Sana uzun bir süre her şeyin o gecede olup bittiğini söyledim ama sen inatla durmadın. Bu oyundan sıkılıp bırakmanı bekledim ama böyle bir şey yapmadın.
Herkesi elde etmeye alışıktın ve benim sana yüz vermemem seni deli ediyordu.
Senin yanlış olduğunu biliyordum, arkadaşlarımın seninle ilgili söylediklerini de. Öyleyse neden bile bile kendimi ateşlere ataydım ki?
İyiden iyiye kendini kaptırmıştın ve bana sahip olma isteğiyle gözün dönmeye başlamıştı. Öyle ki konuştuğum herkese bir şekilde sataşıyordun.
Artık bundan bıktım ve seninle okulun ortasında büyük bir kavga ettim. Sinirden önüne gelen her şeye tekme attın ve bana neden diye sordun, neden beni istemiyorsun?
Sana hissettiğin şeyin insanın ruhunda bulunan kusurlu bir elde etme ihtiyacı olduğunu söyledim. Geceleri başkalarının dudaklarını öpen ağzından değerli olduğumu duymak istemediğimi çünkü bunun bir yalan olduğunu bildiğimi söyledim.
Hiçbir şey diyemedin. Öylece suratıma baktın ve orayı terk ettin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sad beautiful tragic + jikook
Fanfiction"ne kadar da hazin, güzel, trajik bir aşk macerasıydı. beni defalarca kez aldatmış olsan bile."