Bell Cadısı Mağrası

179 5 0
                                    

Amerika Birleşik Devletleri’nin Tennessee eyaletinde bulunan bu mağara,

oldukça ünlü bir efsaneye konu olmuştur. Efsaneye göre John Bell, çiftçilik

yapmaktadır ve ailesiyle birlikte 1804′te Tennessee’ye yerleşir. 1817

yazında, hayatlarını sonsuza kadar değiştirecek bir olay yaşanır. Bu olay,

Bell Cadısı tabirinin oluşumuna neden olacaktır.

Ailenin bazı üyeleri, çiftlik arazisinde dolaşan garip görünümlü hayvanlar

görmeye başlar. Gece olduğunda ise kapı ve duvarlardan sanki biri

tekmeliyormuş gibi sesler gelmektedir. Zamanla bu seslere yenileri de

eklenir. Kusma, yutkunma, kemirme, zincir sesleri tüm evin içinden rahatlıkla

duyulur hale gelmiştir. Aile ilk başlarda bu seslerden kimseye bahsetmez. Bir

yıldan fazla bir süre boyunca uğraşmalarına rağmen hiçbir çözüm yolu

bulamazlar. İşler artık çığırından çıkacak bir hal almaya başlayınca John, bu

durumu komşusuna anlatır. Ailesiyle birlikte bir gece kendi evinde kalmaya

davet eder. İki aile birlikte birkaç gece geçirirler ve artık komşuları da

nereden geldiği belli olmayan bu garip seslere tanık olmuştur. Daha fazla

kişinin bu durumu bilmesi gerektiğini düşünürler ve kendi aralarında

araştırma yapmak için ufak bir komite oluştururlar.

Kilometrelerce uzaktan insanlar bu sesleri duymak için Bell ailesinin evini

ziyaret etmeye başlar. Bu belli belirsiz sesler aradan geçen zaman boyunca

netleşir, güçlenir ve artık anlamlı cümleler dahi duyulmaktadır. Kim ve ne

olduğu sorulduğunda ise farklı farklı kimlikler belirtmektedir. İlk başlarda

tanıklar, evi rahat bırakmayan şeyin eski komşulardan biri olan Kate Batts’ın

hayaleti olduğunu düşünür ve adı Bell Evinin Cadısı Kate olarak kalır.

Görünüşe göre Kate’in Bell ailesinin evini ziyaret etmesinin iki sebebi vardı.

İlki, sebebi bilinmemekle birlikte John Bell’i öldürmek, ikincisi ise John’un kızı

Betsy’nin komşusu Joshua Gardner’la evlenmesine mani olmak.

Kate, bu olayları takip eden 3 yıl boyunca Bell ailesinin fertlerine işkence

yapar. John ve kızı Betsy neredeyse her gün fiziksel olarak acı çekmektedir.

Saçları çekilir, vücutlarında morluklar ve çürükler oluşur. Bazı zamanlar

boğazları sanki biri tarafından sıkılıyormuş gibi hissederler ve yemek yerken

bile zorluk çekerler. Bu acılara maruz kala kala fiziksel ve ruhsal olarak

zayıflamaya başlarlar.

20 Ocak 1820′de Kate, amacını gerçekleştirmek ve işini tamamlamak üzere

Bell çiftliğine gelir. O gün John Bell zehirlenerek ölür ve herkes bu işi Kate’in

yaptığından o kadar emindir ki ölüm sebebi bile araştırılmaz. Mart 1821′de

ise Betsy, artık nişanlısı olan Joshua’dan ayrılır ve onunla ilişkisini keser.

Yaşanan bu olaylardan sonra Kate insanlara veda eder ve 7 yıl içinde

döneceğinin sözünü verir. 1828′de ise söz verdiği gibi döner. Birkaç hafta

John Bell’in torunun evinde bulunur ve onunla geçmiş ve gelecek hakkında

uzunca sohbet eder, gelecek hakkında tahminlerde bile bulunur. John Bell’i

öldürmesinde haklı sebeplerinin olduğunu söylese de bunları açıklamaz. Bir

sonraki ziyaretinin 107 yıl sonra yani 1935′te olacağını söyler ve gider.

Bölgede yaşayan insanlar ise onun hiçbir zaman gitmediğini, çünkü

bölgedeki garip olayların sonlanmadığını söylemektedir. Kate’in, Bell ailesi

arazisi içinde bulunan bir mağarada yaşadığına inanılmaktadır.

Bölge ABD Ulusal Tarihi Yapılar Listesi’nde bulunmaktadır. Günümüzde

koruma altında ve ziyarete açıktır. Ancak bölgede kamera ve fotoğraf

makinelerinin sık sık hata verdiği ve bozulduğu söylenir. Bitkilerden taşlara

kadar her şeyin lanetlenmiş olduğuna inanılmaktadır ve bu nedenle kimse

hatıra olması amacıyla taş veya benzeri cisim toplama

KORKUNÇ EFSANELERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin