kum saati

ay . gece ve güneş

Birgün ay geceye küsmüş neden biliyormusun çünkü gece hep güneşi dışlamış ayda güneşin bu haline çok üzülmüş o yüzden geceyle konuşmamış birgün gece aya neden benimle küstün demiş
Ay sen güneşi hep dışlıyorsun demiş çekip gitmiş hiç görünmüyormuş ortalıkta birgün gece güneşten özür dilemiş ve ona demişki ne olur ayla konuş geri dönsün  demiş güneş ayla konuşmuş ve ay geri gelmiş  gece aya demiski
Senin gelmen için benim güneşten özürmü dilemem geekirdi
Ay gülümserek cevap vermiş
Hayır benim geri gelmem için güneşin kıymetini bilmen gerekir demiş

Beğümden
Berk bu hikayeyi anlatirken gözümden yaşlar süzülüyordu ben geçmişime dair hiç birşey hatılamıyordum sadece kum saati kalmıştı hafızamda belki annemi berki hatıladım ama  hatilamam gereken bir kişi daha vardı ama kimi ben bu düşüncełer arasındayken berk araya girdi

-  ağlıyormusun sen dedi

-  anlatığın hikaye biraz etkiledi beni dedim

Sonra berkin  telefonu çaldı ve apar topar çıktı  ben ise evde tek kalmıştım sonra canım sıkılıyor diye kitap okuyayım demiştim ama en çok sevdigim kitap en üst raftaydı ve benim boyum tabikide erişmiyordu ve bende ayaklarımın  altına sandalye koyup çıkmıştı uzanıyordum ama olmuyordu sonra bütün kitaplar kafama düşmüştü ve ben hatılamaya başlamıştım o kişi serdardı hatılama gereken kişi serdardı
Ve ben hemen berki aradım

Çalıyor çalıyor

Ve ikincisinde açmıştı

-  alo berk ben hatılıyorum dedim

-  çok güzel bir haber bu dedi

Sonra ben ona bir soru sordum

-  hani anlatığın hikaye varya hani ay çekip gitmiştiya güneşin kıymetini anlasın diye  peki serdar benim kıymetimi anlaması için kimin gitmesi gerekir

Sonra berk cevap verdi

-  bak beğüm o senin kıymetini bilmeyecek ay gece ve güneş bir hikaye ama unutma gitmesi gereken biri varsa  o sen deģilsin

Beğümden
Berkle konuştuktan sonra biraz daha iyi olmuştum  ben herşeyi hatılıyordum hemde herşeyi
Kendi kendime evde zıplamaya filen başlayacaktımki kapı çaldı
Kapı deliğinden bakıp açmıştım gelen serdardı

-  niye geldin serdar dedim

- bidaka bidaka sen hatılıyorsun dedi

-  evet dedim

-  benim yüzüm den vuruldun dedi

-  evet vuruldum iki yıl önce sana iki gün önce fulinin kursunuyla  dedim

Serdar birden yüzünü asıp özür diledi 

-  özür dilerim canını birdaha yaktığım için dedi

- biliyormusun serdar sen benim canımı yaktın ama ben tekrar güçlendim yani anlayacağın  sen benim canımı yakmıyorsun sen beni güçlendiriyorsun yani bir insan vurulduğun da ölür ama ben güçleniyorum çünkü bana hep sevdiklerim kurşun sıkıyor