'12

37 31 0
                                    


Multimedya : Selin

Akından

Yine o iğrenç alarm sesiyle uyandım.
Saate baktım kursa geç kalmıştım
Yarım saat sonra bitiyor zaten
Telefonumu alıp seline mesaj attım

Seline mesaj attıktan sonra kalkıp elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim.

Selinle bir haftadır doğru dürüst konuşamıyordum bi şey sorsam Gökçe çağırdı önemli bi şey var heralde diyip kaçıyordu sınıfta bi soru sorsam ben de bunu yapamadım diyor du aslında kağıdında bütün sorular yapılmış oluyordu

Mutfakta bi şey bulamadığım için odaya geri çıktım

Üzerime bi şeyler giyip arabanın anahtarını alıp evden çıktım

İlk önce şirkete uğramam gerekiyordu sonrada bi şeyler yerdim

Şirket eve uzaktı arabayı park edip telefonumu aldım selin den mesaj yoktu aramaya karar verdim her gün arıyordum bazı aramaları açıyor bazılarını açmıyordu

İkinci aramam da açtı
" günaydın benim güzel sevgilim"

Ses gelmemişti "selin ordamısın"
Sonunda cevap verdi"evet seninle bi şey konuşmam lazım akın buluşabilirmiyiz sesi değişik çıkıyordu

"Olur herzaman ki kafede " dedim

"Tamam ben on dakkaya kafedeyim"
Diyip yüzüme kapattı telefonu şirkete gelmiştim ve kafe Allahtan buraya yakındı arabaya geri bindim.

...

Selinden:

Telefonun sesiyle uyanmıştım
Akından mesaj vardı artık akınla görüşmek istemiyordum yüzünü bile görmek istemiyordum geçen hafta babamla gittiğim bi kafede akını bi kızla görmüştüm

O beni görmemişti kız Akının elini tutup akını peşinden sürükleyerek kafeden çıkmıştı

Akın çok tatlı , sempatik biriydi. Okulda defalarca yanıma gelip benimle konuşmaya çalışmıştı ama ben sürekli bahane bulup durmuştum
Ve kendimi ona karşı iyi hissetmiyordum beni seviyor mu onu bile bilmiyorum bana bi kere bile seni seviyorum demedi canım , bitanem , sevgilim felan diyordu.

Bu gün onunla konuşacaktım sürekli bahane bulup yanından kaçamazdım

Telefonumun çaldığını farkettim akın arıyordu ama açmadım ikinci arayışında Açtım

.....

Kafede buluşup ondan ayrılmak istediğimi söyleyecektim bu bizim kafemizdi ikimizin her hafta sonu orda buluşup bi şeyler yapardık ve o kafede bana çıkma teklifi etmişti.

Masaların birine oturup beklemeye başladım garson yanıma gelip bi şey isteyip istemediğimi sordu yanımdan garsonu yolladım

Sonra kafeden içeri akın girdi beni gördü ve yanıma gelip yanağımdan öptü

"Günaydın bi sıkıntımı var" anlamış tı ve zamanı gelmişti artık söyleyecektim

"Akın biliyorsun pek konuşmadık" bana bakıp elimi tuttu

"Biliyorum sevgilim o yüzden buraya gelmedik mi?" Elimi çektim elinden bana bakmayı kesip eline baktı

"Akın ben ayrılmak istiyorum" dedim artık canımı sıkıyordu bu iş burda bu gün bitsin istiyordum

"N-Ne demek ben A-ayrılmak istiyorum" garson geldi

"Bi şey istermisiniz" akın çocuğa döndü ve bağırmaya başladı

"Siktir git lan bi şey konuşuyoruz görmüyormusun!"

Diye bağırınca yerimde sıçradım sinirliydi baya sinirli çocuk

"Özür dilerim efendim " diyip uzaklaştı bana dönüp baktı gözleri simsiyah tı

"Kim karıştırdı aklını ne Saçmalıyorsun sen!" Diye bağırdı kafede ki herkez bize bakmaya başladı

Çantamı koluma taktım ve sandalyeden kalktım "Akın bitti istemiyorum seni " dediğimde kolumu tuttu ve sıkmaya başladı kolum kesinlikle moraracaktı

"Ne istemiyorum lan ben bitirmeden bu ilişki bitmez!" Kolum çok fena acıyordu göz yaşlarımı tutamıyodum kolumun bi anda geriye doğru çekilmesiyle dengemi kaybedip yere düştüm

Beni çeken onur du tunç'un arkadaşı

"Lan kız sana ne diyor duymuyormusun!" Diye bağırıp akının yüzüne ardı ardına vurdu ayağa kalkıp semih e baktı semih ne dediğini anlamış olacak ki bağırmaya başladı

"Her kez dışarı! ! Hadii abla hızlı al çocuğu çık " bi kadını kolundan tutmuş çekiştiriyordu semih

Onur ve arkadaşları burak mert kıvanç ali buradaydı bi tek tunç yoktu

ağzı burnu kan içinde kalan akını döven onur masadaki suyu almış içiyordu biraz bıraktığı suyu akının yüzüne döktü

"Selin bu it sana bi şey yaptı mı ?" Merakla yüzüme bakıyordu hayır anlamında başımı salladım

Onur burağa bakıyordu elinde cips tabağıyla bi sandalyeye oturmuş akına bakıyordu burak

"Burak kalk bu iti 3 numaralı depoya götür bağla" burak tabağı masaya bırakıp çıktı

"Yürek yemiş " dedi kıvanç onura bakarak onur da güldü bi şey söyleyecek ken kafenin sahibi girdi içeri

"Ali bey hoşgeldiniz" dedi Ali bey?

Mert bana yaklaştı "buranın sahibi" dedi. Bende gülümsedim kolum sızlıyordu.

Tam akının sıktığı kolumu biri sıkınca bağırdım codden zor duruyordum kolumun ağrısından

"Noldu koluna senin ?" Onur montumu kolumdan kurtardı ve bi şeyler mırıldandı

"Ali buz" ali mutfağa girdi elinde poşetle buz getirdi onur beni masaya oturttu

"Onur tamam iyiyim beni eve götürürmüsün" dedim gözlerimin içine baktı ve yanaklarimdaki göz yaşlarımın ıslattığı yeri eliyle sildi

"Ağlayınca çok çirkin oluyorsun. Beyler biz gidiyoruz siz halledin depoya geçin tunç a haber verirsiniz"

Gülümsedi ve kafeden çıktı bende peşinden çıktım arabasına bindi bende arkasından bindim

Ve evi tarif ettim . "Burası" dedim ve kemerimi çıkardım

"Teşekkür ederim onur " dedim gülümsedi

"Rica ederim bana borçlusun" dedi

"Ne borcu?" Dedim gamzeleri vardı

"Yarın akşam yemek yiyelim" anlamamıştım ama başımı olumlu anlamda salladım ve kapıyı açıp çıktım

Eve doğru ilerlerken kızlara mesaj attım

Tuğçe yarın alışveriş yapalım diye tutturdu ne kadar gitmek istemesek te tuğçe Gökçeyle beni ikna etmişti .

.......





Uzun YolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin