Oturduğum ağacın altından kalkıp küçük kar küresini elime almıştım . İçinde yer edinen sıcak mum aleviyle herkesi şaşırtan bu özelliğe sahip tek kar küresiydi bu ve ben onu annem öldüğü gün kaybetmiştim . Kaybettiğim çok şey olmasına rağmen en çok bu kar küresini kaybettiğim zamana üzülmüştüm . Diğerlerinden farklı bir özelliğe sahip olsa da sevdiğim tek hayal buydu benim , annemin verdiği kar küresini bir gün yeniden bulabilmak .
Bir kaç saniye sonra parmaklarımın arasında yer edinen toz dumanıyla birlikte acı acı izlediğim kar küresi gitmiş , yerini kocaman bir boşluğa bırakmıştı . Şimdi ise sadece parmaklarımın arasından süzülen toz bulutunu izliyordum .
Sahip olduğum en büyük yetenek olmasına rağmen benim için sadece lanet niteliğindeydi . Çünkü asla bir şeye gerçekten sahip olamayacağımı hissettiriyordu . Asla bir ailem olmayacaktı , asla bir geleceğim olmayacaktı , asla düzgün bir insan olamayacaktım ben . Tüm bu imkansızlıklarda bu kadar imkanlı yaşamama rağmen , asla hissedemeyecektim . Çünkü öğrenmiştim dün gibi hissetmenin bugün hiç bir yolu yoktu .
" Önce ya da sonra
Geçmişte ya da gelecekte
Her şeyi kaybedeceğim yine
Hatta zamanı bile "Sevimli sesiyle ve sözleriyle söylediği şarkıya devam eden , yaklaşık bir buçuk saattir sahil kenarında gördüğüm genci sessizce izlemeye devam ettim . Çünkü anın büyüsünü bozmak bazen tek bir kelimede gizliydi . O hislerini bu kadar cömertçe notalara dökerken rahatsız edemezdim . Zaten bir kaç dakika sonra varlığım bile kendini kaybedecekti .
Elime küçük bir taş alıp işaret parmağımın üzerinde gezdirdiğimde en ufak bir belirti olmasını istemiştim . Yaşadığıma dair en ufak bir belirti , canımın yandığında dair en ufak bir belirti , hayatta olduğuma dair en ufak bir belirti ... Ama olmamıştı . Sanki sadece bedenen buradaydım ve içimdeki acıyı bir türlü atamıyordum .
Durduğum yerde ağlamaya başladığımda sarsılan omuzlarım narin bir el tarafından tutulunca gözlerimi açıp neler olduğunu anlamaya çalışmıştım . Benimle beraber ağlayan gence yüzümü döndüğümde , gözlerime öyle bir bakmıştı ki , sevildiğimi hissetmiştim nedensizce .
Elimi kaldırıp yavaşça göz yaşlarını silmeye çalıştığımda yapamadığımı görmemle biraz daha öfkelenmiştim kendime . Nefretim bir türlü dinmiyordu . Sonu bir türlü gelmiyordu ve ben çok uzun süredir gülüşlerini , neşesini hayal ettiğim gence dokunamıyordum bile . Dokunursam parmaklarım narin ruhunu kirletir diye .
" Önce ya da şimdi
Geçmişte ya da gelecekte
Varlığına dair küçük bir iz bırak sadece
Kimse yaşadığını bilmese de "
Elimi yerine yeniden indirdiğimde pişmanlıkla dolup taşmış ve bu sözleri mırıldanmıştım ona karşı . Pişmanlığımın sonu yoktu . Huzura sahip olamayacağım kadar sonsuz bir pişmanlıktı bu . Göz yaşları usul usul yere düşerken sadece avuç içimde toplayabiliyordum daha yavaş ve narin dökülsünler diye . Düştüğü her yerde açan binlerce çiçeğe sahip olan bu genç bilmiyordu , yıllarca onu seven birinin , onun hayatında asla yer edinemeyecek oluşuna ağladığını .
Düşen son gözyaşıyla ellerimin dolduğunu gördüğümde her şey için cok geç olduğunu anlamıştım bile . Son kez bakabildiğim yüzüne büyük bir mutluluk hediye edebilmiş ve annemin bana verdiği kar küresindeki muma üflemiştim . Artık gözyaşı düşse bile asla sonsuz hüzne mahkum kalmayacaktı .
İçindeki tüm hüznü kar küresine hapsetmiş ve son dileğimi dilemiştim . Gökyüzüne doğru toz olup uçarken tek hatırladığım şey yıldızlara bakıp mutlulukla gülümsediğinde yanına gelen küçük kızının gülücüğüyle kendini topladığı o anlar olmuştu . Güzel eşi ve mutlu kızıyla yer edindiği o anlar .
Nakamoto Yuta bir dilek prensesinin sahip olduğu ilk ve son dilekti . Sonsuz mutluluğu için , içindeki binlerce kötülüğün yok edildiği son dilek ..
Farklı ama tesadüf bilmiyorum ama yine de bazen icimizdekileri anlatmak gerekir . Çoğu zaman buna cümlelerimiz de yetmez biliyorum . Dilek prensesinin de istediği buydu . Tüm dilek hakkini sevdiği kişi için kullanıp yok olmayı bu yüzden seçti , aslında çözümsüz olduğu için ve asla mutlu olamayacağını bildiği için . Ama bizim mutsuzluğumuz bazen bir başkasının mutluluğu anlamına gelebiliyor . Bunu asla unutmayın lütfen . Saçma ve mantıksız gelse de sadece anlatmak istedim . Acemice ama affedin lütfen...Son not olarak söylemek istiyorum ki sizi seviyorum . Bir hiçin hatırlanacağı en güzel şekilde , Lilac olarak tanınmak isterim .🦋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Last And Future ~Nakamoto Yuta |One Shot|
Random" Önce ya da şimdi Geçmişte ya da gelecekte Varlığına dair küçük bir iz bırak sadece Kimse yaşadığını bilmese de "