Çöl... gerçekten çok güzeldi tabi yukarıda beni buharlaşmaya çalışan bir güneş olmasaydı .Dudağımı dilimle tekrar ıslattım ama daha geleli bir saat bile olmasa dudaklarım çatlamıştı sıcaktan asıl önemlisi yirmi dakkaya yakın önce suyum bitti ve ben şu an nedrn arabadan bu kadar uzaklaştım diye yakınıyorum .Birden rüzgar esipde kumlar havalanınca kafamı eğdim ve ilerlemeye devam ettim .Yarım saattir önüme bakmadan yürüyordum.Susuzluktan başımı kaldıracak halim yoktu tam arabaya yaklaşıp yaklaşmadığıma bakacağım sıra bir kayaya çarptım.
Ama tuhaf olan kayaya çarpmam değil , düşmeme ramak kala bir elin kolumu tutup beni düşmekten kurtarması.Şaşkınlıkla kafamı kaldırınca su gibi mavi gözlerle karşılaştım.Sanırım buna serap diyorlar yoksa böyle güzrl gözler bir insana ait olamaz.Ben şaşkın bir şekilde serabıma bakarken kulaklarıma gök gürültüsü gibi yankılı ve yüksek bir ses ulaştı hem de Türkçe.
"İyimisiniz"
Ben şaşkınlıktan cevap veremezken daha yeni fark ettiğim bir adam.
"Lan kız ne anlasın Türkçeden baksana şuna uzaylı görmüş gibi bakıyor"
Ben yine cevap veremeden diğer adam -kolumu hâlâ tutan Maviş-.
"Başlatmalan şimdi sülalenden bir anlım dalgınlıkla oldu çöl çöl dedin al sana çöl her taraf kum bir de dilimizi anlamayan bir kız ki aküsü bitmiş arabadan hiç bahsetmiyorum"
Diye bağırmasıyla korkmadım değil ben tam konuşmaya dahil olacakken diğer adam konuşmaya başladı.
"Benim ne suçum var şimdi sanki arabayı kiralayan benim ."
Diyip kendini savunmasıyla diğer adam beni şoka uğratacak o sözü söyledi yoksa küfür mü demeliyim.
"Ben senin olmayan beynini s*****".
Buraya kadar yanlarında bir bayan var ve söylediği şeye bak kendimi tutamadım ve açtım ağzımı yumdum gözümü.
"Siz ne terbiyesiz , ne ahlaksız adamlarsınız ya yanınızda bir bayan var sizin söylediğiniz şeye bakarmısınız sonra sizin gibiler yüzünden ülkenin adı çıkıyor."dememle iki adamda bana şaşkın bir şekilde bkmaya başladı ne var yani Dubai'nin
