Tam arkasında gidiyorum beni fark etmeden nereye gittiģini öğrenmem gerekiyor. Bugüne kadar nerdeydi ne yapıyordu bilmiyorum. Metronun merdivenlerinden indik. Metronun sesini duyduģumda o da hızlandı ve hemen bindi. Ben de arkasından. Oturduğu yeri gördüm. Göz göze geldik. Onu buraya kadar takip ettim ya bundan sonra. Gidecekti. Belki de inmesi gereken duraktan birkaç durak önce ya da sonra. Metro çoktan hareket etmişti. O tarafa baktığımda yerinden kalkmıştı. İlerledim. Ayaktaydı. Göz göze geldik ve ben ona doğru gittim. Boş olan yere oturduğunda yanına oturdum.
"Nerdeydin"
dediğime şaşırdım.
"Beni takip etme"
Ses tonu beni korkuttu. Neden bu ses tonuyla konuşuyor.
"Ses tonun değişmemiş"
dediğimde etrafına bakındığını gördüm. Burda biriyle buluşacaktı. Tahminimin doğrubolup olmadığını öğrenmem için yanından kalkıp onu uzaktan izleyecektim. Yanından kalktım. Sadece kıpırdadı ve hiçbir şey söylemedi. Birkaç durakta durmuş olmalıyız ki kalabalıklaşmıştı metro. Ben de kalabalığın oraya gittim ve ayakta onu izlemeye başladım. Etrafına ben yanındayken bakınsada şimdi sadece önüne bakıyordu. Ben yanındayken gelmesini istemiyor olabilirdi. Büyüklere yer vermesini öğrenen küçük çocuk kalkıp
"Buraya oturabilirsin"
dediğinde annesiyle gülüştük. Etrafımda benden yaşlı veya hamile biri yoktu. Oraya oturduğumda onu izleyip izleyemeyeceğime baktım. Oturdum. Ben oturana kadar onun yanına biri gelmiş ve konuşuyorlardı. Bir sonraki durağa yaklaşıyorduk ve onlarda inecekti. Belliydi. Ayağa kalktım onlara doğru yaklaştım. Beni görüp görmemesi umrumda değildi. O da ayağa kalkmıştı. Metro durdu ve kapı açıldı. İnmiyordu. Konuştuğu kişi metrodan indi ve bileğimde elini hissettim. Bileğimden tutup beni itmişti. Metrodan indi ve kapı kapanmaya başladı. Beni iteklemişti ve ben düşmemek için birilerine tutunmak zorunda kalmıştım. Kolundan tuttuğum kişinin bana baktığını gördüm.
"Özür Dilerim"
dediğimde bana gülümsedi.
"Telefon numaranı vermek ister misin"
dediğinde Aren ile ses tonlarının ne kadar farklı olduğunu düşündüm.
"Vermek istemiyorum"
dediğimde yanımdan uzaklaştı. Biraz önümde duruyordu.
Aklımda hala planı vardı. Kapı açıldığında hemen inmemesinin nedeni onu takip etmemi istemiyor olmasıydı. Yanındaki arkadaşı
"Sana zarar vermek istemiyor" demişti. Bunu indikten sonra söylemişti ve ben bunun nedenini sormak için ona doğru gitmiştim. Koluma uzanacak uzaklığa ben gitmiştim. Durduğumuzda indim ve caddeye doğru gittiğimde bir taksiye binerek eve gittim.
Aren 《》
"Sana zarar vermek istemiyor da ne demek"
"Ona zarar vermek istesen ne yaptığını herkese
söylemiştin"
"Gözlerime bakmaya cesaret edeceğine eminim"
"Söylemeyecek misin"
"Söylemiycem"
