Hayatımın en buhranlı, en karamsar olduğu dönemdi. İş yerimden yeni ayrılmış olmanın yanı sıra ev sahibim oğlunun Almanya' dan gelecek olmasını - daha çok gecikmiş 3 aylık kiradan ötürü- beni evden çıkarttı. O an üstümde ucuz bir manto, cebimde ise sadece 50 kağıt vardı. Sol bileğimi ağrıtmaya başlayan ufak bavulumu diğer elime alıp yürümeye devam ettim. Ne yapacağımı bilmiyordum. Başvurduğum yerlerden sürekli - biz sizi arayacağız - lafını duyuyor fakat ne hikmetse hiç birinden geri dönüş alamadım. Çevremdeki insanlar adeta bana aşağılayıcı bir gözle bakıyorlar bana kendimi lüzumsuz bir varlık olarak hissettiriyorlardı. Eskiden güzel bir işim vardı ve bana herkes saygı duyuyor benim üzerimden çeşitli menfaatler elde etmeye alışıyorlardı. Fakat şimdi bana yardıma muhtaç, sefil bir insanmışım gibi muamele ediyor beni insan içinde küçük düşürmek için ellerinden ne gelirse yapıyorlardı. İşte böyle buhranlı düşünceler içerisindeyken karnımın acıktığını fark ettim. Caddenin karşısında duran bir lokantaya gidip ucuz bir şeyler söyleyip karnımı doyurdum. Daha sonra bir motel bulmak üzere şehrin sokaklarında gezinmeye başladım. Tam o esnada yanımda bir otomobil durdu. Bu kişi beni iki gün önce evlerine çağıran lise arkadaşım Mustafa idi. "Mustafa okul hayatında gayet nezih ve terbiyeli bir öğrenciydi. Benim de en yakın dostlarımdandı. Okuldan mezun olduktan sonra gayri resmi işlere girerek İstanbul' un nezih yerlerinden olan- o dönem için- Tarlabaşı' ndan rant aldı sattı. Böylece semtte herkes tarafından tanınan bir kişi oldu. Fakat bu zenginliği onun bana karşı olan tutum ve davranışlarını etkilemedi. Eskisi gibi olmasa da yine görüşür bazı akşam yemeklerini beraber yer daha sonra Beyoğlu' na iner orada dolaşırdık. Faka ben işimden ayrıldı ayrılalı aramızda bir arkadaş ilişkisinden çok işçi patron ilişkisine dönüştü. Şüphesiz bunda benim işten ayrılmış ve yardıma muhtaç olmamın katkısı büyüktü". Otomobil yanımda durdu. Önce bu otomobilin sahibini çıkartamadım. Otomobilin ön camı yavaşça inince Mustafa' nın seyrek sakalını gördüm. Birden aklıma iki gün önce teklif ettiği akşam yemeği geldi. Benden önce söze o başladı.
(*** ARKADAŞLAR HEPİNİZE MERHABALAR. EĞER KİTABIM İLGİ GÖRÜRSE BÖLÜMLER UZAYACAK UMARIM BEĞENİRSİNİZ. DESTEK İÇİN BEĞENMEYİ VE TAKİP ETMEYİ UNUTMAYIN CANSINIZ***)