C H A N "O adam için randevumuzu erteledik..." Kaşlarını çattı ve dudaklarını büzdü Chan bunları söylerken. "Chan önce bunda neyin yanlış olduğunu söyle. Sen iyi misin?" Seninki gibi bakışlarını yumuşattı, hafif geri çekildi ama sonra hemen sana geri sarıldı "Ben sadece o adamın sana olan bakışlarını beğenmiyorum." Yüzünü onunla hizalarken kıkırdadın. "Bunun komik olduğunu mu düşünüyorsun?" Gülümsedin ve yanağını okşadın, "Sen kıskandın..Değil mi?" Senin gözlerinden gözlerini çekerken sesini biraz yükseltti. "BELKİ..Evet biraz kıskançlık duyuyorum. Bunun hakkında ne yapmayı düşünüyorsun?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
L E E K N O W O senin arkadaşını beğenmemiş gözüküyor. Adam, yüzünü sana yavaş yavaş yaklaştırıyordu. Ama ellerini senin beline koymaya yeltendiği anda Lee Know hemen hareketlendi. "Hey bebeğim." Lee Know seni hızlıca kendine çekti ve sarıldı, ardından seni birden öpmeye başladı. O seni öperken kaşlarının biri kalkmış, adama dik dik bakıyor oluyordu. "L-Le Know! Ne yapıyorsun?" Sen ondan ayrıldığında nazikçe seni bırakmıştı. "Şimdi gitmek zorundayız."demişti.Adamı arkada bırakarak elinizden tuttu ve sizi ordan uzaklaştırdı. "Ya neden bunu yaptın? Benim hâlâ onunla konuşmam gerekenler va-" "O benim olana dokunmaya çalışıyordu." Lee Know'un damarlı kolları belinde yerini aldı. "Y-yah..kıskanç olmayı kes." kızardın. "Neden bunu yapayım ki. Sen benimsin." diyerek sırıttı. Sen başını eğerken o da boynuna bir öpücük kondurdu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
C H A N G B İ N Kızgındı. Arkadaşın Hyunwoo resmen senin içine düşecekti. Hyunwoo'nun senin saçlarını elleriyle taradığını görünce sonunda dayanamadı. "Ben gidiyorum." Changbin bunu sertçe ifade ederek partiden çıkmaya başladı. Arkadaşlarından özür diledin ve hemen peşinden gittin. "Changbin, neden bu kadar erken ayrılıyorsun?" Ellerini tuttuğunda sana döndü, yüzü ciddiydi. "Hyunwoo'yu sevmiyorum, onun sana bakış açısını sevmiyorum." Kaşlarını çatmaya devam etti. "Binnie.." Changbin'in ellerini yukarı kaldırdın ve bir yandan diğer yana sallamaya başladın. "Kıskanıyorsun, ha?" Ona doğru yaklaştın, Changbin hemen senle göz temasını kesti. "Sana sadece sevmediğim şeyi söyledim." Boğazını temizledi ve göz temasını kesmeye devam etti. Ellerini sıkıca kavrarken, güldün "Evet..kesinlikle kıskanç değilsin."
