1.bölüm
''Clary!!!'' cırtlak bir ses duydum sanırm. Bu ses sadece annem Andrea'in olabilrdi. Yine bir okul sabahı,yine soğuk bir gün. Yataktan kalkamıyordum. Gerçekten soğuktu. Kendimi zorda olsa yataktan dışarı fırlattım. Ayaklarımı yerde sürükleyerek oturma odasına doğru ilerledim. Hmm bu kokuyu tanıyordum. KREP. O sırada içeride annemin olduğunu fark ettim. Annemin elinde kağıtlar vardı. Ben içeriye girince heyecanla kaldırdı. kağıtları bir kutuya koyup kaldırdı. Birkaç gündür sürekli bunu yapıyordu. Sorularıma da cevap vermiyor. Sadece seni ilgilendirmez diyor. O sırada babamdan kalan tek resmin durup durmadığını merak ettim . Babam. O bizi terk etmiş olabilir. Ama ben onu hala seviyorum. nerede olduğu, mutlumu mutsuz mu?? hiçbirşey bilmiyorum. Hrşeye rağmen onu hala seviyorum.O sırada annemi boşverip odama doğru ilerledim. Dolapları biraz karıştırdıktan sonra buldum.Annemin tek atamadığı resim oydu. Babamdan kalan hiçbir anı istemiyordu. Babamı hala sevdiğine eminim. Şuan sadece unutmaya çalışıyor. Umursamamaya çalışıyor. Saat ilgimi çekti. Hazırlanmalıydım . Ama maalesef eteğimi bulamıyordum. ''anneeğğ eteğim nerde!?'' cevap ''nereye koyduysan ordadır'' oldu. Her zamanki gibi. Uzun bir arayışın ardından nihayet buldum. Biraz kırışmış. Ama idare eder. Üzerimi giyindikten sonra, kahvaltımı yapmak için masaya oturduğum sırada servisin geldiğini farkettim. Hızla aşağıya indim . En yakın arkadaşım Bethany'nin serviste olup olmadığına baktım. Orda olduğunu görünce büyük bir iç çektim. Rahatlamıştım. O olmayıca yanlız kalıyorum. Yani sayılır. Galiba biraz yavaş davrandım. servisi bekletmiştim. Kornanın sesini duyunca istemsiz koşmaya başlamıştım. servise bindim ve beyhany'nin yanına oturum ''günaydın Clary'' dedi gülümseyerek ''günaydın bethany'' diyerek gülümsemesine karşılık verdim. Bethany her zamanki gibi kitap okuyordu. Kitap okumayı gerçekten seviyordu . Rahatsız etmek istemedim. Hafif ayağa kalakarak telefonumu ve kulaklığımı cebimden çıkarttım.Aşırı sesli servisn içinde hafif mırıldanarak şarkı söylüyordum. Biraz daha yol aldıktan sonra okula gelmiştik. Ve yine okulun kokoş kızlar ordaydı. Her sabah orda durup insanlarla dalga geçiyorlar. Gerçekten sinir bozucular. Kendilerini birşey sanıyorlar ayrıca. Bethany ile servisten indik ve okulun kapısına doğru ilerledik. Kızlar bize bakıp gülmeye başladılar. Bethany tam konuşucaktı ki kolundan tuttum ve sinirli bir şekilde okula girdim. Bethany galiba bana sinirlenmişti. çünkü artık o kızlara gerçekten aşırı sinirliydi . Orda onu tutmamalıyım galiba. Derken sınıfa gelmiştik. Sınıfta sadece Henry vardı. Henry ise Bethany ve benim erkeklerden en iyi anlaştığımız arkadaşımız. Sınıfa gülerek girdim ve '' günydın Henry'' dedim. Henry ise gülümyerek cevabını ''günaydın'' diye verdi. Bethny hala sinirliydi ve bu her halinden anlaşılıyırdu. Henry belli etmeden '' Bethany'nin neyi var??'' diye sordu. Bende '' her zamanki gibi elissa '' cevabını verdim. biraz daha bekledik . Fakat Bethany hala sinirliydi. Abartmıyordu da. Henry en sonunda ''Beth??'' diye seslendi. '' aa.. şey özür dilerim dalmışım.'' '' önemli değil '' tebbessüm vardı yüzünde.'' sanada günaydın bu arada'' dedi. Bethany gülmeye başlayınca bende güldüm bir an niye olduğunu bende anlamış değilim henüz. Kısa bir süre daha saçma sapan espirilere güldükten sonra sınıfa ısaac geldi. Daha sona thomas derken sınıf tamamen doldu. İlk iki dersimiz fizikti . Hocanın ayağını kırdığı haberini alınca herkez bir iç çekti. Bunun sadece bir nedeni vardı. ÖDEV. İki dersi uyuyarak geçirdim. Çok iyi gelmişti. Üçüncü dersimiz matematikti. Hocanın derse girmesiyle uyandırıldım. Bu çok üzücü. Ayrıca hoca çok sıkıcı ders işliyor. Sınıfa girer girmez tahtayı doldurmaya başlıyor. Hiçbirşey anlamıyorum. değişik değişik şeyler var diye düşünürken kapı çaldı. Bir ümitle kapıya baktım. Herseferinde böyle oluyor. Dersten kurtulmayı beklersin gelen iki dakikanı bile almaz. Ama bu sefer öyle olmadı gelen annemdi. Çantamı toplamamı ve idareye gitmemi söylediler. Hızlıca hazırlandım. Annemin yanına gittim. Annemin ise bana tek söylediği şey ''buraya birdaha asla dönmemek üzere gidiyoruz’’….
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM HAYATIM
ChickLitO henüz 16 yaşında. O nun hayatı sandığınız kadar kolay olmadı hiçbir zaman. tam hedefe ulaşıcakken kaybetti o. sonra karşısına tüm bu engelleri onunla aşabileceği birisi çıktı. sonra ne mi oldu hikayeyi oku..