Sanırım Jennie bu mektuba sinirlenmiş ve çöpe atmıştı. Çünkü mektubu okuduğumda buruş buruş tu. Acaba ben Jennie'ye açılmalı mıydım. Kafam çok karışık. Ve işte hayatımın aşkı tekrar geçti. Benim yanıma geldi ve bana bunu sordu. "Sen bana sordun sıra bende peki senin adın ne? " dedi. Ve ben utanmaktan kıpkırmızı olmuştum. "Adım Jimin" dedim. Kız bana gülümsedi. Ve gitti. Ben bu gülümsemeyi ömrüm boyunca unutamadım. Akşam olmuştu. Gözlerimi uyumak için kapadım. Çok soğuktu. Sabah kalktığımda gözlerimi açtığımda yatakta yattığımı gördüm. Burası sanırım bir kızın odasıydı. Kimse var mı diye bağırmaya başladım. Jennie odaya geldi. "Salak ne bağırıyorsun annemler duyucak" dedi. Ve ben şok oldum. Nasıl yani Jennie beni evine mi getirmişti. İnanamadım. Beni niye evine getirdiğini sordum. Bana kıyamadığını söyledi. Ve birden odaya bir adam girdi. Adı Kai'ymiş. Jennie adını bağırarak söyledi ve beni gördü işte şimdi mahvolmuştum.
