Basit bir köylü olan Kim Jisoo bir kolye bulur. Bu kolyenin onu geleceğe götürebildiğini fark ettiğinde geleceğe gitmesiyle hikaye başlar. Bir kaç kere gittikten sonra Kim Jennie ile tanışır.
_____________
~RedJisoo
Gölün önünde oturmuş suyu izliyordum. Hayattan her sıkıldığımda buraya gelirdim. Savaş hepimizi yormuştu. Bir yerde 5 günden fazla kalamıyorduk o zamanlar. Şimdi ise gene yerleşmiş hayata devam ediyorduk.
Kraliyet ailesi 16 yaşından büyükleri çalışmaya zorluyordu, erkeklerden bazıları tarlada bazıları askeriyede çalışıyordu. Kadınlardan bazıları tarlada bazıları ise evde eve gelecek kişilere yemek falan hazırlıyordu.
Şahsen ben evde yemek işlerini hallediyordum eve para getiren kişi kardeşim Taehyung'tan başkası değildi. Geçen yıl askeriyede çalışmaya gönüllü olup seçilmişti.
Gölü izlerken toprağın yarı altında yarı üstünde bir şey parlıyordu. Oraya doğru gidip parlayan şeyi elime aldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Masmavi bir şekilde parlıyordu. Ben kolyeye bakarken arkadan ayak sesleri duymuştum. Hemen ayaklanıp kolyeyi arkaya sakladım, sesler Roséanne'den başkasına ait değildi. Yanıma gelip yere oturup bana baktı, bakışları bir garipti. Hemen yanına oturdum
Jisoo:Benim Chae'me ne olmuş? Roséanne:Kavga... Jisoo:Şu Park Jimin niye her gün kavga etmeyi beceriyor?! Roséanne:Onunla değil Jisoo:Kiminle? Roséanne:O olsa yüreğim daha az hasar alırdı ama bu... Jisoo:Roséanne kim olduğunu söylesene! Roséanne:Bir böcek öldürdüm.
Roséanne'ye garip bir şekilde baktım
Jisoo:Böceği öldürdün ve sonra kendine mi kızdın.... Gene? Roséanne:Evet.. Jisoo:Kızım sen deli misin?!
Roséanne bana baktı
Jisoo:Tamam tamam Roséanne:Eeee? Gene neden buradasın? Jisoo:Hava değişikliği istedim Roséanne:Yeme beni Jisoo Jane'i unutamadığını biliyorum. Jisoo:Kolay değil Roséanne... Hele onun gibi büyüleyici birini... Roséanne:Bende Lili'yi unutamadım ama Jisoo zamanla unuturuz... Jisoo:Tamda gününde intihar etti! Nasıl unutmamı bekliyorsun?! Roséanne:Jisoo! Kendine gel Jane gibi Lili'de intihar etti hemde 1 yıl sonra! Benim burada ağlıyor olmam gerek Lili 1 yıl önce öldü Jane ise 2 yıl önce! Jisoo:O ölmedi... Roséanne:Hadi ama Jisoo! Gerçekten o sözde büyücü olan kadına mı inanacaksın?
Gözlerimi Roséanne'den ayırıp göle diktim.
Jisoo:İnanmalıyım Roséanne... Jane Kim ile gelecekte birlikte olacağımıza inanmak zorundayım. Başka yolu yok. Roséanne:Taehyung bunu duyunca çok sinirlenirdi biliyorsun değil mi? Jisoo:Biliyorum o yüzden bu bizim minik sırrımız. Roséanne:Peki ya o Gguk'u unuttu mu? Jisoo:Bilmiyorum, Taehyung Gguk öldüğünden beri hiç konuşmadı onun hakkında daha doğrusu onlar hakkında. Roséanne:Jisoo onlar ölmeseydide gene kavuşamayacaktık? Sence insanlar bizim kendi cinsimizden hoşlanmamıza ne diyecekti?! Hele onlar Jisoo:Ben ona sevgimi belli ettim ama anlamasına izin vermeden gerisi ona kalmıştı o burada olsa başka biriyle olsada yeterdi bana...
Roséanne'nin hızla kafasını bana çevirdiğini fark etmiştim.
Roséanne:Haklısın Jisoo:O kadına inanmaya devam edeceğim o kehanete inanacağım! Roséanne:Tanrım Jisoo! Öldükten bilmem kaç yıl sonra gene doğacaksın ve Jane ile tanışıp onunla sevgili mi olacaksın?! Jisoo:En azından arkadaş Roséanne en azından arkadaş... Roséanne:Öyle bir şey olursa bana haber ver Lili'yi bir kere daha görmek iyi gelebilir
Roséanne'ye sıcak bir gülümseme verdikten sonra ayağa kalktım
Jisoo:Ben gidip yemek hazırlayayım Taehyung bir kaç saate gelir. Rosé:Bende pazara gidiyim Jimin'de bir kaç saate gelir. Jisoo:Roséanne ilgilenme şu çocukla! Her gün ayrı bir atarlı! Seni üzmesinede izin verme bir daha kavga ederse senle Taehyung'a söylerim bir güzel haşlar onu!
Roséanne buna gülmüştü
Jisoo:Haklıyım ama olsun.. Roséanne:Tamam Omma! (Bilmeyenler Omma Korece anne demek)
Roséanne'ye sıcak bir şekilde gülümsedim ve evime yol aldım varınca kapıyı açıp içeri girdim.
Akşam
Kapı sesi gelince Taehyung'un geldiğini anlamıştım
Taehyung:Nerede benim noonam?
Hızlıca yanına gittim
Jisoo:Buradayım Taehyung:Ah çok açım Jisoo:Yemeğin orada ben odama gidip dinleneceğim sende yedikten sonra yat anlaştık? Taehyung:Anlaştık noona Jisoo:Beni rahatsız etme bak! Senin ayak seslerine uyanmaktan sıkıldım Taehyung:Tamam tamam
Odama gittikten sonra göl kenarında bulduğum kolyeyi çıkardım hâlâ parlıyordu.
Jisoo:Bu ne ya?
Üstüne dokunduktan sonra yanıp sönmeye başlamıştı tabi bende bundan hafif korkmuştum kolyenin içinden mavi kelebekler çıktıktan sonra gözümü kırpmıştım açtığımda masmavi bri yerdeydim ve kıyafetim değişmişti. O yırtık kıyafetler yerine adeta mükemmel kıyafetler gelmişti.
Bir kere daha gözümü kırptığımda koltuğa benzeyen ama tahta olan bir yerde oturuyordum etrafta çok insan vardı binalar çok yüksekti. Ayağa kalkıp yürümeye başladım yolda birini görünce durdurdum.
Etrafıma baktığımda adam garip bir şekilde bana bakıyordu
Adam:Nerede yaşıyordunuz da burası sizi şaşırttı? Jisoo:Ben mi? Ah ben Busan'da yaşıyorum. Adam:Peki ya hasta mısınız? Yani hafıza kaybı falan? Jisoo:Hafıza neyi? Adam:Kaybı hani bir insan herşeyi unutur. Jisoo:Hayır hiç bir şeyi unutmadım. Adam:Ah peki
Adama dikkatli bakınca anlamıştım Kim Joon! Joonie?! Oha Joonie burada!
Jisoo:Sen Kim Joon musun?! Adam:Kim Joon? Hayır ben Kim Namjoon. Jisoo:Hayır hayır sen şu ingilizce bildiği için eski kraliyet ailesi tarafından yakılan Kim Joon'sun!
Namjoon denen çocuk bu sefer çok garip bakıyordu
Namjoon:Bakın Bayan kimden bahsettiğinizi bilmiyorum. Ben Joon Entertainment'ın sahibi Kim Namjoon'um. Jisoo:Bende Kim Jisoo! Kim Taehyung'un ablası olan! Namjoon:Kim Taehyung mu? O da kim?
Nefes alıp verdikten sonra konuşmaya başladım
Jisoo:Hani Roséanne vardı Jimin ile her gün kavga ediyordu! Namjoon:Bakın Bayan gene söylüyorum kimlerden bahsettiğinizi bilmiyorum sizide ilk defa görüyorum! Jisoo:Ya hani şu sizin bahçedeki tavuklardan yumurta çalan Jisoo! Namjoon:Tanımıyorum kardeşim tanımıyorum! Deli misin sen?!
Elim ağzıma gitmişti
Namjoon:Pardon öyle demek istemedim ama siz beni karıştırdınız Kim Joon ben değilim.
Yanımdan geçip gitmişti...
Normalde uzun bölüm yazmam ama ilk bölüm diye uzun olsn dedim
