Içinden bugün vakit geçiremesekte yarın beraber oluruz demişti. Günün devamında neler olacağını bilmeden.
☆★
Kralın emrine kimse karşı çıkamazdı . Çıkarlarsa kellesi alınırdı , onun oğlu bile olsanız gözünüzün yaşına bakılmaz ve gerekeni yaparlardı.
Yoongi askerlerin etrafında olarak saraya götürüldüğünde kendini bir mahkum gibi hissetmiş ve içinden bu gösterinin çabucak bitmesini ummuştu.
Saraya girerken kapıdan çıkan abilerini görmüştü. Hepsi teker teker en güzel kıyafetlerini giymiş , en güzel takılarını takarak süslenmişlerdi. Abilerinin ne kadar yakışıklı olduğunu ve kızları hayran bıraktıracak derecede olduğuna karar vermişti . Yoongi de birazdan abileri gibi olacaktı ya da daha fazlası.
Odasına girdiğinde Yoongi hemen sarayda dolaşılamayacak kadar özensiz kıyafetini çıkarmaya başlamıştı. Yoongi saraydan kaçarken biraz özensiz olan kıyafetlerini giyerdi. Seokjin onun bir prens olduğunu bilse de Yoongi Seokjin gibi giyinip statü farkı olduğunu sürekli düşünmesini istemiyordu.
Cariye mavi ipek üzerinde altın işlemeleri olan kıyafeti giydirmiş ve gümüş kemerini bağlamıştı. Daha sonra ise beline gelen saçları toplayarak at kuyruğu yapmış ve siyah kurdale ile bağlamıştı.
Yoongi en az Kralı kadar özenliydi çünkü Kral oğlunun kendisine özenildiği gibi özenilmesini istiyordu. Fakat Yoongi'ye özenilmese bile kızları kıskandıracak bembeyaz teni ve erkekleri kıskandıracak belirgin kaslara sahipti.Boyu Joseon halkının boy ortalamasına göre uzundu fakat Seokjin'den kısaydı. Seokjin kadar yakışıklı bulmazdı kendini . Daha yeni büluğ çağına girmesine rağmen öyle düşünürdü.
Cariye son dokunuşları yaptıktan sonra tek başına gideceğini ve askerlere gerek olmadığını söyledikten sonra gösteri alanının olacağı yere gelmiş ve Kral , 2 kraliçe ve abilerinin yanlarına oturmuştu telaşla. Çünkü gösteri başlamış ve Krala karşı mahçup hissetmişti. Kral ise geldiğine içten sevinerek oğluna bakmış ve Kraliçenin dikkatini çekmesiyle gözlerini oğlundan çekip gösteriye odaklanmıştı.
Gösteri alanında Kral ile kraliçe'nin akrabaları ve gösteriyi gösteri yapan dövüş sanatçıları vardı. Herkes hayranlıkla ve memnuniyetle kılıçlarla , ateşlerle dans edenleri izliyorlardı.
Yoongi içinden onlar gibi olmak istediğini düşünürken çatılardan aniden siyah kıyafetlerle kuşanmış , kılıçlı adamlar atlamıştı.
Aile paniğe girerek bağırdıktan sonra kraliyet askerlerin hepsi teker teker hainlerle savaşmaya başlamışlardı. Prensler de kılıçlarını çekmiş ve askerlere katılmıştı. Etrafta kılıcın keskin sesleri yankılanırken bir yandan ölen hainlerin çırpınış sesleri karışıyordu. Bazı hainler ölmekten korkarak geldikleri gibi gitmişlerdi fakat biri hariç. 2. Prens haini kılıcıyla kıstırmış ve yere çömelmesini sağlamıştı.
" Sen ve diğerlerinin hedefi ne ? Hangi kanı bozuk insan size emretti ? Söyle çabuk . Söylemezsen kellenin uçacağından emin ol." demişti tehtidkar şekilde. Hain o sırada yere kapanmış ve ağlayarak af dilenmeye başlamıştı.
" Nolur beni affedin efendim. Hedefimiz kralı öldürmekti fakat bize emredileni yaptık. Bizler paralı hainleriz efendim. Nolur affedin . " diye yalvarırken 2. Kraliçe içten içe seviniyordu. Çünkü planı tıkır tıkır işliyordu.
Kral tüm heybetiyle tahtından kalkarak gür sesiyle haine " Arkanızda kim var ? Kellen uçurulmasını istemiyorsan söyle çabuk." dedikten sonra hain yerden kafasını kaldırarak herkesin şaşkınlığa uğramasına sebep olacak ismi söylemişti.