyuldu. Evet evet su an herkes gözlerini açmıştı. Tabi biz o şaşkınlığı atmıştık. Ve onlar daha yeni atıyorlardı. Ve gerçekten çok komiklerdi. O sırada Uzay sersemligini atmış etrafta kesici bir seyler arıyordu. Bizde ona katıldık. Ve bulan kişi Deniz oldu. Deniz uzun ve çok sivri bir çivi bulmuştu. Onunla bir şekilde Uzay' ın iplerden çözülmesini sağladılar. Uzay da hepimizi kurtardı. Artık daha iyi durumdaydık. Birimiz haric Yıldız iyi gibi gözükmüyordu. Başının döndüğünü ve nefes almakta zorlandığını söyledi. Biz de ona yatabilecegi rahat bir köşe hazırladık. Ve o an öğrendik ki Yıldız da klostrofobi* varmış. Bize yıllardır soylememis daha doğrusu söyleme gereği duymamış. Biz onu sakinleştirmeye çalışırken içeri biri girdi. Kapkara kıyafetli bir gençti. Uzun boyluydu kapsonluydu ama surati gözüküyordu. Onun suratini zar zor gördüm ve bir anda bağırdım. Burak Yurttepe. O 12-E den biriydi. Burak onu tanıdığıma bayağı şaşırmış gözüküyordu. Ama hic bozuntuya vermeden devam etti. " Neden buradasiniz merak ettiniz mi? Sizi buraya kapatmamizi TARIK SUCULAR isimli biri istedi. Kim olduğunu söyleyemem ama zaten yakinda öğrenirsiniz..." 😯😯😯
Biz hala şaşkınlığımızı atamamışken Toprak, Burak'ın dediği cümlelerden bir sey anlamaya, bir anlam çıkarmaya çalışıyordu. Tam o an bir ciglik duyuldu. Ve bir gurultu oldu zaten depo bos oldugu icin yankilaninca ses bir kac kat artıyordu. O tarafa gittiğimizde Yıldız' ı yerde bulduk. Nefes almakta gerçekten çok zorlanıyordu. Bilinci de gittikçe kapaniyordu. Onu nasıl sakinlestirecegimizi gerçekten bilmiyorduk. Bunu sadece 12-D sınıfındaki öğrenciler bilebilirdi. Çünkü onlar bir kampanya kapsamında bu tarz krizlerde ne yapacakları ile alakalı eğitimler almislardi. Belki Burak hala buradadır diye seslendim. Ve evet Burak kapının önündeydi. Ve sanirim başka birileri de vardı yanlarında. Burak'a Yıldız' ın durumundan bahsettim. Tabi oldugu kadar cunku aglamaktan konusamayacak haldeydim. Burak 12-D sınıfından YELIZ ALTINOK isimli öğrencinin burada olduğu söyledi ve sonra kapı açıldı ve Yeliz içeri girdi. Önce Yıldız' ın ne durumda olduğuna bakti. Kalp atışı ve nabzı normaldi. Sadece ufak bir panik atak dedi ayrıca klostrofobisi olduğunu da söyleyince bu durum gayet normal dedi. Şu an bizi buraya kapattiklari için onlara sinirli olmam gerekiyordu biliyordum ama o kadar iyi insanlardı ki onlara sinirlenmiyordum bile. Hatta onları sevmeye başlamıştım. Yeliz e siz bir grupsunuz sanirim başka kimler var dedim. Evet oldukça sacma bir soruydu ama bunlar kim merak etmeye başlamıştım. Cevap vermeyeceğini düşünürken Yeliz saymaya başladı.
12-A
●Eslem Karakaya
●Barış Arıcan
12-C
●Büşra Yazıcı
●Mert Kızılöz
12-D
●Yeliz ALTINOK
12-E
●Burak Yurttepe
12-F
●Emre Zorlu
Bu isimleri ben daha önce de biliyordum. Yeliz' e bizi nereden biliyorsun dediğimde ise biz sizi bayagidir takip ediyorduz ve sizi cok iyi tanıyoruz dedi. Say kimiz biz dedim. Ne kadar biliyo merak ettiğimden. Siz dedi ve saymaya başladı.
12-B
●Deniz Yurttepe ●Yıldız Sevilen ●Toprak Ozansoy ●Uzay Tezmen ●Güneş Özer (yani sen)
Evet hepsi doğru deyiverdim. Bana bir gulucuk attı. Sanırım bu tabi bilcem beğ demekti. Biz bunları konusurken Yeliz aynıanda Yıldız 'ın kendine gelmesini sagladi. Ve Yıldız gözlerini açtı. Hepimiz derin bir nefes aldık. Sonra Yeliz geçmiş olsun bir sey olursa biz buradayız dedi ve kapıyı tekrar kitledi.
Arkadaşlar bu bölüm de bu kadardı. Bolum hakkında düşüncelerinizi yorumlar kısmından bekliyorum. Ve ayrıca bu bölümü :
■ Ezgi Enes-Bi Masal
■ Melek Mosso- Umrumda Değil
■ Bilal Sonses- Cennetten Çiçek
■ Berk Coşkun - Mevzu Derin
■ Oguzhan Koç - Cimri Sevgilim (bilen bilir😂)
Şarkıları eşliğinde yazdım hepsini dinlemenizi öneririm. Sizi çok seviyorum. Bana desteklerinizi bekliyorum... 😀❤❤❤😊#727kelime
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHSUR
Teen FictionBu bir yerde MAHSUR kalan 5 gencin hikayesi... MAHSUR kaldıkları bu 3 ay hayatlarında ne gibi değişiklikler olacak, kimlerin bedeni büyüyüp aklı hala çocuk kalacak... Evet belki onlar için güneş, uzay, deniz, yıldız, toprak olmayacak ama onlar bi...