1

138 13 32
                                    

     Karanlık..

Tasvir edilecek hiçbir şey yok. Sadece karanlık. Ve ayaklarımın altındaki sert zemin.
Yürüyorum. Yarım topuklu botlarım caddeyi çıkarken sesler çıkarıyor. "Tak." "Tak." Fakat sesler bununla bitmiyor. Arkamdan aynı sesler çıkmaya devam ediyor.

Gecenin bir yarısı kardeşimin astım krizi tutmuş ve ilacının son damlalarını kullanmıştı. Her an gelebilecek krize karşı yeni bir ilaç almam gerektiğine karar vermiş ve yaklaşık üç-dört sokak ileride olan eczaneye gitmek için yola çıkmıştım. İlacı sorunsuz bir şekilde almıştım fakat şimdi;

Takip ediliyorum.

Rüzgar boynuma doladığım atkıyı usulca çözmeye çalışırken göz yaşlarımı alıp götürüyor. Dolmalarına engel olamıyorum.

'Beni buldu.' diye geçiriyorum içimden. Adımlarım düşüncem sayesinde hızlanırken sağ elimdeki küçük poşeti sıkı sıkı kavrıyorum.

'Beni buldu."

Kalbim o kadar hızlı ki, sesini duyabiliyorum. "Güm." "Güm." "Güm."

Cadde bitmiyor. İleride, sokak lambalarının buğulu ışığını görebiliyorum. Gözyaşlarım birer birer intahar ediyor. Kışın habercisi soğuk rüzgar yüzümü yalıyor. Burnumun ucu ve yanaklarım soğuktan bembeleşmiş. Buna eminim.

Arkamdaki adım sesleri yaklaşıyor. Daha fazla dayanamıyorum ve koşmaya başlıyorum. Benim aksime arkamdaki silüet, seri ve kendinden emin adımlarına devam ediyor.

Koşuyorum. Tek umudum gözlerimdeki yaş sebebiyle bulanık gördüğüm sokak lambalarının sarı ışığı.

Cadde, olduğundan en az üç kilometre daha uzun gelirken gözüme, hatıralarım beynimi allak bullak ediyor.

Bir odadayım. Odanın dört duvarı baştan aşağı benim fotoğraflarımla dolu. Her yerde bir kare var, her anım. Ben fark etmeden onlarca fotoğrafım çekilmiş. Tam karşımdaki duvarda mantar bir pano asılı. Duvarın fotoğraf olmadığı tek yüzeyi burası. Panonun ortasında ben varım. Zafer işareti yapmış ve sağ yanağımın hizasında tutmuşum. Genişçe gülümsüyorum. Arkamda krem rengi duvar var, beyaz bir t-shirt giymişim. Kömür siyahı saçlarım omuzlarımın hizasında. Gözlerim kısılana kadar gülümsüyorum. Mutluyum.

Fotoğrafım panoya raptiyeyle sabitlenmiş. Raptiyeyi çevreleyen ip, çapraz bir şekilde panonun sağ üstüne doğru yol alıyor. Gözlerimle ipi takip ediyorum ve babam ile karşılaşıyorum. Benimkinin aksine onun vesikalık fotoğrafı kullanılmış.

Vesikalık fotoğrafı sabitleyen raptiyedeki üç kola ayrılmış iplerden ortadakini takip ediyorum gözlerim ile. Babamın iletişim bilgileri de dahil bütün bilgilerinin bulunduğu bir kağıt karşılıyor beni. Diğer iki ipin uçlarında büyükbabam ve büyükannemin fotoğrafları var. Yanlarında küçük bir yazı yazıyor. 'Öldü.'

Kendi fotoğrafımdaki raptiyeyi çevreleyen, panonun sol üstüne uzanan ipi takip ediyorum bu sefer. Ucu annemin fotoğrafına çıkıyor. Onun fotoğrafında da babamınki gibi bütün bilgilerinin yazdığı kağıda uzanan bir ip var. Annemin annesi ve babasının fotoğraflarını görüyorum.

Dehşete uğramış gözlerle kendi fotoğrafıma geri dönüyorum. Raptiyede, fotoğrafımdan aşağıya doğru dört ayrı ip uzanıyor. En sağdaki ipin sonunda abimin fotoğrafı var. Ve o fotoğraftan da bir ip aşağıya doğru iniyor. Abimin sevgilisi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 11, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

/Obsession/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin