"Sizde kimsiniz ve beni nereden tanıyorsunuz"
Jaehyun'ın endişeli yüz ifadesi büyüğünü güldürmüştü. Ama daha fazla endişelenmesin diye küçüğünün sorusunu cevapladı;
"Ben Lee Taeyong ve tanrının sana hediyesiyim."
Küçüğün gözleri Kocaman açılmıştı. İlk başta dalga geçiyor olabileceğini düşünmüş olsada yüzündeki ciddilik bunu kesinlikle reddediyordu.
Jaehyun bir anda dün geceki rüyasını hatırladı. Onu sürekli kurtaracağını söyleyen gencin Taeyong olduğunu anladığındaysa yüksek sesle yutkunmuş ve gözlerini Taeyong'tan kaçırmıştı.
Açıklama yapması gerektiğini fark etti Taeyong. Ama söylediği şeyler onu korkutabilir veya rahatsız edebilir diye nasıl başlayacağını bilmiyordu.
"Benden korkmuş olabilirsin ama yemin ederim ki sana yardım etmek için geldim."
Küçüğün yüzündeki ifade hiçbir şekilde anlaşılmıyordu. Taeyong bu yüzden gerilmeye ve hatta terlemeye başladı. Belkide olayları kafasında tartıyordur diyerek kendisini avutmaya çalışsada bir anda Jaehyun'ın şaşkın bir ifade ile ona dönmesi daha çok tedirgin etmişti onu.
"Sen rüyamda bana yardım edeceğini söyleyen kişisin değil mi"
"Evet....evet o benim"
Küçük olan tamam anlamında başını sallayıp sallanan çocuğa döndü. Taeyong'da küçüğü gibi çocuğu izlemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝚃𝚑𝚊𝚗𝚔 𝚢𝚘𝚞 / 𝖩𝖺𝖾𝗒𝗈𝗇𝗀
FanfictionJung Yoon Oh. Tanrının acıdığı bir kuluydu, bu yüzden ona Lee Taeyong'u hediye etti.