+2+

102 17 23
                                    

Elimdeki kitapları kütüphane düzenine göre sıralayıp elimdeki  boş koliyi arkamdaki masaya bıraktım ardından  dolu olan koliyi de yerden alıp dizmeye başladım

Bu kütüphane işleri cidden çok yorucuydu

Okuldaki en zeki kız olarak öğretmenim bu denli görevleri bana veriyordu

Çoğu bu iş gibi yorucu olsada ben memnundum halimden

- Çok çalışıyorsun

Jungkook'un sesini duyduğumda gözlerimi kapatıp uzunca nefes alıp verdim

Yine o korkunç kişi baş ucumdaydı

Sakin ol Tzuyu buna alışmalısın sakin ol o yokmuş gibi davran

Diye kendimi iç sesimle teselli ederken arkamı dönüp jungkook'a baktım

Saçları her zamanki gibi dağınık gömlek düğmeleri son düğmesine kadar açık elleri cebindeydi kulağının birinde siyah küpesi cebinde olmayan elinin orta parmağında nişan yüzüğü vardı

Saçları uzamış vücudu sesli bir hal almıştı kaslı biri olmuştu, anlaşılan yıllar ona yaramıştı

Eline kitap almış evirip çevirip sakınca bakıyordu

- Demek burayı sen düzenliyorsun ?

Sorgulayıcı ifadelerle bana bakıp elindeki kitabı masaya bıraktıktan sonra masaya yaslanıp ellerini göğüsünde birleştirdi

Yıllar sonra onu karşımda görmek yüreğime acı veriyorken soğukkanlı olmam gerektiğini kendime bir kez daha hatırlatmak zorundaydım

- Burada işin olmadığı halde girilmeyeceğini bilmiyor musun ?

Dedim soğukkanlı bir şekilde sorgulayıcı bakışlarla

- Kitap okumak için geldim

Demesiyle kafamı sallayıp işime devam ettim

Tanrım bana güç ver onunla konuşurken bile kalbim deli gibi çarpıyor

- Buraya gelirken sehun'la karşılaştım . Kızlarla oldukça samimi

Cevap vermemiş işlerime devam etmiştim

- Yakında seni aldatırsa şaşırmam

Demişti elimdeki koli yere düştüğünde arkamı döndüm

- Sorun değil ikinci kere aldatılmış olurum

Demiştim

Sakinliğini bozup ellerini çözdü bana usulca bakıp  p*ç smile attı ardından kaslarını çatıp

- Benimle ilgilenseydin böyle birşey olmazdı . Sana bazı ihtiyaçlarım olduğunu söyledim , sen karşılamak istemedin

Gözlerim dolarken kaşlarımı çatıp işaret parmağımı havaya kaldırıp salladım

- Zorunda değilim ! Sen bana beni sevdiğini söyledin biz seninle evlenecektik biraz daha sabretseydin ihtiyaçlarını bende karşılaya bilirdim !

Hayal kırıklığına uğramış bir şekilde etrafa baktı ardından bana

-O zaman ihtiyaçlarımı karşılasan seni bırakacak mıydım ?

Bana bu kadar mı güvenmiyordun ?

Ellimle saçımı geriye itip derin nefes aldım

- Bunun güvenle alakası yok . Bu zaman isteyen birşey

Derin nefes alıp soluklandı

- Neden geldin ?

Dedim istemsizce sanki içimden birşeyler ona bağırmak istiyordu haykırıp ona yılların hesabını sormak istiyordu

Yüzüme bakıp masumca

- Senin için

Demişti gözlerimi kocaman açıp onun gözlerine sabitledim

Bu sözleri kalbime işlerken aklıma eski  anılar geldiğinde nefretim sevgimi ediyordu

- Üzgünüm bu sefer hayatımı mahfetmene izin vermeyeceğim

Diyip yerdeki koliyi elime alarak gitmeye karar vermiştim

Kolumdan tutup beni sırt üstü raflara sert bir şekilde yapıştırmış

- Ah

Demiş elimdeki koli yere düşmüştü

- Bu sefer seni kaybedemem ... Bunu yapamam

Demişti gözleri dolmuştu başını bir o yana bir bu yana sallayıp hayır diyordu sanki

Ellerimi başımın üstünde birleştirip sıkıca tuttu

- Jungkook bırak canım acıyor

Demiştim canım acıyordu

- Ben nişan yüzüğümüzü bile parmağımdan bir an olsun çıkarmadım

Demişti gözlerimden yaşlar birer birer akıyorken jungkook'un gözlerine bakıyordum

- Umrumda değil ... Sen o yüzüğü hak etmiyorsun bile

Demiştim biraz mızmızlanıp ellerimi ellerinden çekiştirmeye başladığımda ellerinden kurtulup onu masaya doğru itmiştim

Dengesini kaybedip yere düşmüştü

- Yüzüğün nerede ?

Demişti gözlerinden yaşlar akarken

- Onu sen gittiğin gün attım

Dedim

Bacağını uzatıp eliyle oynamaya başladı

- Bitmesine izin vermeyeceğim chou Tzuyu

Dediğinde onu öylece bırakıp kütüphaneyi terk etmiştim

Allah'ım bu hikayeye bayılıyorum yha yorum yapmayı vote atmayı unutmayın babys

Son Sahne Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin