Step Nineteen 'İlk Gün'

3.1K 390 932
                                    

 s t e p    n i n e t e e n  ' i l k   g ü n '



"Kavganın nedenini öğrenebildin mi?"

Taehyung düşünceli bakışlarını üzerimde gezdirdi, derin nefesi ciğerlerini şişirirken başını önüne eğdi.

"Bilmiyorum, bu durum canımı sıkmaya başladı. İkisinden de tık yok."

Dudaklarımı dişlerim arasına alıp hafifçe ezdim.

"Bogum ile kavgalı olan kişi Jungkook, neden kavgayı Jungkook ile değil de Hoseok ile yaptı aklım almıyor. Bu işte bir iş var."

Dediğimde Taehyung başını salladı.

"Nasıllar peki? Karakolda arıza çıkarttılar mı?"

Taehyung hafifçe gülümsedi.

"Jungkook az kalsın bir polis memurana küfür edecekti, son anda sustu. Onun dışında çorabına bile küfretti. 'Senin kokuşmuş çorap, hayatıma fayda sağlamıyorsan siktir ol git' dediğini kendi kulaklarımla işittim."

İnanmaz bakışlarla Taehyung'a baktığımda başını salladı.

"Biliyorum, inanması güç ama sarhoşken çenesi düşüyor ve ağzı bozuluyor. Sanırım ayık kafayla kendini çok fazla baskılıyor, küfür etmemek ve fazla konuşmamak hakkında."

Jungkook genel itibarıyla çok konuşan biri değildi, sessiz sakin ve yetenekli yanıyla insanları etkisi altına aldığını hesaba katarsak kendisini kısıtladığına inanmak pek de güç değildi.

"Olabilir, ben içmeyi sevmediğim için sarhoşken nasıl bir tip olduğumu bilmiyorum."

Demiştim sevecenlikle, Taehyung ise şaşkınca bana dönmüştü.

"İlk bardakta sarhoş olanlardan olduğun için sevmiyor olmayasın?"

Demişti gülerek. Anında başımı sallamıştım.

"Hayır, tam aksine. Sarhoş olamadığım ve tadını acı bulduğum için sevmiyorum."

"İlginç, buradan bakınca ikinci bira bardağını bitiremeden sızacak kırılgan kız profili çiziyordun."

Dudağımı bükmüştüm.

"Kendimi böyle yansıttığıma üzülsem mi yoksa Jungkook'un bahsettiğin tipte biri olmasına gülsem mi bilemedim."

Dediğimde Taehyung gülmüştü.

"Bugün gelmeyecek, Bogum'un soruşturması da yarına kadar tamamlanır herhalde. Sen dikkatli ol, Bogum peşinde dolanmış, öyle söyledi Jungkook."

"Yanındayken hiç ayıldı mı? Woah, ben tamamen bilincini yitirdi sanmıştım."

"Yok, Jungkook sarhoş olsa da düşünebilme yetisini kaybetmeyen şanslı pezevenklerden."

Diyip gülmüştü ve elini sırtıma koyup beni itmişti.

"Dersin başlayacak, kalk hadi."

"Jungkook'u anlatacaktın ama?"

Dediğimde Taehyung ayağını kaldırdı ve kotumun kirlenmesini umursamadan ayak izini bırakrak itti.

"Tekmelemek istemiyorum seni, git hadi!"

"Aman be, gidiyorum! Ama dersten sonra anlatacaksın."

Dedim ve dersin başlayacağı amfiye ilerledim. Ders su gibi akıp geçmiş ve ben soluğu Taehyung'un yanında almıştım.

25th Frame Effect  - JEON JEONGGUK [Part²]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin