Gözlerimi araladığımda babamın bana seslendiğini duydum arabayı 2 katlı evin önüne çekmişti, yalan yok ev çok güzeldi. Bahçesi yemyeşildi. Biricik anneciğim eve doğru ilerlerken ben babama yardım etmek istedim. Babam "annenin peşinden git" deyince koşar adımlarla annemin peşine düştüm. Eve girdiğimizde bizi güzel bir salon karşıladı, salona biraz göz gezdirdikten sonra "Gel sana odanı göstereyim" dedi annem. 2. Katta bi odaydı kapısını açtığımda, önceki odamdan kat kat büyük bir oda karşıladı. Annem çıkacakken "Kendi istediğin gibi ayarlayabilirsin odanı" dedi, olumlu anlamda kafamı salladığımda son kez bana bakıp kapıyı kapattı. Yol yorgunu olduğum için odayı daha sonra inceleme kararı aldım.
2 Saat sonra..
Uyandığımda ayak ucumda bir peluş ayıcık , nasıl geldiği hakkında bir fikrim yoktu. Peluş ayıcığı alıp aşağı kata indim, annem ve babam karşılıklı yemek yiyordu tam adım atacakken "Bencede Melis'i yatılı okula göndermek en doğru karar" dedi babam. Duyduğum kelimenin şoku ile 'Ne' diye bağırıp odama koştum, kapısını sert bir şekilde kapatıp ağlamaya başladım. Ne yani benden bu kadar çabukmu pes edeceklerdi, tam anneme kavuştum derken onlar beni başlarından salmayımı düşünüyorlardı. Özel okul için biriktirdiğim paralar boşunamı gidecekti? Oturup düşünmeye başladım. Neredeyse 15 dakikadır yatağıma yatmış uykunun huzurlu kollarına bırakacakken kendimi odamın çalan kapısı ile uykunun benden kaçışı bir oldu. Annemin sesini duyduğumda ses çıkarmadım "konuşmamız lazım yanlış anladın" deyince "Ben duymam gerekeni duydum yanlış anlaşılacak bir konu yok rahat bırakın beni" dediğimde "Tamam daha sonra konuşalım lütfen" dediğinde "Bakarız, birazdan hava almaya çıkacağım lütfen o zaman peşimden gelmeyin. Tek kalmak istiyorum" dedim "Sana bi sürprizim var böyle vermek İstemezdim ama kapının önüne koyuyorum, güle güle kullan" Aşşağı inme sesini duyduğumda kapıyı açıp yere baktım, bir telefon vardı, yanında ise SIM kartı vardı. Telefonu açıp sım kartını taktım. Yataktan kalkıp odayı incelemeye başladım. Odada Kocaman Beyaz giyinme dolabı, çalışma masası, makyaj masası ile birbirine uyum halinde, çok hoş bir hava katıyordu. Dolabı açıp baktığımda içinde birsürü kıyafet vardı. Kıyafetleri karıştırıp bir adet mavi kot hafif yırtık deseni olan bir şort giyip, üstüne beyaz askılı hafif göbeği açık üstümü giydim. Telefonumu cebime koyup aşşağı kata inip ben çıkıyorum diye seslenip dışarı çıktım. Buraları fazla bilmediğim için fazla uzaklaşmayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY IŞIĞIM
Teen FictionAsla vazgeçmeyin, sonuna kadar çalışın. Eğer siz yapacağıza inanıyorsanız olur. Asla ümidinizi kaybetmeyin. Bu hikayede Yağmurun yaşadığı kötü ve güzel hikayeleri derliyoruz. İyi Okumalar ❤️