KAĞITÇI

17 9 6
                                    

TANITIM'

Hasan her zamanki gibi kağıt toplayıp evine ekmek götürüyordu. Ona bir dilenciymiş gibi bakılmasından nefret ediyordu. O dilencilik yapmayıp elinin emeği ile kağıtları tek tek toplayıp satıyordu.Sıradan bir hayatı vardı, her şey tesadüfen gördüğü günlüğü okumasıyla başladı.Ne mi oldu hayatı alt üst oldu.

15.06.2016
Sevgili Günlük ;

Sevdim en çok da seni .Anlattım en çok da sana .Neden kimse beni sevmiyor?Belkide sende istemiyorsundur beni?Ama yemin ederim ki sana da yazmazsam,sana da anlatmazsam kafayı yiyeceğim.Göğsümde bak tamda burada bir ağrı var daha doğrusu bir şey oturmuş gibi.Oturmuşta yükü ağır gelmiş gibi.Acıyor nasıl anlatacağım, işte Acıyor. Bazen o kadar korkuyorum ki seni biri okur da her şeyi öğrenir diye.Lütfen biri benden farklı herhangi birinin okuduğunu anladığın an ,dil değiştir .Ne bileyim tek sırdaşım olan sen, sen de beni bırakma bana ait olan tek şeyi başkasına verme !

Sabahtan beri lafı eveleyip geveliyorum farkındayım sevgili günlük ama inan ki dilim varmıyor her aklıma geldiğinde delirecek gibi oluyorum.Ama bu güne kadar senden hiçbir şey gizlemedim gizlememde.Bildiğin üzere peşimdeki piskopat peşimi bırakmamakla kalmayıp,bugün karşıma çıktı. Allahım çok korkttum o sandım ama o değilmiş peşimdeki piskopat değilmiş doktorumun dediğine göre ne piskopat varmış nede peşimde biri!Ama sana yemin edebilirim ki korkuyu iliklerime kadar hissettim .Eminim oydu. Bana aylarca eziyet eden oydu.Ama ne annem,ne babam ,ne de ablam inanmadılar!Neymiş yaptıklarımın, söylediklerimin hepsi dikkat çekmekmiş?Kim bu kadar saçma bir şeyi yapar ki?

Okul çıkışıydı eve yürüyordum ilk defa evet ilk defa okul çıkışı yürümek zorunda kaldım.Yolun ıssız olması korkumu artırıyordu ve yolda tek bir kişi bile yoktu.Ama o his evet sanki pesimdeymiş gibi hissediyordum.Arkamı dönmem ile çığlık atmam bir oldu.Arkamda siyah kapişonu ile dikilmiştiYüzü seçilmiyordu.Allahım o kadar korkmuştum ki.Onu görmem ile çığlıklar eşliğinde arkama bakmadan koşmam bir oldu.Neden beni takip etmedi bilmiyorum ama takip etmesi sonum olabildi. Onun hiçbir şey yapmasına gerek kalmadan ben yolda bayılmış olurdum.Ama şuan tek istediğim şey artık annemin yada en azından babamın beni koruması .

Naz

Bölüm 1

~Hayatına yeni bir sayfa açarkerken eski kağıtları yırtmayı unutma derim ~

Havadaki güneş sen ne güzelsin öyle?İyki doğdun güneş .Her yıl doğduğumuz günü neşe ile kutlarız. O günü sabırsızlıkla bekleriz .Ama Güneşin hergün doğduğunu unuturuz.Ama ben unutmamak için hergün ama hergün kutlarım güneşin doğuşunu. İYİ Kİ DOĞDUN GÜNEŞ!

"Yavrum yine daldın gittin."

"Ah be anne ben sana demedim mi, kalkma diye ?"

"Hasan ,oğlum gönlüm el vermiyor her Allah'ın günü kalkıp kağıt toplamana ısrar etme bende çalışayım bir işte."

"Anneciğim bak ben yorulmuyorum memnunum halimden.Hem sen hastasın doktor ayağa kalkma dedi ama sen dinlemiyorsun ki!"

"Baban ölduğünden beri sana çok yük oluyoruz.İki senedir ben ve kardeşine sen bakıyorsun.Etme Hasan'ım ben iyiyim.Senin okula gitmem lazım."

"Tamam dediğin gibi yaptık.Sen işe başladım. Hadi diyelim ki bir şekilde buldun işi, ya ben okula nasıl gideyim?"

Gözü yaşlı kadın susuyuyordu çünkü kaçak yollarla Türkiye'ye gelmişlerdi.Babası Yunanistan'da bir numaralı suç örgütünden aranıyordu. Yapılan operasyonla babası öldürülmüştü.Hasan yıllar önce daha 12 yaşlarındayken babası yüzünden birini öldürmüştü,yıllarca saklamanın bir yolunu bulmuştu.Ama babasının öldürülmesi ile yunan polisleri tarafından aranıyordu. Hasan'da tek çareyi kaçak yollarla Türkiye'ye gelmekte bulmuştu.Aslında annesi babası türktü fakat Hasan ilk defa Türkiye'ye geliyordu.Halbu ki yıllarca evin içinde türkçe konuşuluyordu. İstanbul'u çok sevmişti sonradan gelmiş gibi değilde hep burada kalmış gibi.

"Tamam anne tutma beni ,kardeşim sana emanet."

Kardeşi İpek daha 4 yaşlarındaydı. Konuşmaya yeni yeni alışmıştı hata alışamadı dersek pek yanlış olmaz.Hasan kardeşini canından çok seviyordu pek büyük hayalleri yoktu ama illerde kardeşini okutmak istiyordu.Karamasar falan değildi ama yapamayacağı dünden beliydi.Ama bir umut deyip her sabah aksatmaksızın elinden geldiğince kalkar bütün çöpleri, yolları gezer başlardı kağıt toplamaya.Yine o günlerden bir gündü. Kimseye karışmaz kağıtları toplar dönerdi evine.Yoldan geçen 2 adam aralarında konuşuyorlardı ama Hasan duysun diye bayağı gayret içerisindeydiler.

"Şuna da bir baksana Selim,koca adam olmuş hala dilencilik yapıyor çöp karıştırıyor. "

"Utanmıyorlar ki ,ah bir şikâyet etsem bir kişi bile kalmaz ama yine vicdanlı adamım. "

Hasan öldüresiye bakışlar atıyordu o dilenci değildi bunu neden kimse anlamak istemiyordu?Ama adamlar durmadı doyamadılar kendi halinde birisine laf atmaktan.

"Oh ne güzel hazırda iş,hiç de mideleride bulanmaz ki.Ekmek elden su gölden."

"Bir nevi hırsızlık be bu milletin çöpü,özeli değil mi?Ne diye milletin özelini çalıyorlar. "

Adamlar iyice saçmalamaya başlamışlardı,ama Hasan'ın sınırlarını zorlamış gibiydiler. Hırsızlık demişlerdi resmen,Hasan kalksın sabahın köründe o kokuya bu tür konuşmalara katlansın üstüne üstlük milletin çöpünü ayıklasın ama yine de su gölden olsun.Hasan dayanamayıp:

"Hırsızlıkla ne alakası var ,siz iyice şaşırmışsınız. Artık insana saygınız kalmamış öyle yüksek sesle(!) söyleyince duymadığımı falan mı zannediyorsunuz?"

Ahh Hasan üzümlü kekim.♡

~Esra~

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 22, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KağıtçıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin