therapy||taekook (çeviri)

exempt

Taehyung,

en son benimle konuştuğundan bu yana haftalar oluyor. aylar. bunları yapmaya devam edemeyeceğim. her gün seni özlemek, yanımda olmanı dilemek.

daha fazla burada olmak istemiyorum. benim tüm dünyam sendin. beni mutlu ettin, bir zamanlar sıkıcı olan hayatıma ışık oldun. gülümsemen ve kahkahaların bütün günümü aydınlatabiliyordu.

ve bu mutluluk gelir gelmez, benden alındı. kaynağın kendisi tarafından. sanırım derinlerde senin için önemli olmadığımı biliyordum.

sonsuza kadar birlikte olabileceğimizi düşündüm. yanılmışım. Dr. Jung Hoseok, her zaman mutluluğun sonsuza dek sürebildiğini söylerdi. ama bu doğru değil. benim için sonsuza dek sürmedin, ve sen, benim tek mutluluğumdun.

hayır, belki bazı insanlar için sonsuza dek sürebiliyordur. benim için değil. birlikte olduğumuz anlar dışında hiç mutlu olmadım. seni seviyorum.

mektubun sonlarına geldiğinde, jungkook'un elleri titremeye başlamıştı. taehyung olmadan bir gün daha yaşamayacaktı. yaşayamazdı.

umarım mutlu kalırsın. peace out, rainbow trout.

sevgilerimle, jungkook.

jungkook kalemi bıraktı. yorgun olduğunu hissetti, hazırdı.

eğer biri size hapların en acısız yol olduğunu söylerse, doğru değildir. jungkook acının vücuduna işkence ettiğini hissetti, ama bunu görmezden geldi. yakında, gitmiş olacaktı. tekrardan mutlu olabilecekti.

-son-

açıkçası çeviriyi, fici okurken yapıyordum yani neler olacağından haberim yoktu. böyle biteceğini bilseydim muhtemelen çeviri falan yapmazdım :D

son kısımda bize tam olarak 'öldü' gibi bir şey denmemiş o yüzden kafanızdan istediğiniz gibi mutlu son yazabilirsiniz .d

umarım kitap hoşunuza gitmiştir. alışılagelmişin dışında bir kitaptı o yüzden sonu kötü bitse de benim hoşuma gitti ve ben kafamda mutlu bir son yazdım bile.

her neyse, 50 bölüm boyunca yazmadıklarımın acısını falan çıkarıyorum herhalde:D kendinize çok çok çok güzel bakın. sizi seviyorum.

mutlu kalın<3