"Hadi baba yapabilirsin hem sen sürekli bana ' çok istediğin şeyi elde edene kadar vazgeçme...vazgeçme ki elinde tutabileceğin birşey olsun kızım' derdin hadi baba bu söz senin içinde geçerli "
Babamla birlikte babaannem'in yanına gidiyorduk yani İstanbul'dan Rize'ye yolda giderken araba birden bozulmuştu babamda arabayı tamir etmeye çalışıyordu eee...tabi bende ona gaz vermeye çalışıyordum
"Tamam Cansum şimdi olacak başarıcaz buna emin olabilirsin"
Dedi o her zaman aşık olduğum sesiyle tam ben babama birşey diyecektimki aniden birşeyin bize çarpmasıyla kendimi bir boşlukta hissettim yanıma baktığımda kanlar içinde yerde yatan babamı görmemle dünyam başıma yıkılmıştı zar zorda olsa konuşarak;
"B-BABA...BABA NE OLUR KENDİNE GEL (hıçkırık) BABA UYUMANIN ZAMANI DEĞİL BABA NE OLUR KALK CANIM ÇOK ACIYOR BABA NE OLUR BENİ BIRAKIP GİTME (hıçkırık) "
Aldığım cevap koca bir sessizlikten ibaretti
Bi'an sıçrayarak uyandım sanırım yine kabus görmüştüm nefesim çok düzensizdi halâ kabusun etkisindeydim galiba kulaklarımda aynı cümle tekrarlanıyor'du 'BABA NE OLUR BENİ BIRAKIP GİTME'
"Şeyda bebeyim iyimisin ah nasıl da terlemişsin of hasta olucaksın"
Evet siz bunu annem sanabilirsiniz ama yanılıyorsunuz bu benim dostum,sırdaşım, Arkadaş,kardeşim hatta herşeyim olan Nisa'm
"Şeyda'm iyimisin halâ tramvadasın galiba ilaçların nerede?"
Ahhh benim düşünceli arkadaşım zaten birtek o düşünüyor beni birde Babam düşünürdü
"İyiyim Nisa'm ilacım çekmecede onu verebilir misin?"
"Tabii şeyda'm veririm"
Dedi ve çekmeceye doğru ilerledi çekmecenin önüne gelince kapağını açtı ve ilaç kutusu olarak kullandığım çikolata kutusunu bana getirdi Kutunun kapağını açıp sakinleştirici olanı aldım ve içinden birtane çıkarttım
"Nisa şuradaki suyu verirmisin?"
Diyerek elimi kaldırdım ve komidinin üstündeki suyu işaret ettim Nisa'da hemen komidinin üstündeki suyu bana verdi ve;
"Al iç bebeyim sonrada bir güzel yıkan"
Dedi güven verircesine gülümsedim Önce başımı salladım sonrada ilacımı içtim Allah'tan ilaç aç karına içiliyordu
"Tamam Nisa sakin ol birşey yok artık alışman lazım benim bu hallerime"dedim gülerek çünkü suratıma çok tedirgin bir şeklide bakıyordu aslında bu ilk değildi çoğu kez hatta 6 yaşımdan beri bu kabusları görüyordum
"Alışamıyorum seni öyle görünce deliye dönüyorum (iç çekme sesi) senin için çok korkuyorum Şeyda"
Dedi gözleri dolmuştu Nisaya sarıldım çünkü benimde gözlerim doldu eğer beni böyle görürse dahada üzülecekti
"Ayh tamam sulu göz yeter ben banyoya giriyorum sende kahvaltı hazırlar mısın acıktım"
Dedim işi alaya almaya çalışarak
"Sen yeter ki işte aşkım önüne iki dakikada saray yemekleri döşerim"
Dedi ve yanaklarımdan öptü bende ona göz kırparak banyoya doğru ilerledim banyoya adımımı attığım gibi üstümdeki terli kıyafetlerden kurtuldum ve onları çamaşır sepetine attım bedenimi de suyun altına attım tabi daha suyu ayarlamadığım için biz gibi su başımdan aşağı indi
Hatatımda senin kadar gerizekalı birini görmedim yemin ederim bu nasıl bir salaklıktır
Ayy benle uğraşma ya hem ben gerizekalıysam sen de gerizekalı oluyorsun mal
Haaa o da doğru neyse ya işine bak sen beni oyalama herkes senin gibi işsiz değil
Hay tövbe ya çattık resmen
Sus ve işine dön
Peki apla 🙄
İç sesimle tartışmam bittiğinde suyu ayarladım bu sefer kendimi ılık suyun altına attım heee bu arada size hayatımı özet geçeyim
Ben Cansu Şeyda Akın babamdan başka kimsenin bana cansu demesinden hoşlanmam o yüzden herkes bana Şeyda der 17 yaşındayım 1 veya 2 ay sonra 18 yaşıma gireceğim
Tam 6 yaşımda bir kaza sonucunda babamı kaybettim nasıl olduğunu kabusumdan anlamışsınızdır Babam bana her zaman 'sana söz veriyorum Cansum seni hiç bırakmayacağım ne olursa olsun' derdi ama sözünü tutmadı yinede ona kızamıyorum çünkü ona kıyamıyorum ama bu beni iğrenç dünyada tek başıma bırakmadığı anlamına gelmez Ben babasına çok düşkün bir kızımdır Hani derler ya kızların ilk aşkı babasıdır diye hah işte tam böyleydi benim ilk aşkım babamdı Babam her zaman benim yanımda olmuştu Annem mi? O kadın umurumda bile değil ben daha 4 yaşımdayken babamla boşanıp sözde 'aşık olduğu' o adı pisliğin yanına gitmişti beni hiç umursamadan beni bir hiçliğe bırakarak...
Annesi ile vakit geçirenlere hep çok özenirdim 'keşke benimde annem burda olsa da beni lünaparka götürse ikimizde çok eğlensek' gibi şeyler söylerdim hep bu yüzden babam üstüme çok titrerdi Babam öldüğünde annem beni yanına almak zorunda kalmıştı bana karşı çok yapmacı davranırdı-sırf babam bütün mirasını bana bıraktı diye ama henüz miras bende değil babamın avukatında-bu da benim kalbimi çok kırdı O adı pislikte her gün beni döverdi sonra beni dolaba kapatır ne yemek verirdi nede su verirdi bunları düşününce aklıma Nisa ile tanışmamız geldi aklıma
-Geçmiş Zaman- -9.sınıf -
O pislik adam beni yine dövdüü ve bugün okulumun ilk günü aslında okul açılalı 1 ay oldu ama beni yeni gönderiyorlar bu yüzden okulumun ilk günü oluyordu o pislik adam beni dövdüğü için yüzüm ve vücudum berbat durumdaydı hemen üstümü giyindim zaten akşamları uyuyamadığım için direk gitmeyi düşünüyordum hem bu şekilde o pislik adamla karşılaşmazdım saate baktım 07:30'du ve ders 08:00'da başlıyordu üstümü giyindim ve sessizce evden çıkmaya çalıştım ama olmadı o pislik beni gördü
"Hayırdır minik fare nereye gidiyorsun"
Dedi sırıtarak ya bu adam sırıtınca azına kürekle vurasım geliyordu ciddi ve umursamaz ifademi takınarak
"Okula"
Dedim gayet net ve kısa cevaplar vermek için uğraşıyordum
"İyi siktir olup git en azından ayak altında dolaşmassın"
Dedi ve bana yaklaştı aramızda birkaç adım kala durdu ve bana tokat attı ne kadar sert atmışsa tokadı dudağım kanıyordu hiç bozuntuya vermemeye çalışarak evden çıktım ve çıkar çıkmaz ağlamaya başladım sessiz sessiz ağlayarak okula vardım okul kapısından içeri adımımı atmamla koca okul susmuştu herkes bana bakıyor,fısıldaşıyor ve beni parmakları ile gösteriyorlardı bu biraz üzülmeme hatta biraz değil bayağı bir üzülmeme neden olmuştu hızlı adımlarla tuvalete gittim kapıyı açıp içeriye girdim ve ardından kapıyı kapatıp duvar köşesine çömeldim ellerimle yüzümü kapattım ve ağlamaya başladım sonra birden kapı açıldı kim geldi diye bakmadım sonuç olarak kimseyi tanımıyordum sonra biri gelip bileğimi tuttu ve;
"Hey kendine gel bu ne gurursuzluk,özgüvensizlik"
Dedi ve beni kendine çekip sarıldı tüm gün oturup onun omzunda ağlamıştım sonra eve gitme zamanımız geldiğinde beraber okuldan çıkmıştık
"Şey bu arada ben Nisa Miray Aydemir".dedi ve elini uzattı bende uzattığı elini tutarak
"Bende Cansu Şeyda Akın memnun oldum"
Dedim ellerimizi çekerek ilermeyeye başladık
"Şey hangi ismini kullanıyorsun"
Dedi utanarak
"Baban haricinde kimseye Cansu derdirtmiyorum yani Şeyda dersen sevinirim peki sen hangisini kullanıyorsun"
Dedim
Tam bir gerizekalı sın sanki sigara markası soruyordum amq bu ne
Ya sen sus iç ses beni deli etme
İyi be sustum
Tm
"Şey ben aslında Mirayı kullandırırım herkese ama sen bana Nisa de seni nedense çok sevdim"
Dedi sevecenlikle
"Aslında itiraf etmem gerekirse daha önce hiç arkadaşım olmadı ama bende seni çok sevdim"
Dedim sonra aklıma o pislik geldi şu an eve gitmek istemiyordum hemen solda park gördüm oraya gidecektim
"Şey Nisa
Sen istersen evine git ben eve gitmeyeceğim şu parkta kalacağım" dedim utana sıkıla
"Aaaa neden eve gitsene saat çok geç oldu"
Suratım biraz asıldı
"Hadi gel parka girelim ve sen bana herşeyi anlat bir çözüm yolu bulalım"
Dedi cesaret verircesine bende kafamı sallamakla yetindim parktaki bankalardan birine geçip oturduk
"Anlat bakalım dinliyorum"
Dedi Nisa bende bütün hayatımın özetini anlattım
"Vay şerefsiz ne diye seni dövüyorki"
Dedi Nisa saate bakmak için telefonunu çıkardı
"Aaaa saat 19:30 olmuş şey istersen bizde kal"
Dedi Nisa çekinerek
"Olmaz kalamam sonra o pislik beni dövmekten beter eder"
-Şimdiki Zaman-
"Şeydacım ne zaman çıkmayı düşünüyorsun"
Dedi Nisa beklemekten sıkılmış gibi
"Hemen şimdi çıkıyorum"
Dedim sesim çatallaşmıştı sanki
"Tamam aşağıda bekliyorum seni"
Dedi Nisa sesinden gülümsediği belliydihiçbirşey söylemeyip kendimi banyodan dışarı attım vücudum buruş buruş olmuştu hemen üzerime bornozumu alıp Nisanın odasına girip dolabını açtım ve siyah yarım sweatshirtünü aldım ve koşarak kendi odama gittim altımada siyah kot şortumu giydim ve aşağıya Nisanın yanına inip yemeğimi yemeye başladım
