Bugün de Müdür Bey beni odasına çağırdı. Eminim ki yine bana fırça atacak. Çünkü artık kendime engel olamıyorum. Ne yaparsam yapayım aklımı annemden ve kardeşim Duru'dan alamıyorum. Bulunduğum durumla alay edilmesinden hiç hoşnut olmuyorum.Her defasında biraz daha kırılıyor kalbim ve bu beni kendimden uzaklaştırıp daha hırçın bir hale getiriyor .Kendini beğenmiş olan zengin züppesi Yavuz'a hep haklıymış gibi davranıyorlar.Ben hep suçluyum haklı olan ise Yavuz .Bugün okulda yine babamın bizi bıraktığını durmadan yüzüme çarpıyordu sinirlendim ve onu orada tartakladım .Burnunun kanamasıyla olayı yine iyi kurtardı .Müdür Bey ise sürekli beni azarlıyor. Bir yerde de sanki ben hiç kırılmazmışım gibi davranıyor.Annemi aradılar ve yaptıklarımı söylediler. Annem sayesinde olaydan yine yırttım .
Çok geçmeden okuldan çıkış zili çaldı. Tek sigaram vardı.Herzaman okul çıkışı gittiğim sahil kenarındaki banklara oturdum .Yine deniz üstünde süzülen martıları izleyip sigaramı içiyordum .Hemen sağ tarafımda olan köprünün altında her gün olduğu gibi sınıf arkadaşım ziya birisiyle konuşuyordu. Adam para veriyor Ziya ise bir paket .Ziya da çok para vardı nerden kazanıyor bu kadar para, nereden buluyor bu paketleri, paketlerin içinde ne var soruları kafamı kurcalıyordu. Ama Ziya'nın iyi işler yapmadığını biliyordum .Sigaramın son dumanını çekerken kalktım.Eve doğru yol aldım .Evde herşey normaldi Duru herzamanki gibi bilgisayar başında annem ise bize yemek hazırlıyordu.Okulda yaşananlardan dolayı annem biraz kızgındı ve üstüme fazla gelmiyor çünkü haksız olmadığımı biliyor.Ben yine istifimi bozmadan "Annecim burnuma çok güzel yemek kokuları geliyor.Yaptığın yemeklere bayılıyorum. Demekten kaçınmıyorum
Nefis bir yemeğin ardından odama geçtim. Yatağıma uzanıp ailemi nasıl geçindirip para kazanacağımı düşünmeye başladım .Okuldan bir şey olamayacağımın farkındaydım.Bu durum annemi çok üzdüğünden okulda yaptıklarım birdaha annemin kulağına gitmemeliydi . Uykum ağır bastı kafayı vurup yattım .
Günlerden cumartesi .Havanın kasvetli oluşundan içim sıkılıyor.Annemle Duru henüz uyanmamış.Bende çayı demleyip sabah kahvaltısı için bahçeden kopardığım sarı gülün yapraklarıyla süsleyerek sofrayı hazırladım .Duru, sucuklu yumurtanın etrafa saçtığı güzel kokuyu alınca hemen uyanıverdi. Koşarak annemin yanına gitti.Onu yanaklarından öperek uyandırdı.Bugün havanın kasvetli oluşuna rağmen çocuklaşmışçasına mutluydu ailem .Ailemle güzel vakit geçirmek, içinde bulunduğumuz durumun sıkıntısını unutturuverdi bize.Hazırladığım kahvaltı süprizi annemin de Duru'nun da çok hoşuna gitti.
Kahvaltımızı bitirdik. Annem Duru'yu da alıp Duru'nun yırtılan ayakkabılarını değiştirmeye gittiler. Ben ise kaşe montumu giyip dışarıya çıktım.Cebimde fazla para yoktu.Gidip Hüseyin abinin dükkandan bir paket sarma sigara aldım.Tütüncüden çıktım sigaramı tam dudaklarıma değdirdim ki birden ziya karşımda dikiliverdi .Ellerime hızlıca birkaç naylon paket sıkıştırıp"Başım belada.Bunları sakın kaybetme .Pazartesi köprünün altında buluşalım . dedi.Bense ağzımı açamadan hızlıca yanımdan ayrıldı.Sanki birinden kaçıyor gibiydi.Arkasından da iki uzun boylu sıkı herifler takip ediyordu . Bu elime verdiği paketleri ne yapmalıyım .Ortaya çıkarsa herkes benim uyuşturucu işine karıştığımı zannedecek . en iyisi bunları saklayıp pazartesi neler olduğunu ziyadan öğrenmek .
Bazen düşünüyorum da babam neden bizi bırakıp gitti ?, Hiç sevmedimi bizi ,Dönmeyi düşünmedimi hiç , Yada belkide başına birşey gelmiştir kim bilir .Annem ise ne zaman bu konuyu açsam bir şekilde geçiştiriveriyor.Artık iyice bu işten bunalmaya başladım.Annemden neler olduğunu öğrenme vakti geldi . Annem misafir odasında oturuyordu. Yanına usulca yaklaşıp:"Anne seninle önemli bir şey konuşmalıyım " dedim .Annem ise sert bir şekilde :"Baban hakkında hiçbirşey konuşmak istemiyorum .Bizi bırakıp giiti işte Atilla anlamıyormusun .Ben evde yemek hazırlayıp onu kapıda karşılamak için beklerken o ise uyuşturucu kullanıp başka kadınların koynuna giriyordu öğrendin işte Atilla birdaha bu konuyu açma! " dedi.Çok öfkeliydi .Annemi ilk defa böylesine hırçın ve sinirli görmüştüm.