Ilk Günüm - Bölüm 1

49 1 0
                                    

Sabah erkenden kalkmayı oldum olası sevmem . Çoğunlukla kimse sevmez hatta. Annemin dün akşam ki sözleri hala aklımdaydı. Hatta beynimde canlanıyor kendi kendine oynatılıyordu.

" Buraya ayak uydurmak zorundasın. Ne kadar sevmeyen karşı çıkan biri olsan da burası bizim için iyi ve çok iyi bir başlangıç olabilir. Buraya saygın yoksa bize , babana olsun. Bilirsin baban bişeyin sonunu bilmeden düşünmeden bir şey yapmaya yol koymaz. "

Bu sözler her ne kadar zaman ile ön yargılı davranmaya kalktığım zaman bu söz benim korumalarım olacaktı. Her neyse.

Semih ! Küçük afacan ama bir yandan da tatlı erkek kardeşim. Kavga etsekte o beni ben onu yesem de birbirimizden vazgeçemeyiz. Lavaboyu kapmıştı. Her sabah olmazsa olmazımızdır lavabo kavgalarımız. Onu beklediğim süreçte ne gideceğime karar vereyim o zaman.

Yine olmazsa olmazım yırtık tül ince çoraplı , kot şort ve yarım beyaz tişört ile mavimsi kot ceket. Bunları çok seviyordum. Ayakkabı olarak da 1 yıl önce amcamın gonderdigi bordo postallar. Izmir de bu kombinime bayılırdılar. Acaba bugün ilk Günüm nasıl geçicekti. Her ne kadar sevmeyen karşı çıkan biri olsam da insan merak ediyor yani. Sonunda semih çıkmıştı. Hemen lavaboya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra dişlerimi fırçalayıp bir takım bileklikler takıp süslendim. Rimel ve Eyeliner olmazsa olmazım. Onları da unutmayıp Sürdüm . Ve hemen mutfağa büyük adımlar ve neşeli yüzüm ile bağırarak "Günaydııııııınn " dedim. Umarım pozitif enerjimi yayabilmişimdir. Annem de söylediğim söze karşılık vererek gülümsedi.

"Yüzünde güller açıyor bunun sebebi nedir küçük hanım ? " tam cevap verecekken babam içeri girerek anneme karşılık verdi. "Rahat bırak kızı Cansu mutlu olmak suç mu ?" Diyerek kafamı salladım ve "aynen anne ya " dedim.

"Ah siz yok mu dedi ve güldü annem. "Sonra da biz güldük. Sohbetin nasıl geçtiğini hatırlamayarak saate baktım. Çok az zaman kalmıştı servisin gelmesine. Hemen bişiler atıştırdim. Ve sonra da Çantami alarak vedalaşıp çıktım. Servis gelmişti. Hemen binip o ilk geldiğimiz kişiyi gördüm . Hemen tanınmıştım. Tek boş yer orası olduğundan emin olmayan ince ve titiz bir sesle "Oturabilir miyim ? " dedim. Evet tabiki diyerek sualime cevap verdi. Ve bende oturdum. Yol boyunca kulağımdan eksilmeyen kulaklığım hiç kulağımdan çıkmamıştı.

Kimsenin seni ezmesine izin verme. Onlar yıkılacak ve sen bir adım önde olacaksın daima.

Tam şarkıya dalmışken bir soru ile tekrar ayıldım.

"Sen yeni gelen kişi misin ? " demişti. Utanıyordum. Nasıl cevap vereceğimi bilmiyordum. "E-e-evet."

"Merhaba ben de Kerem. Bu kombini pek kimse giymez fakat sana yakışmış. "Demişti.

Ne oluyordu bilmiyorum. Sanki herseyi ilerleterek tanışmış gibi davranmıştı. Ama güzel olduğumu duymak iyi geldi.

Okul yerine gelmiştik. "Teşekkürler" deyip hemen indim. Oldukça kasılmıştım.

Yanlız dolaşıp okulu geziyordum. Taki biri gelene kadar. Çok iyimser biriydi.

"Merhaba , ben Pınar. Sen yeni gelen kız olmalısın. "

"Merhaba memnun oldum ben de Asya. Evet yeni gelen kızım. " dedim. Ve beni izle diyerek okulu gezdirdi. En son alt kattaki kentine gelmişti gezmek. Oraya giderek etrafa göz gezdirdim. O çocuğu yani Kerem'i gördüm. Bu kim dedim . Bana bakarak " onun adı kerem. Okuldaki kızların aşkı. Şu kız da onu seven biri. Oldukça havalı ve rükuş biri."

Iç Sesim

"Simdiden düşmanım olmuştu. Bu çocuğa aşık mı oluyordum bilemiyorum. "

Ne diyordum ben yine saçmalamaya başladım.

Ders zili çalmıştı. Sınıfımı gösterdi . Aynı sınıftaydık Pınar'la. Yanına oturdum. Arkasında da Kerem varmış. Aman Allah'ım . Tamda yerimi bulmuştum. Neyse.

Hoca girmişti. Kendimi tanıtmamı istediğin de ayağa kalktım. Arkama yanıma önüme baktığım zaman herkes beni pür dikkat dinliyor ve konuşmamı bekliyordu.

" Adım Asya . 16 yaşındayım. Izmir den geldim. " dedim ve oturdum. Herkes hosgeldin diyerek konuya atıldı. Derse başlamıştık.

Teneffüs olduğunda dışarı çıkmayıp oturdum. Galiba pınar en iyi arkadaşım olacaktı. Bilmiyorum. Buna günler karar verir. Kendinden sınıfa doğru Kerem'in geldiğini farkettim. Elinde ki çikolatayı uzattı. "Bu ne için ?"

"Oylesine almıştım. Hoşgeldin maksadıyla. " Demişti. Gülümseyerek "Teşekkür ederim" dedim.

Ders zili çalmıştı. Hoca gelip yine konuya devam etti.

Arkamdan biri durtuyordu. Bu kerem di. Arkamı dönüp kağıdı elime sokuşturdu. Bu da neydi. Açıp baktığında numarasi yazıyordu. Konuşuruz kaydet demişti. Ilk günden azar işitmek istemediğimden kafamı Salladım. Ve zilin çalması ile kendimi Pınar ile dışarı attım. Onu eve bırakıp sonra da kendi evime yürüdüm. Yine kulağımda kulaklık vardı. Servis sadece okula gelmek içindi. Eve geldiğimde " Selam "diyerek günümü anlattım. Yukarı geçip kendi kendime konuşmaya başladım. Sanırım Kerem den hoşlanıyorum. Hemde ilk günden.

Merhaba herkese . Ben aranıza yeniyim. Umarım beğenmissinizdir. Şimdi "hersey çabuk ilerliyor diceksiniz aslında öyle değil olaylar var. Uzatılmış hali oluyor bunlar. Herneyse ne kadar vote ve yorum o kadar kısa sürede yeni bölüm. Okuduğunuz için teşekkür ederim. Vote ve yorumlarınızı çok görmeyin lütfen.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 22, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Diliyorum Öyleyse Bayım.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin