"Pekala." dedin başını öne eğerek. Gözyaşlarını saklamaya çalışsan da herhangi bir faydası yoktu. Çünkü o odada ki herkes, canının nasıl yandığını hissedebiliyordu. Aynı acıyı onlarda çekiyorlardı.
"Hadi yapın şunu artık." Minhyuk, başında dikilen Wonho'ya bakarak söyledi. Uzandığı yerde, gözyaşları yastığına damlıyordu.
Wonho titrek ve derin bir nefes aldı.
"Özür dilerim. Ama biliyorsun..."
"Evet." dedi yan yatakta yatan Hyungwon. "Bunu yapmak zorundasınız. Biliyoruz."
Onun da gözleri doluydu ama yine de gülümsemeye çalışıyordu.
"Şunu asla unutmayın ki, sizinle olan anılarımız zihnimizden silinse bile..." elini kalbine götüren Minhyuk devam etti. "Burada her zaman yaşıyor olacak."
Wonho iki yatağın arasına geçmiş, ellerini kaldırırken, onların gözleri kapanmıştı.
Sen ise, Kihyun'a omzunu dayamış iki arkadaşının da yüzüne bakarken, gözyaşlarını saklamaya daha fazla gerek duymayarak fısıldamıștın.
" Onları koruyamadığım için kendimden nefret ediyorum."
***
Bu fantastik kurgu ve tüm bölümleri sadece arkadaşlık ve gerçek sevgi üzerine yazılacaktır.
***
Monsta X & Siz