"Bugün hepinizin bildiği ve yapmayan bir ben kaldığım bir şey yapıcaz: Dalgona Kahvesi yapımı." Çırpıcı ile değişik hareketler yaparken devam etti.
"Veeee, bugün bir konuğum var. Müsadenizle çağırıyorum: Kim Mingyu!! Kamera arkasında da Vernon-ie var." Elindeki çırpıcıyı bir mendilmiş gibi havada döndürmeye başladı. Kesinlikle kendi zarar vermesine ramak kalmıştı.
O sırada Mingyu kameranın önüne geçti ve gülümseyerek el salladı.
"Kanalıma hoş geldin Mingyu hyung." misafirperver bir şekilde karşıladı.
"Hoş bulduk. Bugün ne yapıcaz?" sanki az önce duymamış gibi sordu Mingyu.
Seungkwan bir süre tip tip Mingyu'ya baktıktan sonra kameraya dönüp konuşmaya başladı. "Evet gördüğünüz gibi önümüzde iki çeşit çırpıcı var. Biri otomatik diğeri ise normal el çarpıcısı. Şimdi taş kağıt makas oynayacağız ve kazanan otomatik olana kaybeden normal olanı alacak. Hazır mısın?"
Mingyu hazır olduğunu söyleyince 3'ten geriye saydı. Seungkwan makas, Mingyu taş yaptığı için otomatik olarak Mingyu kazanmış oldu.
Seungkwan öfleyerek masadaki çırpıcıyı aldı ve malzemeleri saymaya başladı.
"Çırpıcılarımızı aldığımıza göre malzemeleri söylüyorum hemen: 3 çay kaşığı toz kahve, 3 çay kaşığı toz şeker ve 3 çay kaşığı sıcak su. Bunları bir kaba koyup 10 dakika boyunca çırpacakmışız." Tabiki de Google'den okumuştu.
Önündeki kavanozdan ilk olarak Seungkwan, daha sonra Mingyu üçer çay kaşığı kahveyi koydular kaselerine. Mingyu, şekeri eklerken; Seungkwan yanlarında duran ketılı çalıştırdı. Ardından o da şekerini ilave edince, ketılın düğmesi attı. Suyun kaynadığı duyan ikili ketıla baktı. Seungkwan ketıldaki sıcak suyu çay bardağına döktü. Mingyu normal bir şekilde kaşık ile bardaktan 3 çay kaşığı su koydu. Seungkwan çay bardağındaki suyu kaşığa dökeyim derken su birden dökülünce koyması gerektiğinden daha fazla su kasesine dökülmüş oldu.
"Ay, bu çok mu fazla oldu?" Seungkwan ve Mingyu birbirlerine uzaylı görmüş gibi bakmaya başladı. Mingyu'nun yüz ifadesinden gülmemek için zor durduğu belli oluyordu. Bunu fark eden Seungkwan, koluna şakasına vurdu.
"Bir soru sordum niye gülüyorsun?"
"Çok beceriksizsin Kwan-ie."
O sırada kamera arkasından Vernon'un kahkahaları duyuldu. Seungkwan kameraya doğru en ölümcül bakışlarını gönderdi.
"Neyse, görüceksiniz benim kahvem daha güzel olacak!" lafını bitirdikten sonra hızlı hızlı çırpmaya başladı kabındaki malzemeleri. Birden hızlıca çırpmaya başlayınca, 10 saniye sonra "çok yorulduğunu" iddia ederek bıraktı.
Mingyu ise otomatik çırpıcısını çalıştırmış rahat rahat oturuyordu mutfaktaki bar sandalyelerine.
"Daha ne kadar çırpıcaz? Kolum koptu burada."
"Burada 10 dakika çarpılması gerektiği yazıyor." dedi kamera arkasındaki.
Seungkwan değişik yüz ifadeleriyle çırpmaya devam ederken, Mingyu'nunki neredeyse olmak üzereydi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
