güzelliğime,

iyi ki

sevgili dost,

"sana ne yazacağım ki, ellerim titremeye başladı. "ne güzel" diyecektim oysa, bir dostla yanında değilken konuşmak. ne güzel diyecektim, mektup mu; yazarak susmak."

her gün uyandığında hayatındakilerin varlığına şükretmenin ne büyük bir nimet olduğunu seninle öğrendim. hayatımda varlığına şükredecek kadar yer kaplayan birilerinin olmasını seninle öğrendim. geçmişte olduğum kişiden bu kişiye evrilmemi en çok sen sağladın. ön yargılarımı yıkmayı sen öğrettin. insanları olduğu gibi kabul etmemi sen sağladın. dünyaya bu denli sert olmamın aslında anlamsız bir şey olduğunu sen gösterdin. buraya yazabileceğim onlarca kötülükten sen kurtardın beni. benim için yazdıklarımdan, yazacaklarımdan ya da aklıma gelecek her şeyden daha fazla anlam ifade ediyorsun. elimi her uzattığımda orada olduğunu bilmeme sebep olduğun için sana teşekkür ederim. düştüğümde kaldırmak için elini uzattığın için de. yaşadığım, bana yaşattığın, yaşayacağımız anılar için sana minnettarım. çünkü biliyorum ki o gece binnurun beğenilerinden görüp anonim bir şekilde yazdığım kişi sen değil  bir başkası olsaydı bunlar için minnettar kalmazdım. internetten tanıştığım birinin hayatımda bu kadar yer kaplayacağını da tahmin etmezdim. internet arkadaşlıkları bana sadece bilgisayarı kapattığımda sonlanacak bir şeymiş gibi gelirdi. ama sen bana bunun yanlış olduğunu sultanahmetin ta orta yerinde koşa koşa gelip bana sarıldığında gösterdin. seni tanıdığımda lise sınavına hazırlanıyordum. -gerçi hazırlandığım pek söylenemez?-  sana bunları yazarken ise üniversite sınavına. dört yıl sonraki doğum gününde ise yanağından öperek kutlayacağıma eminim. yaşanacak şeyler için çok sabırsızlandığımı söylemek istiyorum. seninle olacak her şey için çok sabırsızlanıyorum. seni çok seviyorum. iyi ki doğmuşsun ve ben doğduğun için teşekkür ederim. sen hep böyle kal. böyle kal ki dünya utansın önünde, avunsun seninle. sen hep böyle kal, ne kadar büyüsen de, kimleri sevsen de, nereye gitsen de, hep böyle kal, sakın hiç kirlenme.

lütfen gülümse fotoğrafın çekiliyormuş gibi her an.

sen lazımsın bana ve önemlisin hadiselerden. çünkü büyük bir olaydır dostluk, çok büyük.

"bu şehirde bir kadın var adı bana özel. elleri var küçücük, yüzüyse çiçeklerinden güzel. kimse bilmez benden başka, bir kalbi var kocaman ama bana özel. bazen kızar dünyaya ama sadece kendini üzer. göremezler, izin vermese asla üzemezler. çözemezler, onun bir düşü var ki asla bilemezler. kalbindeki elmasa erişemezler. bazen bakar gökyüzüne o, bulutları izler. kuş olup uçmak, kanat çırpmak, o bulutları geçmek ister. yemyeşil çimenlerde çırılçıplak koşmak ister. bu kahrolası gri şehrin tüm yollarını rengarenk boyamak ister. göremezler, izin vermese asla üzemezler. çözemezler onun bir düşü var ki asla göremezler. kalbindeki elmasa erişemezler. şimdi o kanatlarını rüzgara açmış dur diyemezler. yıldızlarının arasında o kadar parlak ki onu seçemezler. başka sularda o, başka rüzgarlar arıyor. başka yollara yürüyor...."