GÖZLER

KABUS

Sabah, yine okula giden yolda Yağmuru bekliyordum binadan çıkan ten rengi solmuş siyah saçlı ve gözleri kıpkırmızı olan insana bakıp dona kaldım tıpkı Yağmura benziyor ama sanki o değil. El sallıyorum yüzünde çirkin bir gülümseme var oda el sallıyor sonra tam önüme döndüğümde onu karşımda buluyorum. Birlikte okula gidiyoruz ama sanki yürümüyor uçuyoruz ayağımız yere değmiyor sanki sonra birden kendimi okul bahçesinde buluyorum gök yüzü olamayacak kadar boğuk gri renkte sıramızda bekliyoruz başkası varmı diye bakmak için arkamı döndüğümde Melisa, Rüya ve sırasıyla diğer arkadaşlarım dizili onlarda sırıtıyor ama Yağmur'un aksine onların gözleri sarı. Yağmur'a tekrar döndüğümde okuldaki diğer herkesde gelmiş müdür konuşma yapmak için mikrofonu eline alıyor ama anlayamayacağım bir ses tonu ve dilde konuşuyor daha sonra o sustuğunda sınıfa yürüyorum ama kimse benimle gelmiyor sınıfın kapısını açtığımda herkes sırasında oturuyor bütün sarı ve kırmızı gözler benim üzerimde sırama geçiyorum ders başlıyor matematik öğretmenimize benzeyen solgun vücudu orantısız bır yaratık geliyor ve yine anlamadığım bir şeyler söylüyor arkama dönüyorum Yağmur ve Melisa birlikte oturuyor Melisa yağmura bakıyor bana geri döndüğünde onunda gözleri kırmızıya dönüşüyor sonra sınıfa simsiyah bir yaratık geliyor onunda gözleri kıpkırmızı bemi işaret edip tuhaf birşeyler söyloyor birden herkes vücutları hareket etmeksizin sadece kafalarını döndürüp bana bakıyor ve beni taşıyorlar hepsinin tırnağı o kadar keskinki bacak ve kollarım kanıyor ve beni aiyah yaratığın önüne bırakıyorlar yaratık tek kolumdan tutup beni idama götürür gibi çekiyor ve sonunda çatıya çıkıyoruz yaratık birden daha büyük bir hal alıyor ve beni iki kolumdan tutup binadan aşağıya atıyor yere çok sert bir şekişde çarpıyorum ama sadece canım acıyor ölmüyorum sonra herkes etrafıma toplanıyor ve kalabalıktan dumandan oluşan gözleri simsiyah biri kafamı tutuyor canım o kadar acıyorki sakinleşmeye çalışıyorum ve gölerimi geri açtığımda evdeyim mutfağa yöneliyorum masada annem abim babam oturuyor önlerinde yemek yok ama birşey yiyorlar.Tabakları. Porseleni her çiğnediklerinde yanakları yırtılıyor yada dişleri kırılıyor kalkıp bana saldırıyorlar beni yiyorlar kolumdaki damarların nasıl gerilip koptuğunu görüyorum sakinleşmeye çalışıyorum ve okyanusun ortasında suyun içinde buluyorum kendimi yüzeye çıkıp baktığımda bir sürü siyah sandal var etrafımda ve heryerde gördüğüm yaratıklar var ve uzaktan suyun donmaya başladığını görüyorum hızla bana yaklaşıyor etrafımda bir çember oluşana kadar donuyor ama gerisi gelmiyor suya geri dalıpsakinleşiyorum geri yüzeye çıktığıöda kendimi evimin lavabosunda buluyorum ailemin açlık çığlıkları kapının ardından duyuluyor anında kapıyı kitşiyorum aynaya bakıyorum sonra ışık sönüyor ve bem hala aynaya bakmaya devam ediyorum zifiri karanlık ve ben korkmadan bakıyorum ama arkamda beyaz eller beni geri çekiştiriyor arkamı dönüyorum karşımda bir kız bembeyaz bir teni var saçları simsiyah çok sinirli bakıyor ve birden çığlık atmaya başlıyor sakinleşmeye çalışıyorum gözlerimi açtığımda yatağımdayım yataüın kenarında yaşlı bir kadın derin derin nefes alıyor ama sesli bir şekilde ve som nefesini alıyormuş gibi zamanı geldi diyor ve uyanıyorum .