afrodit - jinsoo-

-3-

Düğün başlamıştı. Jin takım elbisenin içinde tam bir Yunan Tanrısı gibi görünüyor diye düşünmüştü.

Düğün biterken Jisoo, Yoongi ve Jennie ile konuşup bu akşam onlara gelmesini istemişti. Yoongi istememişti fakat sevgilisi çok ısrar etmişti.

Yoongi, sevgilisini bir kenara çekip herşeyi anlatmıştı. Jennie bilmiyordu. Onların aşkını eskiden yaşadıklarını bilmiyordu. Çünkü Jisoo ile çok yakın değillerdi.

Yoongi, Jennie'ye şunu demişti.

"abim Jin onu hala seviyor onlara bir şans ver baksana ablanda gözlerini ondan alamıyor"

Jennie ikisine bakmıştı. Gerçekten onlar hem çok yakışıyor hem de birbirlerini sürekli kesiyordu.

Jennie ablasının yanına gitmiş ve şunu demişti.

"bu akşam gelemeyiz buradan akşam yemeğine geçeceğiz. Hem sizde biraz birbirinizi tanırsınız."

Jisoo bir an düşünmüştü. Bilmiyordu. Çünkü herşeyin farkındaydı. Jin'in onu sevdiğini....

Fakat o emin değildi geçmişte yaşananlar buna engel oluyordu.

Onlar geçmişte çok büyük bir şey yaşamamıştı fakat Jin fazla kıskanç biriydi.

Kaç çocuk dövmüştü Jisoo yüzünden.

Akşam eve geçtiklerinde birlikte anlaşarak ortalarında yastık olacak şekilde uyuyacaklardı.

Eve vardıklarında dolapları bomboştu veya öyle demek daha uygundu. Çünkü dolapta sadece siyah iç çamaşırı vardı. Jin'in tarafında ise beyaz bir gömlek ve beyaz bir tişört vardı.

Jin duşa girmişti. Jisoo ise ne yapacağını düşünüyordu.

Jin çıktığında üstünde hiç bir şey yoktu fakat altında bir eşofman vardı.

Jisoo dolaba giderek eline gelen tişörtü ona fırlatmıştı giymesi için. Ve konuya girmişti.

"benim kıyafetlerim nerede"

"bilmiyorum"

"farkındaysan seninkiler de yok"

"farkındayım"

Jisoo sinirleniyordu.

"bana kıyafet bul" diyerek kükremişti.

"dolaptaki gömleği giy"

"istersen direkt çıplak yatayım o ne ya"

Jin sırıtarak söylenmişti
"benim için sıkıntı yok fakat benim bir erkek olduğumu unutma"

"ayy yeter onu giycem oldu mu"

"git diye zorlamadım ki"

Jisoo ona sadece el hareketi çekmişti.

Jin ise sadece gülmüştü.

Afroditi her hali ile güzeldi....