take it off • vk

愛欲

ꪶ : Let's get naked and explore our inner secrets.

•

Jungkook baharın ılık rüzgarını çıplak bacaklarında hissederken gülümseyerek bu güzel sokakta yürüdü. Bugün keyfi yerindeydi, bu yüzden yazın habercisi kısa kollu tişörtlerinden ve şortlarından birini üzerine geçirmekten çekinmemişti.

Haftasonuydu ve çok sevdiği dans kursunun saati yaklaşırken evden yürüyerek çıkmıştı, bunu hâlâ sürdürüyordu.

İşlek caddeden geçerken gördüğü pastaneden çilekli dondurma aldı mutlulukla, yazı çok severdi ve renkli kişiliği sayesinde bu mevsimde dolu dolu aktiviteler oluşturuyor, eğleniyordu.

Şimdiki eğlencesi ise bu dans kursuydu. Çok hoşuna giden erkeklerin ve kızların bedenlerini uyum içerisinde sallıyor olması Jungkook'un kirli zihninde tüm pratik boyunca müstehcen görüntüler dolaşmasına sebep oluyordu.

Bu yaptığı yaramazlığa kıkırdadı Jungkook, bu aralar sınırı geçtiğinin farkındaydı ama asla umursamazdı, her zaman böyleydi. Zamanı yaşar ve getirilerinden de korkmazdı.

Dans kursunun olduğu binaya girerken erimeye başlayan soğuk dondurmayı iştahla yaladı. Dudakları bile çilekli dondurma olmuştu ve ne kadar sevimli göründüğünün farkında değildi. İçeri giren bedenini ilk fark eden o oldu.

Kim Taehyung.. hayallerinin en üst zincirini biricik dans hocası süslüyordu şu aralar. İyi öğretmeni oynadığını düşünen Jungkook, altındaki kişiliği merak etmeden duramıyor sürekli hocasıyla uğraşıyordu.

Tabii o kişiliğinin bugün ortaya çıkacağından bihaberdi.

Geniş ve ferah salona adımladı. Bu oda her zaman onu keyiflendirmişti. Çünkü her duvarı kaplayan aynalar ile aynasız tek duvarın da tamamen cam olması onun içini açıyordu.

Tabii dans öğrencileri de burayı sevmesinde büyük etkendi. Okuldan bazı arkadaşları ve burada tanışıp samimi oldukları.. Jungkook için seçenek çoktu.

Taehyung'un yanına adımlayıp dudak kenarında hissettiği dondurmayı yalayarak temizlediğini düşündü. Ancak bunu başaramadığını da en iyi yine Taehyung görüyordu. Masadan uzanıp aldığı peçeteyi Jungkook'un dudaklarına yaklaştırıp temizledi. İkisinin de sesi çıkmazken ilk konuşan Taehyung oldu. "Hoş geldin Jungkook, yine geç kaldın ve biz yine seni beklemek zorunda kaldık." Büyük olan her ne kadar bu duruma alışmış olsa da hayıflanmadan edemedi.

Jungkook çocuk gibiydi ve onun sinirlerini geriyordu. Her ne kadar kendine açıklayamasa da ona çoğunlukla diğer öğrencilerinden daha fazla dikkat ediyor her hareketini inceliyordu. Taehyung farkındaydı küçüğün ne kadar kirli bir zihne sahip olduğunun. Dersini sabote etmemesi için de elinden geleni yapıyordu. Bu sırada temizlendiğini hissettiği dudaklarını şapırdatıp gözlerini masumca hocasına çıkardı. "Üzgünüm, ama bu dondurmayı yemek için değerdi bence." Sesini biraz kısıp Taehyung'a yaklaştı. "Zaten dersin geç başlamasını siz de istiyorsunuz biliyorum.." Büyük olan gözlerini devirip dikkatini ondan çekerken öğrencilerine döndü. Dağılmış gruba sesini yüksek tutarak seslendi ve elini çırptı. "Bu dansın son pratikleri çocuklar! Toplanın ve hemen bitirelim şu işi."

...

Jungkook'un yorgun ayakları kaygan zeminde daha fazla dayanamaz gibi olduğunda nefes nefese hocasına baktı. Onun üzerindeki bol kıyafetlerin altında ne olduğunu hep merak etmişti, ama bugün başka bir hedefi vardı. Yanında dans eden havalı çocuktan oldukça etkileyici bir enerji alıyordu. Tüm dans boyunca kaçamak şekilde bakışmış ve bazen dans figürlerinden dışarı çıkarak bedenlerini yakınlaştırmışlardı. Taehyung ise tüm bunları görmüş ancak zar zor dersine dönmeye çalışmıştı, herkesin ortasında oynaşmak da neydi? Kesinlikle devam ederse göz yummayacaktı.