Heart Beats

Snowflake !

Yaklaşık yirmi dakikadır bakışlarımı sabitlemiş olduğum tavana son bir bakış daha attıktan sonra , gözlerimi ovuşturdum.Lanet olsun her zaman ,günün her saatinde içki içen birsinin sabah kalktığında başının ağrıması gerçekten hiç olası bir durum değildi.Olmamalıydı da. Sonunda kalkabilecek gücü kendimde bulduğumda ilk olarak ayaklarımı aşağı sarkıttım ve parmaklarımı hafifçe başımda hareket ettirerek yataktan kalktım.Banyoya ilerledim ve işimi hallettikten sonra çıktım.Pencerem tamamen bembeya- Kar yağıyordu! Şuan içimde oluşan sevinci hiçbir şey engelleyemezdi.Tanrım kar yağıyordu!  Altıma lacivert derimsi bir pantolon ve üzerine , üstüme yapışan beyaz bir tişört giydim.Ardından bol koyu lacivert kalın hırkamı geçirdim üzerime .Aşağı indiğimde midemden bir sıvının yukarı çıktığını anladığım gibi banyoya koştum.İçimdeki alkolu tamamen çıkardığımda rahatlamış gibiydim.Kaç bardak içmiştim dün gece? On - On beş ? Mutfağa ilerledim ve buzdolabını açtım.Uzun bir süre baktım.Yiyecek bir şey yoktu.Vardı ama hiç birini yemek istediğimi sanmıyordum.Kendime bir sahlep yapıp salondaki şöminenin yanında ,büyük pencerimin önünde ,duran bordo koltuğuma yerleştim.Yanında duran battaniyeyi üzerime örttüm.Kar taneleri bir bir yere düşerken , görebildiklerimin hepsinin şeklini incelemeye başladım.Bu gerçekten büyük bir mucizeydi benim gözümde.Hiçbirisi birbirine değmeden aşağı iniyor ve üstelik hiçbirisinin şekli aynı değil.Küçüklüğümden beri karı , karda oynamayı ve izlemeyi çok sevmişimdir.Tabii ki de ailemle değil.Evimizde çalışan hizmetlilerle yada bakıcım Hazel ile.Aslında aile kavramı hiçbir zaman benim için olmamıştı.Eminim ki sevimli bir kız çocuğu olmasaydım evlatlık verilirdim.Söylemek istemesem de benim gözümde, ben onların ; süs köpeğiydim.Pantolonumun cebine sıkıştırdığım telefonumu cebimden çıkardım ve son arananlarda Selena'nın numarasını bulup aradım.İkinci çalıştan sonra açtı;

-Hey Dee! Tanrım yağan karı gördün mü ? ,

-Tabii ki de benden bahsediyoruz . Bana gelmek ister misin takılırız ? 

-Aslında bile-

-15 dakika içerisinde seni burda görmezsem kendini çoktan belediye çukurunda bulursun!

-Emin ol 15 dakika bile sürmez  , telefonu kapattım ve sahlebimi yudumladım.Midemi rahatlatmıştı.Yan eve birileri taşınmayacak mıydı? Agh! Nasıl unuttum oraya zaten birileri taşınmıştı,ancak ben gün içerisinde bile tamamen ayık olmadığımdan kimin taşındığını hatırlamıyordum. Sahi kimdi o? Umarım bana katlanabilecek birisidir.Kapının çalmasıyla ısıttığım koltuktan kalktım.Açtığım anda Selena içeri girdiği anda bacaklarını koşar gibi hareket ettirerek ellerini ovuşturdu. 

-Dışarısı . Çok. Soğuk !   başımı olumsuz yönde salladım.Bu kız bazen gerçekten deliriyor.Hayır anlamıyorum dışarıda kar yağıyor ve burası Texsas ne bekliyor ki ? Kar yağarken güneş çıkacakta hava sıcak mı olacak sanki ? Düşüncelerimi okumuş gibi yüzünü buruşturdu.Aramızda bir telepati cihazı yoktu sadece uzun süredir arkadaş olduğumuz için birbirimizi çok iyi tanıyorduk .

-Demi! Dışarıda bir Joe Jonas var ve sen burada oturuyorsun !   , Joe , tabii ya yan eve taşınan o'ydu.İkimizde onun hayranı değildik sadece Selena ona aşıktı ve bana da çok taş görünüyordu.

-Nerede olduğunu bilmiyorum sadece bu civarda olduğunu biliyorum.Her an sana taşınabilirim.Şimdi yapmamız gereken bir kek yapıp her kapıyı o çıkana kadar çalmak .   , Dediklerini alaylı bir yüz ifadesiyle dinlemişti.Gerçekten bu dediği şeyler saçmaydı.Sonuçta o bir ünlü ve Selena 'da ... Selena işte. Ona yan eve taşındığını söylesem nasıl bir tepki verirdi acaba ?Çaktırmadan telefonumu alıp video moduna getirdim ve ;

-Selena aslında yan eve taşınan o- , dememe kalmadan zıplayarak bağırmaya başladı.Video modundan çıkıp telefonu koltuğa fırlattım ve bende hemen yanına oturdum.Selena koşarak mutfağa girdi.Anladığım kadarıyla kek yapacaktı.Telefonumdan pou 'yu açıp oynamaya başladım.Yaklaşık 40 dakika gibi bir sürenin ardından Selena, mutfaktan elinde bir tabakla çıktı.Lanet olsun o ciddiydi!