Merhaba,
Birkaç ay önce wattpad'e bakmamla Sana Güveniyorum'a gelen yorumlar ve hala okunuyor olması beni çok mutlu etmişti. Bende bir heves bir şeyler karaladım. Yıllar sonra bir anlık bir ilhamla küçük bir Sirige hikayesi ile sizlerleyim. Daha çok Sirige olmasını isterdim satırlarda ama biran bu çıktı karşıma nedense :)
Beğenmenizi umarak,
İyi okumalar dilerim
Jafey...
Bu şarkı ile okumanızı tavsiye ederim : Eric Clapton - Wonderful Tonight
***
Yeşilin bu tonunu her gördüğümde dudaklarım kıvrılıyordu, gülümsememi yüzümden atamıyorum. Kim derdi ki nefretle baktığım bu gözlere bu denli bir aşka bakacaktım. Kim derdi ki aynı aşkı onun gözlerinde de görecektim. Kalpten kalbe akan ılık şarabın tadına onda bakacak, onun teninde tüm dünyayı unutacaktım.
Şu koca kalabalığı, yanındaki ona laf anlatanları hiç umursamadan o ışıl ışıl parlayan gözleri üzerimdeydi. Dudaklarının tek tarafı kıvrılırkan aklımı başımdan alacak bir karizmayla göz kırptı. Kahkaha atmamak için dudaklarımı sımsıkı sıktım. Başımı gülümsememi saklamak için öne eğip oturduğum koltuğa daha da sindim. Elimdeki kahve bardağını heyecanla düşürmemek için avuçlarıma sıkıca sardım. Gözlerimi tekrar kaldırıp ona çevirdiğimde yanındakiler dönmüş konuşmaya devam ediyordu. Başımı hafif yana eğip onu izlerken bardağımdan bir yudum aldım. Şu Slug partilerin en çok bu kısmını, onu diğer insanlarla sohbet ederken uzaktan izleyip nasıl bu kadar şanslı olabilirim diye düşünmeyi seviyordum. Onun bana verilmiş bir ödül olduğuna dair düşünceme kendimi kaptırdım. Konuşurken dudaklarının hareketi, hoşlanmadığı bir fikir ortaya atıldığında konuşmaya başlamadan önce gerilen çenesi ve yukarı kalkan kaşları, her zaman saygı duyulmayı hak ettiğine inandığım asillikteki duruşu... Bir eli cebinde, bir eli içki bardağını tuttu şu anda tam bir düktü.
"Sirius'u bazen kıskanıyorum biliyor musun?"
Hemen yanımdan gelen sesle Rodolphus'a döndüm. Yerimde dikleştim. Sahte bir gülümsemeyi yüzüme yerleştirip ona döndüm.
Gözlerini önce Sirius'a sonra bana çevirip "Bu kadar sevilmeyi hak edecek ne yapmış olabilir acaba," dedi. "Kaldı ki pek iyilik yapmayı sevmeyen, haşere biri."
"Rodolphus, kelimelerine dikkat edersen sana yardımcı olabilirim aksi durumda güzel sonuçlanan bir konuşmamız olmayacak bu tarihe ait."
"Üzgünüm, lugatta başka kelime bulamadım yaramazlıklarını anımsatan. Ama kızma hemen, iyi bir şeyler yapmış olmasa senin sevgine layık olmazdı sanıyorum, bu sebeple üzülerek haklılığını onaylıyorum. Doğru bir kelime değil. Senin sevgine layık olmak ancak bir soylunun hakkıdır. Ama o reddedilmiş bir soylu."
Kaşlarım duyduklarım karşısında çatılırken Rodolphus'ın söylediklerini anlamlandırmaya çalışıyordum.
"Ona o kadar büyük bir aşkla bakıyorsun ki... İnsan kıskanmadan edemiyor. Şuan onun yerinde olup gözlerinin üzerimde gezinmesini o kadar isterdim ki... Gerçi onun yerinde olsam seni tek bir saniye kendimden uzak tutmazdım. Bu güzelliği ve asilliği yalnız bırakmak kalbimi yerinden söküp atmaktan daha büyük bir acı verirdi ruhuma..." İçkisinden boşta kalan elini bana doğru uzatıp parmaklarının üst tarafıyla usulca yanağıma dokunurken kendimi hiddetle geri çektim. "Ne yapıyorsun Rodolphus!? Şu saçmalığa kimse görüp duymadan bir son verir misin? Yoksa-"
"Yoksa ne Ige? Yoksa beni sihirleyecek misin? Yoksa bir tokat mı atacaksın herkese yaptığın gibi? Ama eminim her zamankinden daha az yanar canım. En azından artık biliyorsun içimden geçenleri, senin her kalkıp Sirius'un yanına gittiğinde kalbimi de alıp yanında götürdüğünü ruhumun küçücük bir çocuk olur her seferinde sana küstüğünü ama her geri gelişinde ayakta karşıladığını, ona gülerken benim ruhumun hıçkırıklarla ağladığını, hele öptüğünde bir yerleri kırıp dökmemek, içimin acısını azaltmak ve biraz unutmak için kendime acı verecek büyüler yaptığımı..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Bana Ayırdım | Sirius Black & Ige Elmer
FanfictionVe ben evet diyorum, harika hissediyorum bu gece... Çünkü gözlerindeki sevgi ışığını görüyorum... Seni kimseye bırakmam Mrs Patiayak. Seni, bana ayırdım. Sana Güveniyorum isimli hikayeme küçük bir one-shot.