☆My Ghost Orchid☆

☆İpar☆

Herkes in hayatında bir dönüm noktası olduğu söylenir, benim öyle bir imkanim olduğunu asla düşünmüyorum.Neden mi? Evet...
Baskıcı bir ailem var, bu baskı anlatılmayacak kadar kötü.
Yediğimden içtiğime tutun giyeceğim iç çamaşırına kadar karışan baskıcı bir aile.
Rahatca hareket edebileceğim 6 saatlik bir zaman dilimim var. Saat 12 olmadan önce ailem çoktan uyumuş oluyorlar ve buda benim için evden kaçıp rahatca dolaşabileceğim anlamına geliyor. Zaten ailem asla 12 den sonra odama girme gereği bile duymuyorlar, buda benim için ayri bir avantaj.

Saate baktığımda 12' ye yaklaştığını gördüm,zaten önceden sırt çantama gerekli olabilecek herşeyi koymuştum.
Bugün kuzenlerime farklı bir yere gidecektik , kuzenim Kumsal evimin bayağı bir uzağında güzel bir park bulmuş ve bugün orda takılmayı düşünüyoruz.
Telefonuma gelen bildirimle telefonumu elime aldım ve whattsap'a girdim,Kumsal evimin arka bahçe girişinde beklediklerini yazmış, 5 Dk sonra yanlarında olacağımı yazıp gönderdim,zaten 5 dk sonra saat 12 olacaktı .
2.kattaki odamın perdesini tamamen açtım ve ay ışığının içeriyi aydınlatmasına izin verdim, yavaşça penceremi araladım ve kırık korkuluk arasından geçerek aşağı doğru tırmanır bir şekilde inmeye başladım . Evimizin dış kaplaması büyük çakıl taşlarıyla kaplı olduğu için girinti ve çıkıntılatı vardı duvarın , bu da tırmanmama yardımcı oluyordu. Aşağı yavaşça indim ve Kumsal ile Doruğun yanına ilerledim. Kumsal beni farketiğinde hemen koşarak gelip sarıldı ve "Ooo kuzen yüzünü gören cennetlik yahu" dedi, bense onun bu komik olma çabasına göz devirerek cevap verdim "Kafanı kırıcam şimdi beni sinir etme" terslememe karşılık çok korkmuş gibi yaparak ellerini havaya kaldırdı ve kaşlarını çatarak " Aman İpar iki şaka yapalım dedik hemen de abart"diyerek söylendi "neyse ne". Bu salaklar yine maske takmamışlardı yahu, millet virüs var diye korunmak için kıçlarını yırtıyorlar , bunlar anca yangel yat osman modunda." Kumsal" "Efendim kuzi" onun bu boş vermişlik tavrını es geçerek Doruğa döndüm " Doruk sizin maskeller nerde acaba?" Cebinden iki tane maske çıkartarak bana gösterdi ve" Burda"dedi. "Yahu sizin kaç tane tahtanız eksik acaba özellikle senin Kumsal" diyerek kafasına birtane geçirdim ve yürümeye devam ettim.
Kumsal sızlanarak kafasını tuttu ve "Yaa ne vuruyorsun be, benimkide doruk taşıyor işte" dedi. Kafamı olumsuz anlamda sallayarak "O maskenin Doruk ta degil ağzında takılı olması gerekiyor" Doruktan maskeyi almak için elimi uzattım ve "Doruk maskelerden birini verirmisin"dedim. Cebindeki maskelerden birini çıkartıp bana uzattı ve " Al İpar abla"dedi.
Uzattığı maskeyi alarak digerininde kendine tak işareti yaptım ve Dorukta kafasını sallayarak hemen takmıştı.
Yavaşça Kumsala döndüm ve maskeyi uzatarak"Al şunu tak ya" dedim, maskeyi elimden alarak takmıştı ve "Oldumu?" demişti, yüzümde memnun bir ifadeyle "Evet"diyerek sallamıştım.
10 dk daha yürüdükten sonra gidicemiz yere varmıştık. Parkın yukarı kısmına geçtiğimizde kulağımızı gitarın ve gitara eşlik eden güzel bir ses doldurmuştu. O an o sesine tutulduğum bir insan , önyargıyla baktığım ve tahiminimden de farklı olan bir insan...