Bulut bana soğuk bir şeyler ısmarladı. Siparişler gelene kadar bulutla sohbet ettik. Bulutla iyice birbirimizi tanımaya çalışıyorduk, birbirimize hobilerimizi, fobilerimizi,hangi zamanlar bizi neyin mutlu edeceğini soruyorduk. Birbirimizin sorularını yanıtlarken siparişlerimiz geldi içeceklerimizi içtikten sonra bulut hesabı ödemeye gitti ve sonra kafeden çıktık. Ben bulut'a “Artık ben eve gideyim” dedim. O da bana “ Seni eve ben bırakıyım” dedi. Ben ne kadar hayır desemde bulut beni dinlemedi, bulutta benim gibi inatçıydı. Evimin önüne gelince bulut'a beni eve bıraktığı için teşekkür ettim. Bulut'a veda edip apartmana girecekken bulut arkamdan bana seslendi.
Apartman'ın kapısını açtığım gibi geri kapattım ve bulut'un yanına gittim çünkü beni durdurması'nın sebebi neydi, bana ne söyleyeceğini çok merak etmiştim.
“ Efendim bulut, önemli bir şey mi oldu.” dedim. O da bana “ hayır önemli bir şey yok, bir şey unutmuyor muyuz ” dedi. Bende bulut' a “ neyi unutmuşuz anlamadım, ya Bulut şifreli, şifreli konuşmasana hiç bir şey anlamıyorum ” dedim. Sonra bulut komik bir yüz ifadesiyle bana bakıp güldü bende;
“ Niye gülüyorsun bulut ” dedim.
“ Eee telefon numaralarımızı almayı unuttuk,birbirimize nasıl ulaşıcaz ” dedi. Bulut'a hak vermiştim aslında buluşmak istesek nasıl haberleşicektik. Sonra bulut'a dönüp. “ Tamam söylüyorum yaz ” dedim.
“05*******46” bulut beni telefonuna kaydedip beni çaldırdı. Bende onu telefonuma kaydettim sonra bulutla vedalaşıp apartman'ın içine girdim.~ Oy vermeyi unutmayın.
~ Ay geceye, sen bana aitsin.