Hermione Granger derin bir of çekerek birasını aldıktan sonra morali bozuk bir şekilde masasına geri döndü. Arkadaşları onun üzgünlüğünü görüyorlardı. Hermione içkisinden bir yudum içerek onlara baktı.
"İşten ayrılacağım," dedi Hermione ciddi bir sesle. "Dayanamıyorum artık."
"Saçmalama lütfen," dedi Parvati onun elini sıkarak. "Sen işinde en iyilerdensin bu kadar kolay vazgeçemezsin."
"Vazgeçmek değil bu," dedi Hermione üzüntüyle. "Yükselemediğim bir işte daha fazla ne kadar durabilirim ki? Niye daha fazla durayım ki? İlla başka bir şirkette iş bulabilirim."
Hermione hırslanıp tekrar içkisinden bir yudum aldı.
"Bozma moralini her şey çözülür," dedi Ginny. "Hem yarın akşam kış balosu var. Baloya da gideceksin."
"Hayır, gitmeyeceğim," dedi Hermione başını iki yana sallayarak. "Bakın patronum orada. Şirketinde dönen dalaverelerden habersiz arkadaşlarıyla eğleniyor. Hayır, o baloya gitmeyeceğim. Herkes de tavrımı görsün."
"Gideceksin."
"Kendimi gitmeyeceğim diye şartladım Parvati," dedi Hermione. "Ayrıca maskeli balo. Bu saatten sonra bir şey ayarlayamam."
"Biz senin için her şeyi bugün ayarladık şekerim."
"O partiye gidecek eğleneceksin," dedi Ginny ise en ciddi sesiyle. "Sana yapılan tüm haksızlıkları unutacaksın. Eh sonra pazartesi günü işe gidecek ve yükselmek için bu sefer sen her türlü dalavereyi yapacaksın."
Hermione iç çekti ve en yakın arkadaşlarının desteğini görmezden gelmeyerek başını salladı.
"Şimdi biraz gül bakalım," dedi Ginny. "Sen üzülünce biz de üzülüyoruz."
Hermione dişlerini göstererek yapmacık bir şekilde sırıttığında arkadaşları bu iğrençti diyerek güldüklerinde Hermione de bu sefer gerçekten gülerek içkisinden yeniden bir yudum aldı.
"Bu bir maskeli balo. Saçma sapan bir kılığa giremem. Prenses falan da olmam. Ayrıca öyle bir şey olmalıyım ki kendime olan güvenim ön planda olmalı."
"Biz bulduk onu," dedi Parvati gülerek. "Sen 'Anne' olacaksın."
"Pardon?"
"Boleyn olan," dedi Ginny sırıtarak.
"Oha yani bu nereden aklınıza geldi."
"En sevdiğin tarihi kişilik Anne Boleyn olunca akla gelmemesi imkansızdı zaten," dedi Parvati gülerek. "Senden başka kimse o kadar Anne Boleyn olmaz zaten. Ortalığı attırırsın sen."
"Evet, kesin," dedi Ginny başını sallayarak. "Şu endama baksana."
"Beni gaza getirmeye çalışmayın."
Kızlar kahkaha atarlarken Hermione mekanda VIP tarafına bakarak her şeyden habersiz eğlencesi zirvede sarışın patronuna baktı ve ardından bardağındaki içkiyi bir kerede içerek toparlanmaya başladı.
"Kalkın kalkın hazırlanmam gereken bir balo var," diyerek çantasını da aldıktan sonra kızlarda toparlandı ve hızlıca mekandan çıktılar.
***
Hermione telefonun çalmaya başlamasıyla tek gözünü açarak kimin aradığına baktı ve şirketten Seasmus'un aradığını gördü.
"Efendim?" diyerek uykulu bir sesle telefonu yanıtladı. "Bir şey mi oldu Seamus?"
"Partiye gelip gelmediğine dair bir geri dönüş yapmadın," dedi Seamus direkt. "Geliyor musun?"
"Geliyorum," dedi Hermione esneyerek. "Şimdi kapa uyuyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
An Historic Love (Dramione)
FanfictionHermione Granger iş yerinde yükselme sorunları yaşayan genç bir kadındı. Kariyer hedefinde oldukça geri kalmış bu canına tak etmiş bir vaziyetteyken 2 yıldır çalıştığı Malfoy Holding'den ayrılmayı düşünüyordu ama ayrılmadan önce holdingin kış balosu...