Ölmekle Yaşamak Arası

12 0 0
                                    

"Neredeyim baba? Nereye geldik yoksa bir oyuncak dükkanımı? Bana ayıcık mı alıcaksın baba yoksaa barbi mi ne zamandır oyuncak almıyoruz değil mi artık gözlerimi açabilirmiyim baba?  Baba üşüyorum burası neden soğuk gözlerimi açmak istiyorum! Açıyorum"

Yavaşça küçük elleriyle gözlerini kapatan bezden kurtuldu ve onu eline aldı olduğu yeri anlamayıp etrafa baktı küçük bir yerdi ve soğuk.Arkasını döndüğünde karşısından duran sedyeyi ve üstünü kapalı olduğunu gördü o morgdaydı ve bunun farkında değildi.

" Yoksa bana supriz mi yapıyorsunuz bu pikenin altında oyuncaklar mıı var?"

Sedyeye yaklaştı ve yavaşça üstüne çıktı sedyenin başına doğru gitti ve yavaşça pikeyi kaldırdığı anda işte o zaman her şey olmuştu.

"Anne sen napıyorsun burda uyuyormusun? Anne cevap versene"

Küçük elleriyle annesinin yüzünü okşamaya başladı

"Hadi anne kalk bak ben geldim ama burası çok soğuk çok üşüyorum sen üşümüyormusun"

O sırada annesinin omzundaki kanı farkeder.

"Anne omzun kanıyor iyimisin hemen sana bir yarabandı getiricem"

Nefes nefese yatakta doğruldum.Terlemiştim ve gene Aynı rüyayı  görmüştüm annemi görmüştüm onu son gördüğüm yeri ve onu. Yatağımın yanındaki komidinde duran bardaktaki suyu alıp içtim. Yataktan kalkıp saate baktım okula gitmem için yarım saat vardı okul kıyafetlerimi çıkarıp banyoya gittim.

Banyodan çıktıktan sonra kıyafetlerimi giyip saçımı at kuyruğu topladım.Çantamı alıp odamdan çıkmadan önce aynaya baktım. Ben kimdim? Ben ayza kahverengi kısa saçlarım, ela gözlerim var ve lise son öğrencisiyim babamla küçük bir evde yaşıyorum. Annemi 7 yaşında kaybettim evet bildiğiniz gibi onu kaybettim. Astım hastasıyım o lanet olası alet olmadımı nefes bile alamıyorum. Babam annemi kaybettikten sonra büyük bir şok yaşamış ve kendini kaybetmişdi eskisi gibi değildi her gün içiyor koltukta sızıp kalıyordu bende onun pisliklerini temizliyordum.Okuldan sonra bir kafede çalışıyordum. Bu bendim işte.

Kapıyı açıp odamdan çıktım ve odamı kitledim oturma odasındaki boş bira şişelerini alıp çöpe attım. Babam gene herzaman ki gibi uyuya kalmıştı diğer odadan aldığım pikeyi üstüne örtüp siyah bilekli ayakkabılarımı ayağıma geçirip  evden çıktım. Okula doğru yürümeye başladım biraz mesafe vardı ama dolmuşa para veremezdim.Gittiğim okula burslan girmiş geçen sene o yüzden benim gibilerin gibi bir yer değildi.Yolun yarısına geldiğimde telefonumun çaldığını fark edip çantamdan çıkardım. Hem mahalleden hemde okuldan tanıştığım  en yakın arkadaşım melisa arıyordu. Nerde kaldığımı sormuştu ona birazdan orda olacağımı söyleyip kapattım. Caddenin karşısına geçip girdim. Biraz bakındıktan sonra kantinde oturan melisayı görüp yanına gitçektim ki yanında olan benden nefret eden arkadaşlarını görünce kendim ve melisa için gitmemeye karar verip sınıfa doğru çıktım merdivenlerden.Sınıfın kapısında sinem ve çetesini görünce giresim gelmedi.Derin bir nefes aldım ve sınıfa doğru yürümeye başladım ve kafamı eydim sınıfa tam girecekken bir kol girmemi engelledi başımı kaldırıp karşımda sinemi gördüm. Bir eliyle beni ittirip kapıdan uzaklaştırdı.

"Ne zaman burdan gidiceksin sen"

Derin bir nefes alıp sınıftan içeriye girdim arkamdan sen buraya ait değilsin diye bağırsada umarsamadan içeri girdim. Aslında ona kızmıyorum evet buraya ait değildim. Zil çalmasıyla melisa yanıma geldi.

"Neden yanıma gelmedin seni bekledim"

"Özür dilerim karnım ağrıyordu o yüzden direk sınıfa geldim"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 10, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

NE SESİNLE NE DE SENSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin